Almanya’da Bavyera dışında başta Kuzey Ren Vestfalya ve Saksonya olmak üzere diğer eyaletlerde de polise daha geniş yetkilerin verilmesi gündemde. Polis yasasına karşı geniş kesimlerden tepkiler kitlesel mücadeleye dönüşme potansiyeli taşıyor.
15 Mayıs günü Bavyera eyalet parlamentosu tarafından, büyük protesto gösterisine rağmen kabul edilen yeni Polis Görev Yasası (Polizeiaufgabengezetzen – PAG), polise kişisel hak ve özgürlükleri ciddi ölçüde zedeleyen pek çok yetki veriyor. Hırstiyan Sosyal Birlik (CSU) tarafından hazırlanan ve Federal İçişleri, Yurt ve İmar Bakanı Horst Seehofer tarafından da desteklenen yasada, şüphelilerin ev ve işyerlerine mahkeme kararı olmadan dinleme aletlerinin konulmasından tutun da gözaltı süresinin keyfi şekilde uzatılmasına kadar pek çok madde bulunuyor. “Tehlikeyi önleme” adına hazırlanan yasa meclis tarafından kabul edilmesine rağmen, muhalefetteki SPD ve Yeşiller, kişisel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırdığı gerekçesiyle Federal Anayasa Mahkemesi’ne götürülecek. Eyalet çapında yapılan gösteriye 30 binden fazla insan katılmasına rağmen hükümetin bunu dikkate almadan meclisten geçirmesi, tepkilerin önümüzdeki dönemde de artarak devam edeceği şeklinde değerlendiriliyor. Eylül ayında yapılacak parlamento seçimleri öncesinde CSU’nun tek başına hükümette kalmak için iç güvenlik ve sığınmacılar üzerinden bir kampanya yürüteceği anlaşılıyor. Bu nedenle yasa aynı zamanda halk arasında korkuları körükleyerek oy toplama çabasını da içeriyor.
NRW DE AYNI YOLDAN İLERLİYOR
Muhalefet ve demokratik örgütler tarafından “gözetleme yasası” olarak adlandırılan “Polis Görev Yasası”nın önümüzdeki aylarda özellikle Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisinin işbaşında olduğu eyaletlerde de gündeme getirileceği ve benzer adımlar atılacağı hazırlanan taslaklardan anlaşılıyor.
CDU-FDP koalisyon hükümetinin işbaşında olduğu Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde hazırlanan yasada da benzer bir içerik bulunuyor. Eyalet İçişleri Bakanı Herbert Reul tarafından hazırlanan yasa tasarıyla “terör tehlikesine karşı” polise daha fazla yetkilerin verilmesi öngörülüyor. Buna göre polisin somut bir şüphe olmadan istediği zaman trafikte kontrol yapması, kişi ve araçları aramasının önü açılıyor. Yine kamuya açık alanlara daha fazla kameranın yerleştirilmesi, hiçbir delil olmadan zanlı görülen kişilerin telefonları başta olmak üzere bütün iletişin araçalrının dinlenmesi hedefleniyor.
Ayrıca ihtiyaç duyulması durumunda şüpheli kişilerin yurtdışına çıkması ve başka kişilerle görüşmeler yapması da yasaklanabilecek. Zanlının oturduğu yerden başka bir yere gitmesi de yasaklar arasında yer alıyor. Bunu güvence altına almak için elektronik kelepçe takılabilecek. Eyalette şu anda gözaltı süresi en fazla 48 saat. Ancak gelecekte bu süre bir hafta (holiganlar), 10 gün (aile içi şiddet) ve 28 güne (terör şüphesi) çıkarılabilir. Ayrıca bugüne kadar 12 saatle sınırlandırılan kimlik tespit süresi gelecekte yedi güne çıkarılıyor. Meclisteki ilk geniş tartışmanın 7 Haziran’da yapılması planlanıyor. Yasa tasarının 16 Temmuz’da meclisten geçirilmesi ve yapılacak son değişikliklerle birlikte sonbaharda yürürlüğe konulması planlanıyor.
Eyalet parlamentosunda muhalefette olan SPD ve Yeşiller yasaya sert tepki göstererek geçit vermeyeceğini şimdiden ilan etti. AfD ise yasa değişikliğini yetersizlikle eleştiriyor. Eyalette, Bavyera’da olduğu gibi yeni yasaya karşı yaygın protesto eylemleri örgütlenmesi bekleniyor.
PEK ÇOK EYALETTE KARAR ALTINA ALINDI
Terörle mücadele adı altında polis yasasında yapılmak istenen değişikler bir çok eyalette ise parlamentolar tarafından kabul edildi. Edinilen bilgilere göre şu ana kadar, Mecklenburg-Vorpommern, Baden-Württemberg, Rheinland-Pfalz, Saksonya-Anhalt ve Saarland eyaletleri ilgili yasalarda değişiklikler yaptılar. Birbirine benzeyen değişikler asıl olarak kişilere ait bilgilere ulaşmayı, zanlı durumundaki kişilerin takip edilmesini kolaylaştırmayı içeriyor.
Saksonya ve Aşağı Saksonya eyaletlerinde benzer hazırlıklar devam ediyor. Saksonya’da hazırlanan yasa Nisan ayında hükümet tarafından ele alındı. Tasarıda, eyalet polisinin ağır silahlarla donatılması da yer alıyor. Yine Schleswig-Holstein, Hamburg ve Berlin‘de de değişikler planlanıyor. SPD-Yeşiller koalisyonun işbaşında olduğu Bremen’de ise şimdilik bir değişiklik planlanmıyor.
İNSAN HAKLARINA BÜYÜK SALDIRI
Neredeyse bütün eyaletlerde hazırlanan benzer içerikli Polis Yetki Yasası’ndaki değişikler bugüne kadar kazanılan pek çok kişisel hak ve özgürlüğün “iç güvenlik” gerekçesiyle yok edilmesi anlamına geliyor. Sol Parti Federal Parlamento Meclis Grubu İçpoltika Sözcüsü Ulla Jelpke, konunun daha önce Eyalet İçişleri Bakanları Konferansı’nda ele alındığını hatırlatarak, bunun Federal İçişleri Bakanlığı’nın izlediği politikadan bağımsız olmadığına işaret etti. Jelpke, hakların kısıtlanmasına karşı demokratik bir direnişin gösterilmesi çağrısında da bulundu. (YH)
