Lüneburg Savcılığı tarafından nükleer atık taşıyan trenin engellenmesi için hazırlanan açıklamaya destek verdiği için hakkında dava açılan ve dün mahkeme karşısına çıkan Sol Parti Bochum Milletvekili Sevim Dağdelen yaptığı açıklamada, “Lüneburg Savcılığı’nın nükleer atıka karşı yapılan ‘Çakıl Açıklaması’nı suç haline getirmesi tamamen gülünçtür, çünkü asıl amacı sivil itaatsizliği kriminalleştirmek başka bir şey değildir” dedi.
Dağdelen yaptığı açıklamada devamla şöyle dedi: “Bugün CDU/CSU, FDP ve Yeşiller tarafından Federal Parlamento’da kullanılan oylarla, nükleer atıkların taşınmasına karşı hazırlanan açıklamayı imzalamam suç sayılarak, dokunulmazlığım kaldırıldığı için Lüneburg Mahkemesi önüne çıktım. Bu neoliberal partiler, Almanya’nın şu anda enerjide dönüşüm sürecine gelmesini nükleer santrallere karşı ortaya çıkan harekete borçlu olduğunu unutmuş durumda. Farklı kesimlerin bir araya gelerek yıllarca yaptığı gösteriler, protestolar ve direniş, halk arasında geniş kesimlerin nükleer santrallerin reddetmesine yol açtı ve Federal Hükümet de 2011’de Fukuşima’da meydana gelen felaketten sonra başka çaresi olmadığı için nükleer santrallerin kapatılmasına karar verdi.
Castor varilleri içerisinde yapılan atom nakline karşı gerçekleştirilen protestoları kriminalize etmek başarısızlıkla sonuçlanacaktır. Çünkü her gün daha fazla insan nükleer atık nakline karşı ‘çakıl’ atmanın değil, hükümetin nükleer politikasının suç olduğunun farkında.
Öte yandan biz yaptığımız açıklamada hiç kimseyi, belli bir zamanda ve belli bir yerde suç işlemeye çağırmadık. Bu nedenle “suça çağrı” suçlaması kesinlikle saçmalıktır.
Ben yaptığımız açıklamanın arkasındayım: Atom mafyasına karşı sivil direniş çağrısı yapmak değil, atom mafyasının yaptığı karanlık işler yargılanmalıdır.
