Written by 15:23 AVRUPA

Ukrayna savaşı yeni bir aşamaya mı geçti?

Herson bölgesindeki Kakhova hidroelektrik santali barajının parlamasının arkasında Ukrayna mı yoksa Rusya’nın mı olduğu konusunda karşılıklı suçlamalar devam ediyor. Baraja hangi ülke tarafından hangi amaçla sabotaj yapıldığı konusunda değişik spekülasyonalar sürüyor. Kesin olan ise savaşın baraj sabotajına kadar varması aynı zamanda tehlikenin büyüyerek yeni bir aşamaya geçtiği.

YÜCEL ÖZDEMİR / Köln

NATO’nun 12 Haziran’da başlatacağı tarihinin en kapsamlı hava tatbikatı olan Defender 2023’e birkaç gün kala Ukrayna’nın Herson bölgesinde Rusya’nın kontrolünde bulunan Kahovka Hidroelektrik Santralinin 6 Haziran’da patlaması ve 40 binden fazla insanın mağdur olması, hem karşılıklı suçlamalara hem de savaşın büyüyebileceği konusunda çeşitli tartışmalara yol açtı.

Barajın savaşan taraflardan hangisi tarafından bombalandığına dair henüz kesin bilgiler bulunmuyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy saldırının Rusya tarafından yapıldığını ifade etti. Almanya Başbakanı Olaf Scholz başta olmak üzere Batılı ülkelerin liderleri de bu teze destek veren açıklamalarda bulundular. Rusya tarafı ise Ukrayna’yı suçladı. Barajın teknik bakım yapılmadığı için kendiliğinden patlamış olabileceği de seçenekler arasında. Ancak savaş ortamında bu seçeneği güçlü olarak dillendirenlerin sayısı az.

Barajın Rusya tarafından bombalanmış olabileceğini ileri sürenler, bunun Putin’in geri çekilirken altyapılara zarar verme yönündeki savaş stratejisinin parçası olduğunu ileri sürüyor. Ayrıca, barajın patlamasıyla Dinyeper ırmağının taştığı, geniş bir sahanın sular altında kaldığı belirtiliyor ve böylece Ukrayna’nın başta Almanya olmak üzere Batı’dan aldığı modern panzerleri Rus askerlerinin bulunduğu cepheye doğru sürmesini engellemek için bu sabotajın yapıldığı ileri sürülüyor. Bunu ifade edenler, Rus ordusunun 100 km uzunluğundaki cephe çizgisini savunmakta zorlanmasından hareket ediyor.

Ukrayna’nın saldırıyı yaptığını ileri sürenler ise barajın patlamasıyla birlikte Herson’dan Kırım’a kadar olan geniş alanın sular altında kaldığını, böylece Kırım’ın zor durumda bırakılmak istendiğini, Kırım’ın Azov Denizi ile olan kara bağlantısının kesilmesinin hedeflendiğini belirtiyor.

SAVAŞIN BÜYÜDÜĞÜNÜN İFADESİ Mİ?

Kahovka Santralinin savaşan taraflardan birisinin bombalayarak patlatması, aynı zamanda bölgede savaşın alabildiğince tehlikeli bir aşamaya geçtiği anlamına gelir. Böylece cephede küçük mevziler kazanarak ilerleme stratejisinin bir yana bırakıldığı, geniş bir alanın sular altında bırakılarak, cepheler arasında arada kalın bir hat örülmesinin hedeflendiğinin de ifadesi olur.

16. ayına giren savaşta tarafların birbirine karşı ciddi bir üstünlük sağlamadığı ortada. Rusya, Ukrayna’nın Batı’dan aldığı modern panzerler ve hava savunma sistemleriyle gerçekleştirmek istediği büyük taarruzun püskürtüldüğünü ifade ediyor. Bu da savaşın devam etmesi durumunda, artık bir üst aşamada seyretmesi gerektiğini gösteriyor. Bu da Ukrayna’nın da savaş uçaklarına sahip olarak karşı bombardımana geçmesi demek. Kahovka Barajının patlamasından sonra Zelenskiy’in Batı’dan yeniden savaş uçağı talep etmesi de bunun parçası olarak okunabilir. Ukrayna’nın cephede savaşı kazanabilmesi için gerçekten de çok fazla silaha ve savaşacak askere sahip olması gerekiyor. Bu iki koşul da bugün sahada yok. Sadece etkili bir savunma ile Rusya’nın ilerlemesi engellenebiliyor.

Bölgeden gelen haberlere bakılırsa Dinyeper Irmağı, fiili olarak Ukrayna ile Rus orduları arasındaki sınır haline gelmiş durumda. Kahovka Barajının patlatılması ise bunu daha da belirgin hale getirebilir.

ABD BASINI KUZEY AKIMI SABOTAJINDA UKRAYNA’YI İŞARET EDİYOR

Baraj sabotajı, geçtiğimiz eylül ayında Baltık Denizi altından Almanya ile Rusya arasında doğrudan doğal gaz taşıyan Kuzey Akımı 1 ve 2 hatlarına yönelik yapılan sabotajı da hatırlattı.

İlk etapta Batı cephesi tarafından, Rusya tarafından yapıldığı ileri sürülen sabotajın artık bir Ukrayna operasyonu olduğu kesinleşmiş görünüyor. Üstelik ABD istihbarat örgütü CIA’nın de bu plandan haziran 2022’den itibaren haberdar olduğu ortaya çıktı. Washington Post gazetesi tarafından salı günü yayımlanan haberde CIA’nın Ukrayna’nın Kuzey Akımı 1 ve 2’ye yönelik sabotaj planından bir Avrupa istihbarat örgütü üzerinden haberdar edildiği belirtildi. CIA’ya bildirilen planda Ukrayna özel birliklerine bağlı altı kişilik bir ekibin Kuzey Akımı 1 ve 2’ye sabotaj yapacağı bilgisi verildi. Alman güvenlik birimleri daha sonra bu altı kişilik ekibi ortaya çıkardı.

Washington Post bu ekibin doğrudan Ukrayna Ordusu tarafından görevlendirdiğini yazdı.

Gazetenin iddiasına göre, sabotajı yapan Ukraynalı özel grup doğrudan Ukrayna Ordu Komutanı Valery Salushniy’e bağlı hareket ediyordu. Devlet Başkanı Zelenskiy’nin de Ukrayna’nın sorumluluğunu inandırıcı bir şekilde inkar edebilmek için planlardan kasıtlı olarak haberdar edilmediği iddia edildi.

RUSYA: ABD’NİN ROLÜNÜ UNUTTURMA ÇABASI

ABD’deki Rusya Büyükelçiliği Müsteşarı Andrey Ledenev ise yaptığı açıklamada, haberin, ABD’li yetkililerin Rus boru hatlarına “son verme” yönündeki skandal sözlerini unutturmak için yapıldığını ileri sürdü. Ledenev, “Rusya, Çin ve Brezilya’nın BM Güvenlik Konseyinde şeffaf bir uluslararası soruşturmanın başlatılması çağrısını engellemek için diktikleri engeller de cabası” dedi. ABD Başkanı Joe Biden şubat 2022’de “Rusya, Ukrayna’yı işgal ederse Kuzey Akım 2’ye son vereceğiz” demişti.

Close