Written by 11:49 HABERLER

Yaşamını işçi sınıfı davasına adamış KPD lideri Ernst Thälmann 79 yıl önce bugün katledildi

Ali Çarman

Başta komünistler olmak üzere Alman halkının en cesur güçleri faşizme ve savaşa karşı can pahasına verilen mücadeleye öncülük ettiler. Adolf Hitler, iktidara taşınmadan bir yıl önce başlayan sokak çatışmalarında sayısız komünist nazilerce katledildi, tutuklanarak cezaevlerine konuldu. Bunlardan birisi adı dünyanın dört bir yanına nam salmış, özgürlüğüne kavuşması için kampanyalar sürdürülmüş Ernst Thälmann’dır.

Ernst Thälmann 16 Nisan 1886’da liman kenti ve işçi sınıfı mücadelesinde barikatlarıyla meşhur olan Hamburg’da doğdu. Orta halli ailesinde, anne ve babası politikadan uzak durup kendi ekmeklerinin peşinde koşan kişilerdi. İlkokul döneminden itibaren okul hayatında; din dersine uzak dururken, matematik, tarih, halk bilimi, spor ve tabiat bilgisi derslerini çok sevdi. Liman kentindeki bütün işçi çocukları gibi o da ancak yedi yıl okuyabildi.

Disiplin ve cesaretle daha ileri adımlar

Sosyalizm fikrinin, işçiler arasında ağır ağır güç topladığı yıllarda Thälmann 10 yaşında iken liman işçilerinin 11 hafta dişe diş süren tarihsel anlamdaki uzun soluklu grevine şahit oldu. Ve bu haklı mücadeleyi bütün benliğine kazıyarak hiçbir zaman unutmadı. Naziler tarafından tutuklanıp konduğu Berlin Moabit cezaevindeki günlüğünde bu gerçekliğe bir kez daha vurgu yapar:

‘‘Partimiz, yönetimin yanlış yapmasını engelleyecek duruma daha gelmemiştir. 1923 sonbaharındaki devrim, çok önemli bir koşulunun yokluğu nedeniyle başarısızlığa uğramıştır: Bolşevik bir parti olma koşulu.‘‘

Savaş tamtamlarının çalındığı yıllarda 28 yaşında zorunlu olarak askere alınarak cephede bulundu. Birinci dünya savaşında edindiği deneyleri işçilerin mücadelesinde değerlendirdi. 32 yaşında, 1918 Kasım Devrimi’ne katıldı. Adı, 1920’lerde dünya komünist hareketinin tanınmış isimleri arasında geçiyordu. Bununla bitmiyor, 1919’dan 1933’e kadar Reichstag (Almanya Parlamentosu) milletvekilliği yaptı.

Ernst Thälmann 23 Ekim 1923 Hamburg ayaklanmasının bizzat örgütleyicisi ve militanı olarak en ön saflarında yer aldı. Bütün bu yıllar boyunca, işçi sınıfının kurtuluş mücadelesinde umudu ve hayal kırıklığını öğrenerek çelikleşti.

Büyük bir cesaret, olağanüstü disiplin ve örgütlenme çabası onu 1925 yılında kurulan Alman proletaryasının kendini koruma birlikleri olan Kızıl Savaş Emektarları Birliğinin başkanı yaptı. O artık, ülkenin egemen güçleri tarafından tehlikeli bir politik düşman olarak görülmekteydi.

 Savaşa ve faşizme karşı direnişi örgütleme

Dönemin cumhurbaşkanı olan Paul von Hindenburg, sermayedarların çıkarları doğrultusunda Hitler’in iktidara getirecek yolun taşlarını döşedi. Banker Schröder’in yardımıyla Hitler’i 30 Ocak 1933’te Reich Şansölyeliğine atayan bir düzenleme yapıldı. Böylece, Almanya ve tüm insanlık için karanlık yıllar denilen dönem, faşizm yılları başladı.

Hitler’in iktidara gelmesinde kısa bir süre sonra (4 hafta) 46 yaşında olup illegal hayata çekilen Ernst ThaelmannBerlin’deki evinde düşmanları naziler tarafında gözaltına alınarak tutuklandı. Önceleri tek kişilik bir hücreye konarak dışarıyla (partisi KPD) her türlü bağı koparılmak istendi. Ancak, her defasında parti onunla bağ kurarak yaşananlar ve gelişmeler hakkında bilgi akışını sağladı.

Eşi ve yoldaşı olan Rosa’nın ısrarlı çabalarıyla tutuklu iken (Mart 1933) yapmış olduğu ilk görüşmede söyledikleri her dönem geçerli doğrulardır. ‘‘Burada (cezaevinde) tek bir şey var: Komünizm için mücadele eden her kim olursa olsun… bu kaçınılmaz mücadelede tüm acılara sakince, bilinçle ve dürüst bir devrimciye yakışır şekildeen büyük enerjiyle katlanmayı bilmelidir. ‘‘

Bir başka görüşmesinde söylediklerine bakalım: ‘’Geleceğin toplumu bizimdir. Onlar da harabeler yığsınlar, insanları ezsinler, yaratabildiğimiz azıcık iyiliği tekrar yok etsinler. Fikrin gücü harikalar yaratıyor, işçileri ateşliyor. Zafer bizim için kesindir, yoldaki zorluklar ve acılar ne kadar büyük olursa olsun!… Mahkemede kanıtlayacağım: Bizim ve benim mücadelemiz yüzlerce kez haklıdır.’’

Nazilerce katledilen işçi önderi

Thälmann, dört yıl tutsak kaldığı Berlin Moabit hapishanesinden 1937’de Hannover’e götürüldü. Burada tek kişilik tecrit bir hücrede esir tutuldu. Dışarda yoldaşları Thälmann’ı kurtarmak uluslararası alanda kampanyalar sürdürdüler. Naziler, tanınmış yazarlar, aydınlar, sanatçıların çağrılarına kulak tıkadılar.

Hitler ve naziler yenilginin ayak seslerini duymaya başladıkları anlarda daha da saldırganlaştılar. Alman işçi sınıfı ve KPD’nin önderi bu kez Buchenwald Toplama Kampına nakledildi. Ernst Thelmann, 18 Ağustos 1944 akşamı, Hitler’in doğrudan emri ile kurşuna dizilerek katledildi.

Proletaryanın bizzat içinde çıkan, kendisini sürekli yenileyerek geliştiren bir profesyonel devrimci olarak 25 yıl boyunca; arabacı, ambalajcı, yük boşaltıcı, taşıma ve dok işçisi olarak çalıştı. Devrimci teori ile devrimci pratik arasındaki bağın önemini yaşayarak gördü.

Almanya’da faşizme karşı direniş mozaiğinde komünistlerin tartışmasız derslerle dolu tarihi ve önemli bir yeri vardır. İnançları, davaları ve halka bağlılığın ifadesi olarak büyük bir cesaret ileri atıldılar…  Her şey kaybedilmişken umut sahibi olmak! Komünistleri güçlü kılan buydu.

Bugün Thälmann“da söz etmek, sınıf mücadelesinin güncel-pratik gerekliliklerini yerine getirmekten geri durmamayı zorunlu kılar.

Alman proletaryasının önderi aynı zamanda kararlı bir enternasyonalist olan Ernst Thälmann’dan bir cümle yazımızı noktalayalım. ‘‘İşçi sınıfının kurtuluşu için komünizm bir doktrindir. Ancak işçi sınıfının kurtuluşu tüm halkın kurtuluşudur! Hayatım boyunca bunun için mücadele etmiş olmaktan gurur duyuyorum. ‘‘

Onun mirası yaşıyor…

Close