Written by 07:00 KADIN

Direnişin kadınları: Cesaretim sınırsız

Florence Hervé anti-faşist direnişteki kadınların biyografilerini sunduğu ikinci kitabını yazdı.

Alman-Fransız kökenli yazar, kadın hakları savunucusu Florence Hervé tanıştığı sayısız direnişçi kadının hikâyelerini korumak ve aktarmak istiyor. 13 Mart’ta Gestapo’nun Württemberg genel merkezinin bulunduğu Stuttgart’taki Hotel Silber’de yeni kitabı „Cesaretimin nerede biteceğini bilmiyorsunuz“ kitabını tanıttı. “Cesaretle ve Kurnazlıkla” (2020) adlı ilk cildin ardından, 20’den fazla Avrupa ülkesinden Alman faşistlerinin terör saltanatına ve fetih savaşlarına direnen yaklaşık 80 kadın daha tanıtılıyor. Hervé’nin vurguladığı gibi, onlar sadece „riske girip sıklıkla hayatlarını kaybetmekle“ kalmıyor, aynı zamanda „ataerkil yapılardan kopup kendilerini geleneksel toplumsal cinsiyet rollerinden de kurtarıyorlar.“

İSİMSİZ KAHRAMANLAR

Kitap aynı zamanda önde gelen şahsiyetlerin hayatlarından daha az bilinen gerçekleri de vurguluyor. Örneğin Josephine Baker, şarkıcı ve dansçı olarak dünyaca ünlüdür ama onun Yahudi mültecileri sakladığını ve Fransız Direnişi için bir silah deposu inşa ettiğini kim bilebilir? Öne çıkan kadınların çoğunluğu şu ana kadar pek tanınmıyor ve pek çok savaşçının ismi gizli kalacak: Yunan kadınlarının üçte birinden fazlası işgale karşı direnişte yer aldı. Sovyetler Birliği’nde, bir milyon kadının Kızıl Ordu’da ve partizan olarak savaştığı tahmin ediliyor; bu, tarihsel olarak benzersiz bir durum. Kitapta da belirtildiği gibi, Avrupa’nın faşizmden kurtuluşunda akranları arasında en büyük rolü Sovyet kadınları oynadı. “Gece Cadıları” efsanevidir; Alman birliklerine gece hava saldırıları düzenleyen ve yalnızca kadınlardan oluşan bir Sovyet havacılık alayıydı Gece Cadıları.

ÇOĞU KATLEDİLDİ

Almanya’da Edelweiss Korsanları veya Kızıl Şapel gibi gruplar artık iyi biliniyor. Uluslararası Sosyalist Mücadele Birliği (ISK) ise daha az biliniyor. Sabine Bade’in kendisi hakkındaki makalesinde söylediği gibi, „hayatlarını tamamen Nazi rejimine karşı mücadeleye adayan, büyük ölçüde unutulmuş birçok kadından biri“ olan Hilde Meisel de bu grubun içindeydi. Meisel, 15 yaşında ISK’ya katıldı ve onun organı Der Funke’nin Paris’te muhabiri olarak çalıştı. 1945’te Avusturya’ya kaçarken vuruldu ve kısa bir süre sonra aldığı yaralardan dolayı öldü. Mezar taşında şöyle yazıyor: „Sosyalist düşüncenin hizmetinde yaşadı ve öldü.“ Biyografilerin çoğu ölümle sonuçlanıyor. Başlık Marianne Cohn’un bir şiirinden geliyor: Cohn, 200’den fazla Yahudi çocuğu sınır dışı edilmekten kurtardı, 1944’te Fransa’da açığa çıktı ve Gestapo tarafından tekme ve küreklerle katledildi. Alman hatlarının gerisinde Sovyetler Birliği adına savaşan Vera Voloshina yakalandı ve işkence gördü. Darağacındaki son anlarında Enternasyonal şarkısını söyledi.

ARTIK İSİMLERİ VAR

Bunlar, daha fazla literatür içeren, birkaç sayfa uzunluğunda kısa portreler. Her iki ciltte de yaklaşık 160 kadın direniş savaşçısı tasvir ediliyor. Ancak sonuç, yalnızca kadınların tarihine dair içgörü sağlamakla kalmayıp aynı zamanda mevcut siyasi durumun değerlendirilmesini teşvik eden etkileyici ve ilham verici bir okuma olan bir biyografi koleksiyonundan çok daha fazlası. Editör önsözde „Çok sayıda kadın direniş savaşçısı hâlâ görünmez“ diyor. Bu nedenle başka ciltlerin de gelmesi bekleniyor. Florence Hervé (ed.): Cesaretimin nerede biteceğini bilmiyorsunuz. Avrupalı kadınlar faşizme ve savaşa karşı direnişte. Papyrossa, Köln 2024, 317 sayfa, 22,90 Euro

Close