Written by 15:00 KÜLTÜR

Döner für alle!

Enerji ve gıda ürünlerindeki fiyat artışları özellikle düşük gelirli vatandaşların yaşamını etkilemeye devam ediyor. Ucuzluğu, lezzeti ve doyuruculuğu ile Almanya’nın en popüler fest food ürünü haline gelen döner de fiyat artışlarından nasibini aldı. Hükümetin gıda ürünlerine getirdiği KDV oranını yeniden yüzde 19’a yükseltmesi ise ‘dönerseverleri’ üzdü. Gençlerin ve düşük gelirli vatandaşların dostu döner, daha önceleri 5-7 euroya satılırken şimdilerde 7-10 euroya satılmaya başladı. Dönerdeki bu fiyat artışı haliyle siyasilerin de gündemi oldu. Sol Parti’li politikacılar hükümete çağrıda bulunarak döner için devlet desteği getirilmesini istediler. Dönere yapılacak sübvansiyonlarla 5 euroyu geçmeyen bir üst fiyat uygulaması isteyen Sol Partili siyasetçilere hükümet tabii ki, ‘ne yapalım fiyatlar serbest pazarda belirleniyor, biz karışamayız’ yanıtını verdi.

Ancak döner fiyatlarından şikâyet edenler Sol Parti ile sınırlı değil. Başbakan Scholz vatandaşlarla karşılaştığı birçok buluşmada, döner şikayetine maruz kalıyor. ‘Ne olacak bu döner fiyatı’ sorularına maruz kalan Scholz artışın artan ücret ve enerji maliyetlerinden kaynaklandığını açıklamak için sosyal medyada bile paylaşımda bulundu: „Gittiğim her yerde, özellikle de gençlerden, döner için bir fiyat freni olup olmayacağının sorulması oldukça çarpıcı“.

Cumhurbaşkanı Steinmeier’in geçtiğimiz haftalarda yaptığı Türkiye ziyaretine de damgasını vuran döner, düşük gelirli vatandaşların azalan satın alma gücünün de sembolü olmaya devam edecek görünüyor.

DÖNERİN ALMANYA TARİHİ

Sanılanın aksine ekmek arası döner Türkiye’de değil, “gurbetçi” bir Türk usta tarafından Almanya’da keşfedildi. Tıpkı popüler portakallı gazlı içecek Fanta ve fast food denince akla ilk gelen yiyecek olan hamburgerin Amerika’da değil, Almanya’da bulunması gibi.

Türkiye’den gelen işçilerin ülkelerine has damak tatlarını 1960’lı yılların sonlarından itibaren Avrupa ülkelerine taşıması sonrası ekmek arası döner Almanya’nın „milli fast food yemeği“ haline geldi.

Halihazırda sadece Almanya’nın başkenti Berlin’de binden fazla döner kebap salonu bulunuyor. Yıllık ticaret hacmi 4 milyar euroyu aşan Almanya’daki bu gıda sektöründe 24 saat içerisinde 600 tonu aşkın et tüketiliyor.

Döner kebap Malatyalı bir aşçı olan Kadir Numan’ın Stutgart’a 1960’lı yılların başında göç etmesiyle başlıyor. Kendisi de bir “misafir işçi” olan Numan, 1966 yılında Berlin’e göç ettikten sonra bir fabrikada makine teknisyeni olarak çalışmaya başladı. Ancak Numan seneler içerisinde yemek yemeye az vakitleri olan işçilerin bu konuda sorun yaşadıklarını gördü ve aklına bir fikir geldi. 1800’lerden bu yana döner kebap Türk mutfağında tabakta servis edilip pilavla birlikte yenen bir yemekti. Ancak Kadir Nurman döner etinin tıpkı hamburger gibi ekmek arasına konularak da yenilebileceğini, bu sayede işçilerin karnını hızlı bir şekilde doyurabileceğini düşündü.

Bu fikir sonrası 1972’de fabrikadaki görevinden ayrılan Nurman, Batı Berlin’de bulunan şehrin merkezindeki Zoo Ana Tren İstasyonu yakınlarındaki Hardenberg Strasse’de açtığı City Grill adlı büfeyle dönercilik işine girişti. Kadir usta bu işe başlamadan önce sokaklarda dondurma bile satmıştı.

Nurman’ın Almanya’yla tanıştırdığı döner öyle tuttu ve sevildi ki zaman içinde ülkenin en önemli yiyeceklerinden biri haline geldi.

83 milyon nüfusa sahip Almanya’da günde iki milyon porsiyon döner kebap tüketiliyor. Ekmek arası döner ve salata, ayaküstü yenen fast food tarzı yemekler arasında sosisi geride bırakmış görünüyor. Bu durum, Türkiye’den göçün Alman toplumu üzerindeki kültürel ve ekonomik etkisinin de önemli bir göstergesi. Almanya’da döner kebap sektöründe istihdam edilen işçi sayısı aşçısından, garsonuna, 1 milyon kişiyi buluyor.

DÖNER “KÖRİ WURST”U TAHTINDAN ETTİ

Alman Haber Ajansının (DPA) haberine göre, iki yiyeceğin kıyaslandığı ve YuGov tarafından yapılan ankette yetişkinlerin yüzde 45’inin döneri, yüzde 37’sinin köri soslu sosisi tercih ettiği belirtildi.

Ankete katılanların yüzde 15’i „ikisini de sevmiyorum“ cevabını verirken, geri kalanların ise fikrini belirtmekten kaçındığı kaydedildi.

Ankette kadınların erkeklere oranla döneri daha fazla tercih ettiği belirtilirken, 55 yaş üstü insanların çoğunluğunun 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Berlin’de ortaya çıkan ve Hint baharatları serpilip bol baharatlı ketçapla servis edilen köri soslu sosisi tercih ettiği aktarıldı.

18-24 yaş arası gençlerde ise yüzde 57 oranında döner tercih edilirken, bu grupta sosis tercih edenlerin oranının ise sadece yüzde 21 olduğu kaydedildi.

EN ÇOK SEVİLDİĞİ KENT DRESDEN

Almanya’da en sevilen fast food yiyecekleri arasında yer alan döner denince Berlin ve Türklerin yoğun olarak yaşadığı Köln, Frankfurt gibi kentler ilk akla geliyor. Ancak yapılan bir araştırma, bilinenin aksine Almanya’da dönerle ilgili sürpriz sonuç ortaya çıktı.

Eve yemek servisi yapan Lieferando şirketi, şehirlere göre döner kıyaslaması yaptı ve dönerin en pozitif puanlar aldığı şehirler sıralamasını yayınladı. Araştırmada Almanya’da en çok döner dükkânının bulunduğu en büyük 10 kent incelendi. Şehirlerdeki dönerci sayısı, tüketicilerden aldıkları ortalama puanlar ve fiyatlar dikkate alındı. Buna göre Almanya’nın “döner başkenti” Dresden oldu. Saksonya eyaletinin başkenti olan Dresden, çok çeşitli dönercileriyle ve internetteki en yüksek puanlamalarla ilk sıraya yerleşti.

Dönerin anavatanı olarak bilinen Berlin, kişi başına en çok döner büfesi düşen şehir olmasına rağmen ancak üçüncü sırada yer alabildi. Türk nüfusun yoğun olduğu Münih ise sekizinci sırada. Ancak fiyat bakımından Münih sıralamada ilk ikiye girdi. Ocak ayında bir porsiyon döner en yüksek fiyatla Münih’te, 8.53 Euro’ya (280 TL) satıldı. (YH)

Close