Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetin ‚ey Dolar!‘ diyerek başlattığı döviz bozdurma kampanyası Avrupa’ya da sıçradı. Vatandaşın çektiği ekonomik sıkıntıyı görmezden gelen hükümet yandaşları „boz dövizini“ adıyla kampanya başlatarak, her vatandaştan Türkiye’ye 1000 Euro göndermesini istiyorlar.
Türkiye’de Dolar ve Euro’nun rekorlar kırarak yükselişini, 15 Temmuz darbe girişiminin devamı olarak gören ve bütün halkı ‚dolarla savaşa‘ çağıran hükümetin bu tavrına Avrupa’daki yandaşlardan da destek geldi.
Dünya Türk İş Konseyi (DTIK) Avrupa Başkanlığı tarafından “boz dövizini” sloganı ile başlatılan kampanya ile, Avrupa’da yaşayan vatandaşların “Türkiye’ye bin Euro göndermesi” talep ediliyor. Böylece memlekete döviz girecek, döviz bolluğu sayesinde Türk Lirası değer kazanacak ve “hainlerin ekonomik kriz çıkarma hesabı suya düşecek!”
‘Güler misin ağlar mısın’ dedirten bu kampanyayı düzenleyenlerin, bin Euro gönderen vatandaşlara verdiği bir de ödül sözü var: “28 Şubat 2017’ye kadar kampanyaya katılan herkesi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım ile bir araya getirme ve tanıştırma sözünü veriyoruz”
Almanya ve Avrupa ülkelerinde yaşayan emekçiler yılların tecrübesiyle çok iyi biliyor ki, Türkiye’deki hükümetlerin ne zaman dövizle ilgili bir dertleri olsa gözleri hemen ‘gurbetçiye’ çevrilmekte ve ‘vatan – millet için’ çağrıları eşliğinde vatandaşların Türkiye’ye döviz göndermesi istenmektedir.
Almanya ve Avrupa’da yaşayan vatandaşları yine yılların tecrübesiyle çok iyi bilmektedirler ki, bu çağrıların sonucunda kimi zaman “Merkezzede”, kimi zaman ‘holdingzede” gibi adlarla anılan yine hep gurbetçi olmuştur!
Sabah gazetesi gibi yayın organları kampanyanın üzerine hemen atlayarak, “Hainler oturup ağlasın. Hadi Avrupa’ya dersini verelim” gibi akıl tutulması çağrılar eşliğinde vatandaşı kampanyaya destek vermeye çağırdı.
Bu kampanyanın AKP’nin dolarla savaşında ekonomik olarak bir sonuç yaratıp yaratmayacağı ayrı bir konu. Ama söz konusu kampanya şunu bir kez daha açıkça göstermektedir ki, AKP kendi siyasi meselesini ve çıkarlarını vatandaşın cebi üzerinden çözmeye çalışmaktadır. Ve kampanyayı açanlar herhalde Almanya’da, Avrupa’da yaşayan Türkiyeli emekçilerin bir eli yağda bir eli balda olduğu düşünüyorlar! Bu ülkelerde ne gibi zorlular çekildiği, işsizlik, geçim sıkıntısı, gelecek korkusu gibi sorunların alıp başını gittiği görmezden gelinerek emekçilerin zaten kısıtlı bütçelerine göz dikiyorlar.
Bizim kampanyayı düzenleyenlere nacizane önerimiz şudur ki, Almanya ve Avrupa’daki ‘gurbetçilerden’ önce, AKP politikalarıyla dolar milyoneri olan yeni zenginler önden buyursun! Türkiye’deki ailelerine bile para göndermede sıkıntı yaşayan vatandaşın cebine göz dikmek yerine, önce onlar Türkiye’ye yardım edip dövizlerini TL’ye çevirsinler!