‘Unteilbar’ (Bölünmeyiz) inisiyatifinin 24 Ağustos’ta Dresden’de ırkçılığa karşı düzenlediği yürüyüşe 40 bin kişi katıldı. 1 Eylül’de Saksonya ve Brandenburg eyaletlerinde yapılacak seçimler öncesinde yapılan yürüyüşe, aralarında sendikalar, partiler, demokratik kitle örgütleri, çevre örgütleri, Caritas ve AWO gibi yardım kuruluşlarının da olduğu 400 dolayında örgüt ve inisiyatif çağrı yapmıştı. Almanya’nın değişik şehirlerinden sembolik düzeyde katılımın olduğu eyleme, esas olarak Dresden ve çevresinden katılım gerçekleşti. ‘Bölünmeyeceğiz’ bildirisiyle, Türkiyeli işçi ve emekçileri eyleme katılmaya çağıran, Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu da eyleme ‘Herkese iş, konut ve sağlık hizmeti, ırkçılığa ve kutuplaşmaya karşı birlik’ pankartıyla katıldı.
25 BİN BEKLENİYORDU
25 bin kişinin katılacağı beklentisi içerisinde olan Unteilbar inisiyatifi adına yapılan açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi: “İki Almanya’nın birleşmesinden sonra Dresden de gerçekleşen en kalabalık yürüyüş gerçekleşiyor. Beklentilerimizin çok üstünde bir katılımın olması, PEGIDA gibi ırkçı hareketlerin başladığı şehir olarak bilinen Dresden’de binlerce insanın birlik ve dayanışma için bir araya gelmesi harikulade. Sosyal sorunların, göç ve mülteci sorunuyla karşı karşıya getirilmesine müsaade etmeyeceğiz. Bugün olduğu gibi, yerli ve göçmenler birleşerek, ırkçılığa ve sosyal sorunlara karşı mücadele edeceğiz. Irkçılık, AfD kendiliğinden ortaya çıkmadı. kendiliğinden de geriletilemez. Sosyal hakların kısıtlanmasına, çevrenin talan edilmesine, savaşa ve silahlanmaya ve ırkçılığa karşı mücadeleyle geriletilebilir.”
AFD korku salmaya çalıştı
Yürüyüş öncesi AFD, “olaylar çıkacağı, Dresden’in solcular ve göçmenler tarafından karıştırılacağı” propagandası yaparak, yürüyüşe katılımı zayıflatmaya çalıştı. Kamuoyu yoklamalarına göre bu eyalette ikinci parti olması beklenen AfD, seçim kampanyasını ırkçı söylemler üzerinde sürdürmekte.
İki Almanya’nın birleşmesinden bu yana CDU hükümetleri tarafından yönetilen Saksonya eyaletinde, sosyal sorunların derinleşmesi, bir çok işyerinin kapanması, doğu ve batı Almanya arasındaki ücret farklılıkları ırkçı parti AFD nin güçlenmesinin zeminini oluşturmakta.
Irkçılığa karşı yapılan yürüyüşe SPD, Yeşiller, Sol Parti yürüyüşe destek verirken, CDU ise otonom grupların katılacağı gerekçesiyle katılmadı. SPD’li Ekonomi Bakanı Olaf Scholz, Sol Parti Eş Başkanları Rixinger ve Kiping de yürüyüşçüler arasında olmasına rağmen, her iki partinin oluşturduğu kortejlerin zayıf kaldığı görüldü.
Sembolik ev işgali
Sosyal sorunlara dikkat çekmek isteyen bir grup, Dresden’in tam ortasında boş ve yüzlerce insanın barınabileceği bir binayı işgal ederek, binadan aşağı sarkıttıkları pankartlarla, konut sorununa dikkat çektiler. Bu eylemi yapanlar tarafından yapılan açıklamada, ‘Dresden’de yüzlerce ev boş olmasına rağmen, konut fiyatları çok yüksek, bir çok insan ev bulmada zorlanıyor. AfD bu sorunu göçmenlerle açıklıyor.‘ denildi. İşgal eylemi, polisin müdahalesi ve ev sahibinin binayı kiraya vereceği sözü üzerine bitirildi. Yürüyüşe katılan binlerce insan da önünden geçtikleri binadaki işgalcileri alkışlarıyla destekledi.
Sahneden ‘birlik ve ortak mücadele’ çağrısı
Başlama ve bitiş mitinginde bir çok müzik grubu sahnede yer alarak, ırkçılığa karşı şarkılar söyledi. İşçi temsilcileri, sendikacılar, aydınlar, ırkçılığa karşı mücadele eden örgüt temsilcileri, çevrenin korunması için Cuma eylemlerini düzenleyen öğrencilerin temsilcilerinin yaptıkları konuşmalarda ortak nokta, yükselen ırkçı dalgaya karşı, değişik alanlarda sürdürülen mücadelelerin birleştirilmesi vurgusu oldu. (Dresden/YH)
