Written by 11:41 ÇALIŞMA YAŞAMI

Ekonomi korona-virüsünden korkuyor

Almanya’nın önde gelen ekonomi enstitüleri korona virüsü salgınının ekonomik gelişmeyi olumsuz etkilemesini bekliyorlar. Almanya için en önemli pazarların başında gelen Çin’deki gelişmelerin domino etkisi yaratmasını bekleyen enstitüler Almanya’nın da bundan ciddi olarak etkileneceğini belirtiyorlar. Bu arada devlet bütçesi yine fazla verdi.

Çin’de başlayıp giderek yayılan korona virüs salgını Avrupa’ya geldi. Önceleri bazı ülkelerden tekil hastalanma ve ölüm haberleri gelirken son günlerde İtalya’da virüsün tahmin edilenden daha hızlı yayıldığına ilişkin bilgiler geliyor. İtalyan yetkililer iki şehre giriş çıkışları özel izne tabi tutuyorlar. 600 insanın virüse yakalandığı belirtilen Güney Kore’de ise Moon Jae tarafından ülke genelinde olağanüstü hal ilan edildi.

Federal Sağlık Bakanlığı Almanya genelinde önlemler alınması için eyalet sağlık bakanlıkları üzerinden tüm mercilere direktifler verildiğini bildirirken Federal Ekonomi Bakanlığı da ekonomiyi salgına karşı önlem almaya çağırdı.

OTOMOBİL PİYASASI ÇÖKTÜ

Salgının başlaması ardından yılbaşı tatilini uzatan Çin Halk Cumhuriyeti yetkilileri son olarak Halk Kongresi’ni belirsiz bir tarihe erteledi. Diğer yandan fabrikaların yeniden çalışabilmesi için çok sayıda önlemi alan Çinli yetkililer üretilen malların ulusal ve uluslararası piyasalara sürülmesi, tüketilmesi konusunda ise eli kolu bağlı konumda.

Örneğin otomobil sektöründe üretime yeniden başlanmasına karşın satışlarda çok ciddi bir düşüş yaşanıyor. Çin Otomobil Üreticileri Birliği CPCA tarafından yapılan açıklamada Şubat ayının ilk yarısında (1-16 Şubat) otomobil satışlarının yüzde 92 düştüğü bildirildi. Verilen bilgiye göre 2019 yılının aynı döneminde 59 bin 930 araç satılırken bugün ise sadece 4 bin 909 araç satıldı.

CPCA açıklamasında satışların ilerleyen hafta ve aylarda nasıl olabileceğine ilişkin tahmin yapmanın çok zor olduğuna dikkat çekilirken, “Müşteriler bayilere gitmekten çekiniyorlar ve araç alımlarını belirsiz bir tarihe erteliyorlar” denildi. Kilit sanayi olan otomobil sektöründeki bu olumsuzluğun diğer sektörleri nasıl etkileyeceği konusunda da tahmin yürütmekten kaçınan Çinli yetkililer, salgının tüm ekonomiyi olumsuz etkileyeceğinden ve yıl genelinde ekonomik büyümenin gerilemesini bekliyorlar.

DÜNYA GENELİNDE ÇÖKÜŞ OLUR MU?

Çinli yetkililerin verdikleri bilgelere göre tüketimin tüm birimlerinde çok ciddi bir çöküş yaşandı. Ülke için turizm sayısı 89 milyondan 13 milyona düştüğü, çok sayıda otel ve lokantanın çalışamaz durumda olduğu, ülke genelinde 70 bin sinemanın kapandığı da bildirildi. Ayrıca enerji üretiminde de gerileme olduğunu belirten yetkililer, bir buçuk ay içinde Çin Merkez Bankası’nın piyasa 300 milyar Euro sıcak para sürdüğünü açıkladılar. IMF tarafından yapılan bir açıklamada Çin’in ekonomik büyüme verileri revize edildiği bildirildi. Şimdiye kadar yüzde 6 dolayında olan büyüme tahmini yüzde 5,6 revize edildi.

Uluslararası piyasalardaki gelişmeleri takip edilmesinde “erken gösterge” olarak bilinen “Baltic Dry Index” verilerini değerlendiren piyasa uzmanları, “Gemi taşımacılığında çöküş başladı. Önümüzdeki aylar için rezerve edilen konteynerlerin iptal edildiğini bildiren uzmanlar, “ABD ve Çin arasında 18 aydır devam eden ticaret savaşının etkilerinin ardından başlayan salgın uluslararası ticarette olduğu gibi imalat sanayisinde etkili olacak” görüşünü savundular.

DOMİNO ETKİSİ BEKLENTİLERİ

Çin, Almanya ekonomisi açısından en önemli ülkelerin başında geliyor. Audi, BMW, Daimler, Porsche ve VW gibi otomobil şirketleri bir yanda satışlarının önemli bir bölümünü bu ülkede gerçekleştirirken diğer yanda ithalat ve ihracatta da Çin Almanya için önemli yer tutuyor: 2019 yılında Almanya, Çin’e 96 milyar 12 milyon 947 bin Euro hacminde mal ihraç ederken Çin’den Almanya’ya ise 109 milyar 661 milyon 113 bin Euro hacminde ithal edildi.

Fakat Çin sadece Almanya için değil tüm gelişmiş kapitalist piyasalar için olağanüstü önem arz ediyor. Güney Kore’den yapılan bir açıklamada Çin ile dış ticaretin iki yönde de yüzde 50 hacminde gerilediği bildirildi. G20 ülkelerinden bu kadar somut veriler gelmese de karşılıklı etkileşimin yüksek olduğu biliniyor.

Almanya’nın önde gelen değişik ekonomi enstitüleri dünya piyasalarında domino etkisinin yaşanmasını bekliyorlar. (YH)


EKONOMİ DÖRDÜNCÜ ÇEYREKTE BÜYÜMEDİ

Almanya ekonomisi 2019’un son çeyreğinde zayıf seyrini sürdürdü. Mevcut belirsizliklere ek olarak ortaya çıkan yeni korona virüs salgını 2020 görünümünü de olumsuz etkiliyor. Federal İstatistik Dairesi DESTATIS’in açıkladığı ilk büyüme verilerine Avrupa’nın en büyük ekonomisi olan Almanya’da, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSMH) 2019 yılının son çeyreği olan Ekim-Aralık döneminde önceki üç aya göre büyüme kaydetmedi.

Dördüncü çeyrek verisi aynı dönemde sanayi üretiminde yaşanan yüzde 1,9’luk azalmanın ardından geldi.

Üçüncü çeyrek büyümesi yüzde 0,1’den 0,2’ye revize edilirken, 2019 yılı büyümesi yüzde 0,6 olarak teyit edildi. Dairenin verilerine göre 2019 yılında Almanya’nın GSMH’sı 3 trilyon 435 milyar 800 milyon olarak gerçekleşti.

DESTATIS verilerine göre dördüncü çeyrekte inşaat sektörü yatırımlarının artarken, makine ve teçhizat alımlarının bir önceki döneme göre oldukça azalmış görünüyor. Dördüncü çeyrekte ihracatın da zayıfladığı, hane halkı tüketim harcamalarının “ciddi hız kaybına” uğradığı belirtildi.

İhracattaki azalma ile beraber imalat sanayinin durgunluğa girmesi ve otomotiv sektöründe dizel skandalı ve elektrikli araç üretimine ağırlık verilmesi de Alman ekonomisine hız kaybettiriyor.

 EKONOMİ ZAYIF AMA BÜTÇE FAZLASI VAR

Alman devleti, zayıflayan ekonomiye rağmen 2019 yılında da bütçe fazlası verdi. DESTATIS’in 25 Şubat günü Berlin’de açıkladığı gibi federal hükümet, eyaletler ve belediyeler harcadıklarından 49,8 milyar Euro daha fazla topladı. Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın yüzde 1,4’üne karşılık geliyor. Ekonomi geçen yıl ticaret çatışmaları ve zayıf küresel ekonomi nedeniyle 2013’ten bu yana en düşük seviyede, yüzde 0,6 oranında büyüdü.

Faiz oranlarının düşük olması da kamu bütçelerinin yükünü hafifletti. İstatistik dairesi açıklamasında, “Hala çok düşük faiz oranı ve düşük borç seviyesi nedeniyle faiz harcamaları tekrar yüzde 13,2 azaldı” denildi. Açıklamada ayrıca, yatırımlar için planlanan pek çok fonun da kullanılmadığı da bildirildi.

Federal Hükümet, yılı 20,1 milyar Euro artıyla kapatırken, eyaletler 13,6 milyar Euro ve yerel belediyeler 6,2 milyar Euro ve sosyal güvenlik kasaları ise 9,9 milyar Euro bütçe fazlası elde ettiler. (YH)

 

Close