Dünyanın önde gelen otomobil şirketlerinden Ford’un Köln’deki fabrikasının geleceği ile ilgili belirsizlik devam ediyor.
Şirket yönetimi son beş yıldır Avrupa’daki işletmelerinde ‚tasarruf‘ adı altında daha karlı bir duruma gelmek için arayış içine girmiş, birçok ülkede yeniden yapılanma operasyonlarını hayata geçirmişti. Bu çerçevede 5 yıl önce 18 bin çalışanı olan Köln Ford’da bu sayı bu yıl 13 bine indirilmiş, zincirin son halkası ise Köln’deki araştırma-geliştirme bölümündeki 3 bin çalışan olmuştu.
3 bin kişinin çalıştığı bu bölümü tamamen kapatmayı planlayan şirket merkezi, bu süreci 2032 yılına kadar yayma konusunu işyeri temsilciliği ile bir anlaşma yaptı. 2025 yılına kadar bu bölümdeki çalışanlara kendi isteğiyle işten çıkma alternatifi sunulacak. Ancak kendi isteğiyle işten ayrılamayacak çalışanların akıbeti ise belirsiz.
Bu arada Köln fabrikasındaki üretim planıyla ilgili belirsizlikler de devam ediyor. Şirket merkezi Köln’de sadece elektrikli otomobil üretimi yapmak istiyor ve şimdiye kadar yaklaşık 3 milyar dolarlık bir yatırım yapıldı. Planlamalara göre geçtiğimiz Ağustos ayında Fiesta modelinin elektrikli versiyonu için start verilecekti. Ancak şirketin ABD’deki merkezi bu planı 2024 yazına kadar ertelemiş görünüyor. Gerekçe ise bu araçlarda kullanılacak akülerle ilgili yaşanan sorun. Ancak işçiler bu konuda oldukça endişeli ve gelecekleri konusunda güvensizlik içindeler. Hiçbir üretim olmadan işe gidip geliyorlar. Ve bu durum da bütün işçiler arasında büyük tedirginliğe yol açıyor. İşyeri temsilciliği ve sendikadan da somut ve anlaşılır bir cevap alamayan işçilerin haliyle gelecekleriyle ilgili kuşkuları her geçen gün artıyor. İşçi ve sendika temsilciliğinin de işçilere tatmin edici bir açıklamada bulunmaması üzerine artan tepkiler sonucu, BR geçtiğimiz günlerde bir eylem çağrısı yapmak zorunda kaldı.
Yaklaşık 3 bin işçi, iki saat iş bırakarak fabrikada bir eylem yaptı.
İşçiler yaşanan belirsizlik karşısında öfke ve endişelerini ortaya koydular ancak sorularına hala yanıt alabilmiş değiller.
Bu arada Ford’un daha karlı olduğu için Köln’e alternatif olarak Türkiye ve Romanya’daki yatırımlarını büyütme planları olduğu konusunda işçiler arasında yaygın bir kanı sözkonusu. Nitekim Ford’un Türkiye’de ürettiği her araçta yüzde 28 karlılık oranına sahip olması, işverenin iştahını oldukça arttıran bir etken ve Avrupa’daki Ford işçisine karşı kullanılan önemli bir tehdit.
Diğer taraftan otomobil sektöründe ciddi bir dönüşüm yaşandığı ve elektrikli araç üretiminde rekabetin arttığını öne süre işveren, işçiler üzerinde baskı kurmaya çalışıyor. Biz Ford işçileri de bunu kendi pratiğimizde yaşayıp görüyoruz.
Burada en önemli mesele, işçilerin kendi gücüne güvenememeleri. Bu saldırıların önlenebileceği konusundaki tereddütler nedeniyle, işçilerin bir bölümü daha çok ’ne kadar tazminat verileceğini‘ düşünmekteler. Yine işyeri temsilciliği ve sendikaya karşı duyulan güvensizlikte, işçilerin mücadelesini etkileyen önemli nedenlerden biri.
Önümüzdeki dönem Köln Ford ve işçiler açısından önemli gelişmelere gebe görünüyor. Gelişmelerin seyri ise sadece işverenin daha fazla kar uğruna yaptığı planlar olmayacak; fabrikamızın ve kendimizin geleceğini biz işçilerin işimize ve haklarımıza ne kadar güçlü sahip çıkabildiği belirleyecek.
Ford Köln’den bir işçi
