İtalya’nın dönem başkanlığını yaptığı G7 ülkelerinin dışişleri bakanları perşembe günü bir araya geldikleri Capri adasından Ortadoğu’da yükselen gerilimde İsrail’e destek verirken, İran’a yeni yaptırım tehdidinde bulundu. İtalya, Almanya, İngiltere, ABD, Kanada, Fransa ve Japonya’nın üyesi olduğu G7 ülkelerinin dışişleri bakanları dışarıya karşı bir taraftan İsrail ve İran’a ‚itidal‘ çağrısında bulunurken, diğer taraftan İsrail’in kendini savunma hakkına sahip olduğunu ifade ettiler. Bu da İsrail’in bölgede izlediği politikanın Batılı büyük emperyalist devletlerden bağımsız işlemedi anlamına geliyor.
Toplantı öncesinde Almanya ve İngiltere dışişleri bakanları Tel Aviv’e giderek İsrail yönetimiyle bir araya gelmişti. Üç gün süren toplantıya ilk kez NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de katıldı.
Toplantı çerçevesinde bir açıklama yapan dönem başkanı İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, ‚İran’ın İsrail’e yaptığı saldırıyı kınıyoruz. G7 grubu olarak İsrail’in güvenliğini destekliyoruz. G7 adına bütün tarafları gerilimden vazgeçmeye çağırıyorum. Zaman çatışmasızlık zamanıdır‘ dedi.
İsrail’in İran ve müttefiklerine düzenlediği saldırıları kınamayan G7 dışişleri bakanları ayrıca İran’a Hamas’a verdiği desteği kesme çağrısında bulundu. Ayrıca, tüm ülkelere İran’ın insansız hava aracı ve füze programlarına yönelik parça ya da diğer malları sevkiyatını engelleme çağrısında bulundu. Bu bağlamda Çin’den doğrudan bahsedilmemekle birlikte „Rusya’nın İran’dan balistik füze ve ilgili teknolojiyi transfer etmeyi düşündüğüne dair haberlerden son derece endişe verici‘ denildi.
Rusya ve Çin’e karşı ortak stratejilerin belirlenmesinde önemli bir platform olan G7 ülkelerinin, Ortadoğu’daki gelişmeler konusunda belirlediği stratejinin merkezinde İsrail’e tam desteğin olduğu anlaşılıyor. Desteğin ölçüsü ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, genel olarak İran’a karşı İsrail’i her şart altında savunma temel bir politika haline getirilmiş. Bu kapsamda ülkeler arasında bir görüş ayrılığı bulunmuyor. Önümüzdeki haziran ayında da G7 ülkelerinin liderlerinin bu tutumu Capri’de bir kez daha ilan etmesi bekleniyor.
Bu kapsamda İran’ın önümüzdeki daha fazla hedef alınması seçenekler arasında. İran’a karşı genişletilmesi planlanan yaptırımlar kapsamında, İran ile yakın ticari ve askeri ilişkiler içinde olan ülkelerin de hedefe konularak tansiyonun yükseltilmesi bekleniyor. Bu plandan en fazla etkilenecek ya da hedeflenen ülkelerin Rusya ve Çin olduğu açık.
İSRAİL G7’NİN ÇAĞRISINI DİNLEMEDİ
G7 ülkelerinin taraflara çatışmasızlık ve gerilimi düşürme çağrısını yapmasının üzerinden saatler geçmeden İsfahan yakınlarında patlamaların olması, İsrail’in uyarı takmadığı anlamına geliyor. Her ne kadar ne İsrail ne de İran tarafından dışarıdan yapıldığı netleştirilmeyen patlamanın arkasında İsrail’in olduğu ise yaygın bir görüş. İsfahan’daki patlamanın arkasında İsrail’in olmasının kesinleşmesi durumunda G7 ve diğer batılı ülkelerin bunu ’savunma hakkı‘ olarak değerlendireceği de bugünden söylenebilir. Zira, İsrail’e sınırsız destek veren Batılı ülkelerden İsrail’i mahkum etmelerini beklemek yersiz olur.
Öte yandan ABD hükümeti gerilimle birlikte İsrail ile bir milyar dolardan fazla yeni bir silah anlaşması yapmayı planlıyor. Wall Street Journal’ın ABD hükümeti temsilcilerine dayandırdığı habere göre bu anlaşma zırhlı mühimmat, askeri araçlar ve havan mermilerini içeriyor. (DIŞ HABERLER)
