Written by 07:00 POLITIKA

Göçmenler seçimlerde hangi partilere oy verdi?

Alman Entegrasyon ve Göç Araştırmaları Merkezi (DeZIM) tarafından seçimler sonrasında yapılan araştırmaya göre, göçmenler arasında da seçimlere katılım bu sefer yüksek oldu. Göçmenlerin siyasi tercihleri ileri sürüldüğü gibi homojen olmadı. AB, Rusya ve Asya/Ortadoğu/Türkiye’den gelenlerin parti tercihleri birbirinden farklı.

23 Şubat erken genel seçimlerinden önce en çok göçmenler ve mülteciler üzerinde tartışmalar yürütüldü. Önyargıları körüklemek, bölünmeyi derinleştirmek için birbiriyle adeta yarışan partiler göçmenlerin önemli bir seçmen potansiyeli olduğu gerçeğini ise görmezlikten geldi. Bugüne kadar yapılan pek çok analizde genel olarak sandık başına giden seçmenlerin yüzde 82,5’nin hangi partilere oy verdiği, hangi konuları önemsediği üzerinden değerlendirmeler yapıldı. Resmi rakamlara göre sandık başına çağrılan yaklaşık 60 milyon seçmenin yüzde 13’ünü göçmen kökenli Alman vatandaşları oluşturuyordu.

Alman Entegrasyon ve Göç Araştırmaları Merkezi (DeZIM) tarafından seçimler sonrasında yapılan araştırmaya göre, göçmenler arasında da seçimlere katılım bu sefer yüksek oldu. 20-26 Şubat 2025 tarihleri arasında DeZIM.panel verilerinden yararlanılarak hazırlanan analizde 600’ü göçmenlik geçmişi olan, 1.756’sı göçmenlik geçmişi olmayan toplam 2.375 katılımcı ile yapılan araştırmada göçmenlerin seçim eğilimleri mercek altına alındı. Analizde Almanya’daki göçmenlerin Asya/Ortadoğu/Türkiye, Avrupa ve Sovyetler Birliği’nden gelenler olarak üç gruba ayrıldı ve bu üç grubun siyasi tercihlerinin birbirinden çok farklı olduğuna dikkat çekildi.

Genel olarak göçmen gruplar arasında seçimlere ilgi bu kez yüksek oldu. Göçmen olmayanlar arasında ilgi yüzde 90,2 olarak ölçülürken Asya/Ortadoğu/Türkiye’den gelenler arasında yüzde 82, AB’den gelenler arasında yüzde 87,3, SSCB’den gelenler arasında yüzde 86 olarak ölçüldü.

ÜÇ FARKLI GRUP, ÜÇ FARKLI SİYASİ TERCİH

Partilere göre oy kullanımda ise farklılıklar sözkonusu. Seçimlerde CDU/CSU birinci, AfD ikinci, SPD üçüncü, Yeşiller dördüncü, Sol Parti ise beşinci olmuştu. Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) ve FDP ise barajı geçememişti.

Meclise girmeyi başaran partilere verilen oylar açısından AB’den gelenler de göçmen geçmişi olmayan Almanlar arasında çok büyük farklılıklar yok. Sadece AB’den gelen göçmen kökenli seçmenler arasında AfD’ye verme olasılığı aldığı yüzde 20,8’den yüzde 4 daha düşük oldu.

Diğer iki grupta ise oy tercihleri çok daha farklı oldu.

TÜRKİYE’DEN GELENLERİN İLK TERCİHİ SPD

Asya/Ortadoğu/Türkiye kökenli geçmenlerden SPD yüzde 18,5, BSW yüzde 13,1, Sol Parti yüzde 7,6 puan oy alırken, AfD yüzde 9,4, CDU/CSU yüzde 8,1, Yeşiller’e yüzde 9,7 oy alabildi. SPD’nin hala birinci parti olmasında ırkçılığa karşı aldığı tutum ve geleneksel ‘yabancı dostu imajı’ halen önemli ölçüde rol oynamaya devam ediyor. Barajı aşamayan BSW’nin daha çok İsrail’e silah verilmesine açıktan karşı çıkması ve Gazze’deki soykırıma karşı çıkması özellikle Müslüman geçmenlerden oy almasını sağladı. Daha önceki seçimlerden bu gruptan daha fazla oy alan Yeşiller, İsrail’e verdiği destek nedeniyle oy kaybetti. AfD’ye oy verenlerin oranının CDU/CSU’ya oy verenlerden daha fazla olması ise ayrıca dikkat çekici.

Eski SSCB’DEN GELEN ALMAN KÖKENLİLERİN İLK TERCİHİ AfD

Üçüncü grupta yer alan SSCB’den gelen Alman kökenli göçmenler arasında ise AfD açık arayla önde. DeZIM’in araştırmasına göre, eski Sovyetler Birliği’nden gelen seçmenlerden AfD yüzde 19,4, BSW yüzde 17,4, Yeşiller yüzde 7,4, Sol Parti yüzde 6,2, SPD yüzde 4,6 aldı.

Göçmen gruplarının öncelik verdiği konularda ise genel olarak çok büyük farklılıklar bulunmuyor. Ankete katılan dört grup da “ekonomi- çalışma”yı en önemli konu olarak belirtirken, bunu “göç” ve “sosyal adalet” takip etti. “Çevre ve iklimin korunması” Asya/Ortadoğu/Türkiye’den gelen göçmenler arasında göç geçmişi olmayanlara kıyasla önem sıralaması çok gerilerde. Yeşiller’in bu gruptan az oy alması buna bağlanıyor. Yeşiller’in savaşçı politikası ve İsrail’e tam desteği ise araştırmacılar tarafından dikkate alınmamış.

ÖNCELİKLİ KONU EKONOMİ VE ÇALIŞMA HAYATI

Öncelik verilen konuların başında “ekonomi ve çalışma hayatı” olması göçmenlerin tercihleri açısından da belirleyici olduğunu gösteriyor. Eski SSCB’den gelen göçmenler arasında yıllardır egemenler tarafından sürdürülen milliyetçi propaganda gelinen aşamada en fazla ırkçı partiye yaramış durumda. SSCB’nin yıkılması, iki Almanya’nın birleşmesiyle birlikte yaklaşık 35 yıllık Almanya geçmişi olan bu kesimler, diğer göçmen gruplara karşı ciddi önyargılar taşıyorlar. Siyasi tercihlerinde de bu önyargıların güçlü olduğu anlaşılıyor.

Araştırmanın yazarlarından Friederike Römer, “Analizimiz, göçmen kökenli seçmenlerin gösterildiği gibi homojen bir grup olmadığını yeterince gösteriyor” dedi. DeZIM yazarları da göçmen seçmenler arasında ekonomi ve iş piyasasındaki durumun önemine de dikkat çekti. DeZIM, Federal İstatistik Dairesi’nin rakamlarına dayanarak, Almanya’da 2022 yılında nüfusun yüzde 28,7’sinin göçmen kökenli olduğunu tespit etmişti. Bunların üçte birinden biraz azı genel seçimlerde oy kullanma hakkına sahipti. (YH)


41 göçmen kökenli milletvekili

Türkiye ve Uyum Araştırmalar Merkezi tarafından seçimler sonrasında yayınlanan analizde ise seçmen oranlarıyla seçilen milletvekili oranları arasında bağlantılar kuruldu. Merkezin araştırmasına göre 630 sandalyeli yeni mecliste 41 göçmen kökenli milletvekili bulunuyor. Göçmen kökenli seçmenlerin oranı 14,4 olarak hesaplayan kurum, göçmen kökenli milletvekillerin oranını ise 6,5 olarak saptadı.

Seçilenler göçmen kökenliler arasında 19 milletvekili ile Türkiye kökenli siyasetçiler ilk sırada yter alıyor. Türkiye kökenli vekillerin 7’si SPD’den, yinde 7’si Sol Parti’den, 3’ü CDU/CSU’dan, 2’si de Yeşiller’den parlamentoya girdi. (YH)

Close