Written by 09:12 POLITIKA

Habeck’in 10 maddelik ‘göç planı’ tepkiyle karşılandı

Yeşiller Partisi Başbakan adayı Robet Habeck’in Almanya’nın güvenliği adına ilan ettiği 10 maddelik “göç planı” tepkiyle karşılandı. Habeck’in sunduğu planın önemli bir bölümü daha önce CDU/CSU’nun açıkladığı planın kopyası. Bild gazetesine konuşan Habeck, İslamcılara ve diğer aşırılık yanlılarına odaklanan yaptırım çağrısında bulunuyor. Ayrıca Almanya’da 14.000’den fazlası şiddet suçlarından olmak üzere 170.000’den fazla kişi hakkında tutuklama emri olduğunu ve bunun uygulanmadığını ileri sürüyor.

CDU/CSU’nun “acil eylem planına” benzer şekilde Habeck de eyalet ve federal polis teşkilatlarının yetkililerinin artırılmasını istiyor.

Geçtiğimiz Ekim ayında koalisyon hükümeti, Federal Eyalet Temsilciler Meclisi’nde kısmen reddedilen bir güvenlik paketini kabul etmişti. Solingen’deki bıçaklı saldırının ardından hazırlanan paket, daha sıkı ikamet ve silah yasalarının yanı sıra polise daha fazla yetki verilmesini öngörüyordu. Ancak Federal Konsey bu sonuncusunu reddetmişti.

Habeck planında CDU/CSU’yu yasayı engellemekle eleştirdi ve birlikte çalışma çağrısında bulundu. Habeck’in 10 maddelik planında “Avrupa’da iltica hakkı arayan insanların adil, bağlayıcı ve dayanışmaya dayalı bir şekilde dağıtıldığı ortak bir Avrupa göç politikasını ilerletmek istiyoruz” ifadesi yer almaktadır. Habeck de buna bağlı kalarak sınır dışıların hızlanmasını talep ediyor: “Alman olmayan suçlular ve ağır suçlular sürekli olarak sınır dışı edilmelidir. Menşe ülkelerin işbirliğine yanaşmaması gibi mevcut engeller ortadan kaldırılmalıdır.”

Ayrıca hakkında sınırdışı kararı verilen mültecilerin Anayasal hukukun izin verdiği ölçüde gözaltında tutulmasını istiyor. Avrupa Ortak Sığınma Sistemi (CEAS) reformunun “derhal uygulamaya konulması” çağrısında bulunuyor. Geçen yıl kabul edilen reform, 1993 yılında Anayasanın değiştirilmesinden bu yana iltica hukukunda yapılan en büyük kısıtlama. Düzenlemede iltica başvurularının hızlandırılmasını, sınırlarda kampların kurulmasını, sınır dışıların hızlandırılmasını ve sığınmacıların gözaltına alınmasını içeriyor.

Habeck atrıca Dublin II anlaşması gereğinde Almanya’ya gelen mültecilerin geldikleri ilk AB ülkesinde gönderilmesini talep ediyor.

Habeck, planının bir parçası olarak iltica prosedürlerinin “büyük ölçüde hızlandırılması, basitleştirilmesi ve dijitalleştirilmesi” çağrısında bulunuyor, ancak Almanya sınırlarında hemen geri göndermeyi reddediyor.

Yeşil Gençlik, Habeck’in planına tepki gösterdi. Yapılan yazılı açıklamada “Irkçı tartışmalara katılmak ve mültecilerin toptan suçlu ilan edilmesi bir hata ve bu devam ediyor” denildi. Yeşil Gençlik, partinin yeni gelen mültecilere yönelik baskının arttırılması yerine refah devletinin güçlendirilmesi ve önlem alınması çağrısında bulunuyor. Ayrıca genç erkeklerin radikalleşmesiyle vatandaşlıklarına bakılmaksızın mücadele edilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.

Yeşil Gençlik sözcüsü Jette Nietzard, entegrasyon ve insanlıkla ilgilenen herkesin “refah devletine yatırım yaptığını ve Federal Meclis’te Nazilerle birlikte ırkçı önergeler vermediğini” söyledi. Nietzard, “Nüfusun belli bir kesimini genel bir zan altında bırakmak kabul edilemez” dedi. Aşağı Saksonya Yeşil Gençlik de daha önce Habeck’i sağcı söylemlere dayanan “insan düşmanı bir sınır dışı politikası” izlemekle suçlamıştı.

Sol Parti meclis grubunun mülteci politikası sözcüsü Clara Bünger de yaptığı basın açıklamasında Habeck’in 10 maddelik planını eleştirdi ve “Irkçılık yarışı” olarak tanımladı. (YH)

Close