Written by 17:30 KÜLTÜR

Hamburg ayaklanmasının 100. yılında kapsamlı bir sergi: Tehdit Altındaki Şehir

SEMRA ÇELİK / HAMBURG

Bu yıl, Hamburg’da Almanya Komünist Partisi’nin (KPD) önderliğindeki ayaklanmanın 100. yılı. Başını komünist işçilerin çektiği mücadele halkın büyük desteğini aldı ve egemenler için tehdit haline geldi. Önümüzdeki sayılarda ayaklanma ilgili tarihçe ve değerlendirme içeren yazılar yayınlayacağız, bu sayıda egemenlerin duyduğu korkuyu da ifade eden Şehir Tehdit Altında sergisini tanıtmak istiyoruz.

Sergi 20 Eylül 2023’te başladı, 7 Ocak 2024’e kadar devam edecek.

100 YIL ÖNCESİ

1923 yılı, Hamburg’un tarihinde pek çok açıdan belirleyici bir öneme sahipti. Weimar Cumhuriyeti yalnızca birkaç yaşındaydı ve özgürlük, demokrasi getireceği iddia edilen cumhuriyet alt sınıflar için yoksulluk ve baskıdan başka bir şey getirmedi. Bu nedenle sorgulandı ve mücadele edildi. Bu dönem Almanya genelinde KPD’nin güç kazandığı, işçilerin, gençlerin, kadınların parti içinde örgütlendiği bir dönemdi. İç siyasi anlaşmazlıkların yanı sıra Ruhr bölgesinin Fransa ve Belçika tarafından işgal edilmesi, hızla artan enflasyon ve nüfusun büyük bir kesiminin kötüleşen arz durumu gibi genç parlamenter demokrasiyi de tehdit ediyordu.

Bu arka planda, Hamburg Ekim 1923’te birkaç gün olağanüstü hal içindeydi: Silahlı işçiler ve KPD yetkilileri polis karakollarını işgal etti, barikatlar kurdu, polisle sokak çatışmalarına girdi ve halkın yoksul kesimleri tarafından desteklendi.

Bu “Hamburg Ayaklanmasının” arka planında KPD’nin Komünist Enternasyonal ile birlikte kriz içindeki Weimar Cumhuriyeti’nde devrimci ayaklanmalar başlatma niyeti vardı. Bu, Sovyet modeline dayalı bir siyasi devrim ve bunun ötesinde bir dünya devrimi yaratmayı amaçlıyordu. Aslında bu devrimci “ayaklanma” bu yoğunlukta yalnızca Hamburg’da yaşandı ve hızla bastırıldı. Sokak çatışmalarında isyancılar, polis ve siviller arasında yaklaşık 100 kişi öldü ve 300 kişi de yaralandı. 1923’teki “Hamburg Ayaklanması” Hamburg tarihinin en kanlı çatışması oldu; Weimar Cumhuriyeti tarihinde özel bir olaydı ve Avrupa’da heyecan yarattı.

KİM TEHDİT ALTINDA?

Hamburg Tarihi Müzesi’ndeki sergide, 1923 yılında Hamburg’un siyasi, ekonomik ve sosyal durumu, Ekim 1923’teki “Hamburg Ayaklanması”nın nedenleri ve amaçlarının neler olduğu, nasıl gittiği ve o dönemdeki kahramanların kim olduğu inceleniyor. Egemen sınıfların bu tehdide verdiği tepkiyi ve ayaklanmanın Hamburg ve Weimar Cumhuriyeti’nin siyasi sistemi üzerindeki etkileri konu alınıyor. Son olarak 1923 olaylarının 21. yüzyıldaki anma kültürü ve siyasi çatışmalar üzerindeki uzun vadeli etkisi değerlendiriliyor.

Seçilmiş orijinal nesneler ve belgeler, modeller, haritalar ve grafikler- özel koleksiyonlardan nadir alıntılar dahil- çeşitli grafiksel olarak hazırlanmış reprodüksiyonların yanı sıra fotoğraflar, planlar, kartpostallar, gazete makaleleri, bu önemli yılın olaylarına dair net bir fikir veriyor. Yeni keşfedilen fotoğraflar, özellikle Barmbek bölgesindeki Ekim günlerinin heyecanını ve halkın sefaletini yansıtıyor, ancak aynı zamanda o zamanın yeni medyası olan basın fotoğrafçılığının eleştirel bir incelemesine de davet ediyor. Çağdaşlarının farklı bakış açıları, o dönemde olaya karışanların (polis memurları, isyancılar, politikacılar ve konuyla ilgisi olmayan tanıklar) biyografileri aracılığıyla açıkça ortaya çıkıyor. “Ayaklanmanın hemen ardından” Alman ve çok sayıda yabancı yazar, sanatçı, tiyatro ve sinemacı bu konuda eserler üretti. Güncellikle buluşan bu eserler sayesinde Hamburg şehrinin 21. yüzyıla kadar olan demokratik tarihindeki bu olağanüstü yılın anısına katkıda bulunmuş oldular. Sergide KPD Başkanı Ernst Thaelmann ve Hamburg Barikatları’nı anlatan Larissa Reissner de yer alıyor. Fotoğraflar yanında Thaelmann’ın anlatıldığı Sınıfının Oğlu ve Hamburg Barikatları romanından uyarlanıp Sovyetler Birliği’nde çekilen Hamburg filmini izleme olanağı da var.

7 OCAK’A KADAR ZİYARET EDEBİLİRSİNİZ

Müze sergi boyunca değişik toplantılara da ev sahipliği yapacak. Toplantılar, seçilen konuşmacılara da bağlı olarak burjuva demokrasisinin en iyi yönetim biçimi olduğu hedefine yönelik. Ancak sergideki fotoğraflar, belgeler ve gösterilen filmler bununla çelişiyor ve gerçek demokrasinin şimdi de ancak mücadeleyle elde edilebileceğini ortaya koyuyor.

Sergiyi gezip ayaklanmanın tarihi hakkında bilgi edinebildiğiniz gibi çevrenizde ayaklanmanın nedenleri, nasıl ve neden kanlı şekilde bastırıldığı ve günümüzdeki önemi hakkında tartışma sürdürebilirsiniz.


Foto: Semra Çelik / Hamburg

Hamburg Ayaklanmasından Neler Öğrenebiliriz?

Hamburg’da MUT Tiyatrosu’nda Hamburg ayaklanmasının 100. yılı nedeniyle kültürel politik bir etkinlik düzenleniyor.

Almanya’da Komünist İşçi Partisi’nin kurulmasına yönelik örgüt ‚Arbeit Zukunft‘ tarafından düzenlenen toplantıda ayaklanmanın tarihçesi ve şimdiyle bağı konulu bir sunum var. Ardından “Devrim Şairleri – Okuma ve Sunum” kültürel programında

Bertolt Brecht’in 125. yılı, Hamburglu yönetmen ve oyuncu Michael Weber tarafından, Nazım Hikmet ise İstanbullu Nazım Hikmet uzmanı Güney Özkılınç tarafından anlatılacak.

Etkinlikle ilgili çağrıda; “100 yıl önce devrimci işçiler Hamburg’da barikatlara çıkmıştı. Savaşın ardından yaşanan ekonomik kriz ve yoksullaşmanın etkisiyle, devrimci Sovyetler Birliği’ni akıllarında tutarak, kapitalizmi devirme mücadelesine giriştiler. Ayaklanma üç gün sürdü, işçiler arasında geniş destek gördü, birçok semte yayıldı ve şu mesajı verdi: Her şey bu şekilde kalmak zorunda değil. Ancak ülkedeki gergin siyasi duruma ve isyancıların kararlılığına rağmen bu, kısa ve münferit bir olay olarak kaldı.

Ve bugün, 100 yıl sonra bile, biz işçiler ve gençler savaş ve enflasyonla karşı karşıyayız ve kendimize şu soruyu soruyoruz: Sırada ne var?

Bu yıldönümünü ayaklanmadan alınan dersleri tartışmak için bir fırsat olarak değerlendiriyoruz: Neden devrim değil de ayaklanma olarak kaldı? Komünist partinin rolü neydi? Peki Hamburg Ayaklanması bugün biz devrimciler için ne anlama geliyor?

İsyancıları da hatırlamak isteriz. Bu yıl Bertolt Brecht’in 125. doğum günü ve Nazım Hikmet’in ölümünün 60. yıldönümünde kendimizi devrimin şairlerine adıyoruz ve onların çalışmalarını Hamburg devrimcilerinin daha iyi bir gelecek mücadelesiyle birleştiriyoruz.” deniyor. (Hamburg/YH)

Close