Written by 14:16 ÇALIŞMA YAŞAMI

IG BCE: Birlik. Güç. Gelecek.

IG BCE, 6. Olağan Genel Kurulu Hannover’de toplandı. “Birlik. Güç. Gelecek” sloganı altında toplanan genel kurulda iş, eğitim, sosyal güvence gibi konular ağırlıklı olarak gündemde yer aldı. “Sanayi 4.0” tartışmalarının sendikalara yeni görevler getirdiği söylenirken IG BCE’nin de kendini geleceğe hazırlaması gerektiğine vurgu yapıldı. Tabandan gelen neredeyse bütün önergeler genel merkezin sunduğu ana önergelerle boşa çıkartıldı.

Maden, Kimya ve Enerji işçileri sendikası IG BCE, “Birlik. Güç. Gelecek” (“Gemeinschaft. Macht. Zukunft”) sloganı altında 6. Olağan Genel Kurulu Hannover’de topladı. 8-13 Ekim günleri arasında düzenlenen kongrede, 400 delege 6 gün boyunca değişik kültürel etkinliklerle birlikte 368 önergeyi tartışarak sendikanın önümüzdeki dört yıllık çizgisini belirledi.

DİJİTALLEŞMEYLE DÖNÜŞÜME HAZIRLANMAK

IG BCE genel kurulunda “Sanayi 4.0” veya diğer adıyla “dijitalleşme” başlığı neredeyse bütün tartışmaları belirleyecek tarzda ele alındı. Genel kurula genel merkezin sunduğu ana önergelerde (Leitantrag) olduğu gibi bölge konferans ve platformlarından gelen önergelerde de sürekli bir “teknik dönüşümden” söz edildi.

IG BCE Başkanı Michael Vassiliadis ile genel kurul öncesi yapılan bir söyleşinin giriş yazısında, “belki de biz şimdiye kadar teknolojik olarak üç tekerlekli bisikletle yol alıyorduk, belki de tüm dünya şimdi bir kuantum sıçramasının* eşiğindedir. Dijitalleşme, birçok çalışma ve üretim süreçlerini sorguluyor ve yepyeni istihdam modellerini gündeme getiriyor” deniliyor. Vassiliadis’in “IG BCE hiçbir zaman dönüşüme karşı durmamıştır. Biz her zaman değişimleri birlikte şekillendirmeye hazırız” sözlerine yer verilen yazıda “dijitalleşme, bütün bir yaşamı etkileyeceği için de bu konu 368 önergenin birçoğunda ele alınıyor” denilerek genel kurulun ana fikri ortaya konuluyor.

GENEL MERKEZ İPLERİ SIKI TUTUYOR

Bir yıldan fazla bir süredir kongre sürecinde olan sendikada onlarca kimya fabrikasından sendika temsilcilikleri, bölge konferansları ve bölge platformları** tarafından hazırlanan önergeler genel kurula sunuldu. Çalışma koşullarının iyileştirilmesi, emeklilik, sağlık ve bakım sigortalarının geleceği, düşük ücretli ve güvencesiz işler, TİS’lerin bağlayıcılığı, çalışma süreleri, toplumsal siyasal gelişmeleri kapsayan önergelerin bir kısmı genel merkezin geleneksel işbirlikçi politikalarına ters düştüğü görülmekte. (bkz.:www.igbce.de/igbce/igbce-kongress-2017)

Örneğin Stuttgart IG BCE Gençlik Kolu –KJA tarafından sunulan bir önergede, “bu ülkede herkesin dolgun ücretli bir kimya fabrikasında çalışmadığını, milyonlarca işçinin düşük ücretli işlerde çalıştığını bildiğimiz için; bu işçilerin yaşlılıkta yoksulluğunun önüne geçmek için emeklilik sigortasının yeniden düzenlenmesi gerekiyor” deniliyor. Önerge komisyonu gençlerin bu önergesini karar haline getirmek yerine aynı önerge bloğunda genel merkez tarafından sunulan ana önergeye “ek materyal” olarak karar altına alınmasını tavsiye ediyor. Böylece gençlere “dikkate alındıkları” izlenimi verilecek ama önergeleri boşa çıkartılacak.

Bir başka önerge bloğunda tabandan gelen bir önergede “Tek tip sağlık sigortası” için mücadele edilmesi öneriliyor. Önerge komisyonu tavsiyesinde, “Ana önergenin kararlaştırılmasıyla karar altına alınması gereksiz hale gelmiştir” deniliyor. Ana önergede ise bu konuda; “Sürekli gündeme getirilen tek tip sağlık sigortası talebi sonuç itibariyle sağlık sisteminin kamulaştırılmasını içermektedir. Biz bunun yerine devletin sağlık sigortaları arasında daha ciddi rekabet ortamı sağlamasını ve bu yoldan sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesini istiyoruz” deniliyor.

Bütün önerge bloklarında yer alan önergelerin neredeyse hepsini boşa çıkaracak tarzda genel merkez tarafından “ana önergeler” sunulmuş. Bu da IG BCE’nin geleneksel, tabanın çabalarını boşa çıkarma çizgisini sürdürdüğünü gösteriyor.


IG BCE

Maden, Kimya ve Enerji işçileri sendikası IG BCE, 1997 yılında DGB içindeki IG CPK (Kimya Kağıt ve Seramik işçileri sendikası), IG BE (Maden ve Enerji işçileri sendikası) ve GL (Deri işçileri sendikası) sendikalarının birleşmesiyle kuruldu. 1990’lı yılların başında IG CPK ve IG BE sendikaları Doğu Almanya’daki işkolu sendikalarıyla birleşmeleri sonucu üye sayıları katlanarak artmıştı. 1997 birleşen üç sendikanın toplam üye sayısı 780 bin dolayındaydı.

Sendikanın tüzüğünde örgütlenme alanı olarak maden, kimya, enerji, petrol, doğalgaz, kauçuk, seramik, sentetik maddeler, metal olmayan hammaddeler, deri, kağıt üretim alanlarının yanı sıra ikmal ve arıtma tesislerinde çalışanlar da IG BCE alanında sayılıyor. Enerji, kağıt üretim alanlarının yanı sıra ikmal ve arıtma tesislerinde IG BCE ve Ver.di sendikası işletmelerde sık sık “rakip” sendikalar olarak karşı karşıya geliyorlar.

Bu yıl 20. Kuruluş yılını kutlayan IG BCE’nin kurucu sendikalarının 127 yıllık bir geçmişi var. Özellikle ikinci Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden kurulan IG CPK Batı Almanya’da antikomünist sendika olarak kötü bir üne sahip. 1956 yılında KPD’nin kapatılması döneminde “komünistler sendikayı ele geçiriyorlar” iddiası ile Hannover bölge yönetiminin görevden alınması, bölge örgütünün dağıtılması sendika içinde antikomünist cadı avının başlangıcıydı. 1970’li yılların ortasına kadar Almanya genelinde devam eden antikomünist kampanyalar kapsamında yüzlerce mücadeleci sendikacı ve işçi IG CPK’dan atıldı.

Sendika yönetiminin bu tutumu nedeniyle kimya tekellerinde temsilcilik seçimlerinde ciddi muhalif listeler gündeme geldi ve uzun yıllar sendikaya rağmen mücadelenin içinde yer aldılar.

Mücadeleci sendikal platformlarda “DGB’nin en sağdaki sendikası” olarak anılan IG BCE burjuva kamuoyunda ise “DGB’nin ideolojik saplantılardan uzak, yapıcı uzlaşma arayan en aklı-selim sendikası” olarak anılmakta.

Geride bıraktığımız yıllarda “DGB’nin en aklı-selim sendikası” IG BCE, IG Metall, IG BAU ve EVG ile ortak bir açıklama yaparak DGB’yi bölünme aşamasına getirmişti. “Değişik alanlarda, özelde endüstriye yakın hizmet işkollarındaki örgütsüzlüğün önüne geçme ve bütün üretim ve sonraki süreçte tek bir sendikanın yetkili olması” için ortak çalışmaya karar verdiklerini ilan eden söz konusu sendikacılar, aslında kardeş örgütleri Ver.di ve diğer hizmet işkolu sendikalarına karşı açıktan savaş ilan ettiler! Şimdilik bu yönelimin geri planda tutuluyor.

Yıl Üye sayısı

1997 781.898

2000 705.056

2010 675.606

2011 672.195

2012 668.982

2013 663.756

2014 657.752

2015 651.181

2016 644.944

*Kuantum sıçraması olarak kısa sürede uzun mesafe kaydedilmesi kastediliyor

**IG BCE örgütlenmesinde üretim alanları esas alınmasına karşın özellikle maden ve büyük kimya tekelinde çalışan işçilerinin yaşadıkları bölgelerde ve sendika şubelerinin yanı sıra sendika grupları ve bölge platformları da var.

Close