Ali Çarman/Winterbach
Almanyada ırkçılık tartışması ve saldırıları bitmek bilmiyor. Polis, ordu ve istihbarat kurumlarında ırkçılığın tahmin edilenden fazla olduğu zaman zaman basına yansımakta. Yanı sıra göçmen kurumlarına, tanınmış isimlere tehdit mektupları, evlerine-işyerlerine tehdit içerikli sözler ırkçıların sık sık yaptıkları işler arasında.
Devletin resmi istatistik dairelerinin yapmış oldukları açıklamalar dahi bu gerçekliği belirtmekte. İşte bu saldırılardan birisi de 9 Nisan 2011 akşamı Stuttgart yakınlarındaki Winterbach kasabasında yaşandı.
Türkiyeli ve İtalyan bir grup genç akşam saatlerinde kendi bahçelerinde piknik yaparken ellerinde sopa ve bıçaklar bulunan bir grup ırkçının saldırısına maruz kaldılar. Irkçı saldırganlar bununla yetinmezler, kulübeye sığınan gençleri diri diri yakmak için kulübeyi ateşe verirler.
Son anda bölgeye gelen polislerin müdahalesiyle gençler ölümden kurtulabildiler. Yaşları 18 üzerinde olan ırkçıları (12 kişi), korumak, masum göstererek az ceza ile yetinmeleri için çocuk mahkemesinde yargılandılar. İki yıldan fazla süren mahkeme sürecinde verilen iki-üç yıl arası cezalar mağdurların aileleri tarafından protesto edildi. Irkçı saldırının sokak kavgası olarak gösterilemesi, komik denebilinecek cezalar adalete olan güvenlerini sarstı.
Foto: Yeni Hayat
Saldırının onuncu yılında yürüyüş ve miting
Yürüyüşe hazırlık için bir kaç gün öncesinde yapılan grafiti aynı akşam ırkçı ve naziler tarafında karartılarak üzerine gamalı haçlar çizilmesi yoğun tepkiler aldı.
Winterbach’taki ırkçı kundaklama ve yaralama saldırısı sonra birçok kez yürüyüş ve mitingler oldu. Rems-Murr Sağa Karşı Birlik platformu pandemiye rağmen onuncu yıl miting ve yürüyüşü gerçekleştirdi.
Winterbach tren istasyonu önünde saat 15.00’de başlayan yürüyüş ve mitinge 300’den fazla kişi katıldı. Miting alanında sendikacılar ve antifa gençlik konuşmalar yaptı.
DİDF Jugend adına bir konuşma yapan Zeki Capçı, “Irkçı saldırganlığı kendini bilmezlerin yaptığını açıklamak eksik kalır. Irkçılar kapitalist toplumun dokusunda var olan sorunları ikiyüzlüce işlemekteler. Sadece göçmenler için bir tehdit unsuru değil, Almanya’da yaşayan herkes için tehdit unsuru oluşturmaktalar. Biz DİDF Jugend olarak toplumsal sorunlarla bütünleşmiş bir ırkçılık karşıtı mücadeleyi sizlerle birlikte vermekteyiz” dedi.
Yürüyüş kolu, küçük bir yerleşim yeri olan Winterbach’ın bütün sokaklarını dolaştı. Saldırıya uğrayan gençlerden bir kişinin anneside eylemde sessizce yürüdü. Çocuklarımız olayın şiddeti ve boyutunu henüz üzerinde atamadılar. “Allah bu ırkçıların belasını versin” dedi.
Yakma-kundaklama olayının yakınlarında yapılan kapanış mitinginde konuşan Sağa Karşı Birlik Basın Sözcüsü Tim Neumann, “Göçmen çocukları da bizler gibi burada doğdu. Onlar artık buralılar ve yapılan her saldırıyı kendimize yapılmış olarak görüyoruz” dedi. “Faşizme karşı omuz omuza” çağrısıyla eylem sona erdi.
