Almanya’da iç istihbarat örgütü Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV), federal parlamentoda anamuhalefet durumunda olan aşırı sağcı, milliyetçi ‚Almanya için Alternatif‘ (AfD) partisini şüpheli olarak takibe aldı. Süddeutsche Zeitung’da yer alan habere göre, AfD’nin izlenmesi konusunda uzun bir süredir istihbarat örgütü içinde yapılan çalışmaların tamamlandığı ve hazırlanan raporlarda AfD’de aşırı sağcı kesimlerin kilit görevlerde bulduğu tespit edilerek, takibe alınması önerildi.
Böylece istihbarat örgütü AfD içine ajan sokmaktan telefon ve internet üzerinden yapılan görüşmelerin dinlenmesine kadar pek çok yola başvurulabilecek.
Sözkonusu gazetede yer alan haberde, istihbarat örgütü henüz konuyla ilgili bir açıklama yapmamakla birlikte, çarşamba günü bütün eyalet istihbarat örgütü yöneticilerini gelişmeler konusunda bilgilendiridi. Bu temelde BfV Başkanı Thomas Haldenwag, eyalet istihbarat örgütlerinin başkanlarına video konferans yoluyla bilgi verdi.
AfD’nin çalışmalarını bir süredir mercek altına alan istihbarat örgütünün bu konuda resmi açıklamayı bir basın toplantısıyla geçtiğimiz ocak ocak ayında planladığı, ancak AfD’nin mahkemelere yapmış olduğu izlemeyi durdurma başvuruları nedeniyle bunun ertelendiği de kaydedildi. En son Köln’de mahkeme, AfD’nin izlemeyi durdurma yönündeki başvurusunu reddetmişti. Ancak mahkeme AfD’nin federal, eyalet ve Avrupa Parlamentosu milletvekillerinin ve önümüzdeki seçimlerde milletvekili adayı olanların takip edilmesine ise karşı çıkmıştı. Böylece vekil olmayan parti yöneticilerinin izlenmesinin önünü açmıştı.
AŞIRI SAĞCILAR KİLİT GÖREVLERDE
Son bir yıl içinde istihbarat örgütü tarafından AfD hakkında toplanan bilgiler arasında en dikkat çekici olanı, partideki önemli görevlerin çoğunda aşırı sağcıların bulunmasının tespit edilmesi oldu. İstihbarat örgütü geçen yılın başında Thüringen Eyalet Başkanı Bjön Höcke ve parti tarafından geçmişte neonazilerle bağlantısını gizlediği için görevden alınan Andreas Kalbiz’in başını çektiği “Flügel” (Kanat) grubunun dağıtılmasını istemişti. Partinin takipten kurtulması için, 7 bin üyesi olduğu tahmin edilen sözkonusu grup sözde dağıtılırken, gerçekte ise varlığını sürdürmeye devam ediyor. Buna rağmen istihbarat örgütü “Flügel”i geçtiğimiz yıl nisan ayından itibaren takibe almaya başlamıştı.
BİN SAYFALIK RAPOR HAZIRLANDI
AfD’nin izlenmesinde Anayasayı Koruma Örgütü’nün göreve getirdiği ve hukukçularla tarihçilerden oluşan bilirkişi heyetinin hazırlamış olduğu bin sayfalık raporun da etkili olduğu ifade edildi. AfD yöneticilerinin konuşmalarından, açıklamalarından, röportajlarından ve sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımlardan oluşan raporda, örgütün ideolojik olarak aşırı sağcı şüphesi taşıdığına kanat getirildi. Ayın rapor Federal İçişleri Bakanlığı’na da sunuldu.
Raporda AfD’nin insan onurunu hiçe sayan, Anayasa’ya uymayan görüşlere sahip olduğu vurgulanmıştı. Yine AfD’nin aşırı sağcı gruplarla bağlantı içinde olduğu da belgelerle ortaya konulmuştu.
AfD’nin istihbarat örgütü tarafından takibe alınmasının, bu partinin ırkçı ve faşist olmadığını düşünerek oy verenlerin kararını değiştirmesinde rol oynayabileceği tahmin ediliyor. Partinin ırkçı yüzü görülmeye başladıkça oy oranı azalmaya başlamıştı.
Anayasayı Koruma Teşkilatı daha önce de AfD’nin Brandenburg, Thüringen, Salsonya-Anhalt ve Saksonya teşkilatlarının izlenmesine karar vermişti.
AfD, 2017’deki genel seçimlerde yüzde 12,6 ile üçüncü parti olmuş ve parlamentoya 94 milletvekili göndermişti. Partinin şu anda 88 milletvekili mecliste bulunuyor. Ayrıca bütün eyalet parlamentolarında da temsil ediliyor. (Köln/YH)
