CDU Genel Başkanı Friedrich Merz ve AfD’li siyasetçilerin sık sık dile getirdiği “ilticası kabul edilmeyen 300 bin mülteci ülkede yaşıyor” şeklinde yansıttığı rakamın gerçek olmadığı ortaya çıktı.
Sol Parti Federal Parlamento Milletvekili Clara Bünger’in soru önergesine hükümet tarafından verilen yanıtta, 2022 sonu itibarıyla iltica başvurusu kabul edilmeyen 167 bin 848 mültecinin olduğu açıklandı. İltica başvurusu kabul edilmeyen bu mültecilerin 135 bin 984’ünün sınırdışı edilemeyeceğine dair “Duldung”u (Müsaade izni) var. Bu da ilticası kabul edilmeyen her 10 mültecinden dokuzunun “Duldung” sahibi olmadığı anlamına geliyor.
“Duldung” genellikle kişisel iltica başvurusu kabul edilmeyen ancak, sağlık, geldiği ülkedeki siyasi gelişmeler ve sağlık sorunları yaşayan mültecilere veriliyor. Özellikle geldiği ülke “güvenli ülke” kategorisinde olmayanlar bu grup içinde en fazla olanlar. Bu nedenle hükümet “güvenli ülke” sayısını arttırmayı planlıyor. Daha önce Balkan ülkelerinin çoğu güvenli ülke ilan edilmişti. Başbakan Olaf Scholz, bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada kısa süre içinde Moldovya ve Gürcistan’ın da “güvenli ülke” ilan edileceğini söyledi. Kuzey Afrika ülkeleri ise şu anda bu grup içinde yer almıyor.
CDU Genel Başkanı Merz, kısa bir süre önce yaptığı açıklamada, “300 bin sınırdışı edilmeyen mülteci var. Bunlar yeni dişler yaparken, Almanlar sırada bekliyor” demişti. Açıklamanın artından bu iddianın doğru olmadığı, mültecilerin Almanya’daki sağlık sisteminden ancak kısıtlı olarak yararlanabildiği ortaya çıkmıştı. Şimdi de artaya attığı 300 bin rakamının gerçek olmadığı ortaya çıkmış oldu. (YH)
Gazetemiz temsilcisi Yücel Özdemir, mültecilerin sırtından sürdürülen politikaları Yol TV’ye değerlendirdi.
