Federal Hükümet üyesi SPD’li dört bakan ile Rheinland-Pfalz Eyalet Başbakanı Malu Dreyer, entegrasyon politikasında bir başlangıca ihtiyaç olduğunu ileri sürerek yeni bir konsept ortaya attı. Almanya’ya gelen sığınmacıların eğitim, istihdam ve barınma alanlarında karşı karşıya oldukları sorunların çözümü iddiasıyla geçtiğimiz hafta kamuoyuna tanıtılan ve 12 maddeden oluşan konsept, “Garp cephesinde yeni bir şey yok” kalıbını hatırlatıyor. Ülkeye gelen yeni sığınmacılar üzerinde yoğunlaşan “çözüm önerileri” arasında, uzun yıllardır Almanya’da yaşayan göçmen kökenliler için düzenlemeler öngörülmüyor.
YENİ PAKETLENEN ESKİ FİKİRLER
Konsept, 13 Mart 2015 tarihinde yeniden eyalet başbakanlığına seçilmek isteyen Dreyer’in yanı sıra, Federal Aile Bakanı Manuela Schwesig, İmar Bakanı Barbara Hendriks, Çalışma Bakanı Andreas Nahles ve Entegrasyondan Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz’un imzasını taşıyor. Yıl sonuna kadar Almanya’ya gelen sığınmacı sayısının 900 bine ulaşmasının beklendiğine işaret eden kadın politikacılar, getirdikleri önerilerin maliyetinin 5 milyar avro olacağını belirttiler.
Ancak Çalışma Bakanı Nahles’in alanına giren önerilere bakılacak olursa, bu miktarın önemli bir bölümü, patronlara kıyak olarak geri dönecek. Nahles, Almanca kursları ve özel meslek eğitim kurslarını kısa sürede tamamlayan 100 bin sığınmacının istihdamı mümkün olacak. Bakan, bu kişilerin büyük oranda güvenceli işlerde değil, 1 avroluk işler ve diğer güvencesiz işlerde istihdam edileceğini düşünüyor.
Önerilere bakılırsa konsept, sığınmacıların yol açtığı büyük sorunlardan birisinin konut sıkıntısı olduğu düşüncesinden hareketle kaleme alınmış. İmar Bakanı Hendriks, 2016’dan itibaren her yıl 375 bin yeni konuta ihtiyaç duyulacağını, bunun için sosyal konut inşasına hız verilmesi gerektiğini ifade etti. Ancak Almanya’da milyonlarca konutun spekülasyon amacıyla boş tutulduğu görmezden gelinerek, yeni konutlar için yatırımların teşvik edilmesi de öngörülüyor.
Federal Aile Bakanı Schwesig’in konsepte katkısı, çocuk eğitimi alanında gerçekleşiyor. 80 bin çocuk için ek kreş yeri gerektiğini ifade eden Schwesig, bunun için de 20 bin anaokulu eğitmeninin istihdam edilmesini istedi. Schwesig’e göre, bunun için bütçeden 1 milyar avroluk kaynak ayrılması gerekiyor.
Göç ve Entegrasyondan Sorumlu Devlet Bakanı Özoğuz, entegrasyon konusunda uzun yıllardır gönüllü çalışmalar sürdüren islami yardım kuruluşlarına mali kaynak ayrılmasını istedi. Özoğuz ayrıca, gönüllü faaliyetlerin artırılması talebinde de bulundu.
SEÇİM YATIRIMI MI?
Siyaset kulislerinde “konsept, kendisi için hazırlanmış bir seçim desteği” şeklinde yorumlanan girişim, Rheinland-Pfalz Eyalet Başbakanı Dreyer, Alman Anayasası’nda federal ve eyalet hükümetleri arasında, eğitim alanında işbirliğini yasaklayan düzenlemenin iptalini talep etti. Bu nedenle, Federal bütçeden eyaletlerdeki eğitim programlarına maddi kaynak aktarılamadığını belirten Dreyer, bu yasağın en azından sığınmacılar yönelik programlar için kaldırılmasını istedi.
Koalisyon ortağına yanıt
Konsept aynı zamanda, önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek seçimlerde göçmen ve sığınmacılar konusunun istismar konusu yapılacağının da bir göstergesi. SPD’li politikacıların girişimi tanıtmak üzere basının önüne çıkmasından sadece iki gün önce, CDU kurultayında göçmenleri entegrasyona zorunlu tutma önerisi tartışılmıştı. Bu öneriye karşı çıkan Özoğuz’un partisi SPD’nin, CDU’yla birlikte hükümette yer aldığı ve sığınma hakkının kısıtlanması kararlarına ortak olduğu gözönünde bulundurulduğunda, konseptin ardında yatan niyetlerden birisi de açıkça görülüyor: izlenen resmi politikalara rağmen bugün toplumda hala varlığını sürdüren sığınmacılara yönelik olumlu düşünceler ve yardım isteğinden yararlanmak. (YH)
