Written by 15:58 POLITIKA

SPD’lilerin ‘Manifestosu’ tartışılıyor

Koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Partinin (SPD) tanınmış çok sayıdaki eski yöneticisi, dört sayfalık bir “Manifesto” yayınlayarak savaş ve silahlanma tehlikesine dikkat çekti. Ayrıca Rusya ile diyalog önerdi. “Savunma kabiliyeti, silahlanma kontrolü ve dostlukla Avrupa’da barışı güvence altına alma” başlığını taşıyan “Manifesto”nun imzacılarının neredeyse tümü, Ukrayna savaşının başlamasından üç gün sonra Federal Parlamento tarafından karar altına alınan 100 milyar euroluk özel askeri fon için el kaldırmış ya da destek vermişti. Yine aynı kesimler, geçtiğimiz 18 Mart’ta Anayasa’da yapılan değişiklikle askeri harcamalarda üst sınırın kaldırılmasına da onay vermişti. Şimdi ise girilen bu yolun tehlikeli olduğuna işaret ediyorlar ve bundan dönülmesini talep ediyorlar.

İmzacılar arasında Federal Meclis üyesi Ralf Stegner, eski parlamento grup başkanı Rolf Mützenich, eski Eşbakan Norbert Walter-Borjans ve eski Maliye Bakanı Hans Eichel de bulunuyor. İmzacılar arasında sadece 5 federal vekili bulunuyor.

Manifesto”yu imzalayanlar şu tespitte bulunuyorlar: “Avrupa istikrarlı barış ve güvenlik ortamından uzaklaşılıyor. Almanya ve bir çok Avrupa ülkesinde, geleceği askeri bir çatışma stratejisinde ve silahlanma için harcanacak yüz milyarlarca euroda gören güçler istediklerini elde etti. Barış ve güvenliğin Rusya ile birlikte sağlanamayacağı, Rusya’ya bunun zorla kabul ettirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Ortak güvenlik ve barış için gerekli olan savunma kabiliyeti, silahların kontrolü ve silahsızlanma politikası yerine, sürekli daha fazla silahlanma ve sözde yaklaşan savaşa hazırlık mecburiyeti üzerine yemin ediyorlar. Şuna inanıyoruz ki; ortak güvenlik konsepti, tüm ideolojik ve çıkar farklılıklarına rağmen savaşın önlenmesinin tek sorumlu yoldur.”

“Ortak güvenlik konsepti”nden 1987’de ABD Başkanı Reagen ile SSCB lideri Gorbaçov arasında imzalanan orta menzilli füzelerin yasaklanması anlaşması kast ediliyor. Sekiz maddede sıralanan talepler arasında Avrupa devletlerinin ABD’den bağımsız olarak “savunma kabiliyetine kavuşması” savunulurken, askeri harcamaların yüzde 3,5 ya da yüzde 5’e çıkarılmasına karşı çıkılıyor.

Almanya’daki barış hareketi tarafından uzun süredir dile getirilen taleplerin bazılarının da dahil edildiği SPD’nin tanınmışlarının “Manifesto”sunun SPD’nin ortağı olduğu hükümet üzerinde bir etkide buluma ihtimali neredeyse sıfır. Ancak “Manifesto”yu imzalayanların barış hareketiyle birleşerek savaşa ve silahlanmaya karşı güçlü bir sokak hareketine dönüşmesi durumunda mutlaka bir etkisi olacaktır. Ne var ki imzacıların bunu yapacaklarında dair küçük de olsa bir mesaj yok.

“Manifesto”ya da ruhunu veren “Avrupa’nın savunma kabiliyetine kavuşması” söylemi son yıllarda en çok dile getirilenler arasında. Kast edilen ise “rakip güç” (Rusya) karşısında daha fazla silahlanmadan başka bir şey değil.

Federal Meclis’teki SPD parlamento grubunun dış politika sözcüsü Adis Ahmetovic, manifestonun SPD’nin kongresinde “çoğunluğu bulamayacağı” konusunda hemen güvence verdi. Stern dergisinde zorunlu askerliğe de atıfta bulunan Stegner, “SPD barış hareketinin bir parçası olarak kalmalıdır” uyarısında bulundu. Ahmetovic, SPD’nin 120 milletvekilinden sadece beşinin ‘Manifesto’yu imazaladığını ve SPD’nin “dış ve güvenlik politikasındaki yöneliminin” net olduğunu söyledi.

Öte yandan BSW lideri Sahra Wagenknecht, Manifesto’yu imzalayan SPD’li politikacılara işbirliği teklifinde bulundu. Wagenknecht Funke medya grubunun gazetelerine verdiği demeçte, “Almanya’da Merz ve Klingbeil’in savaş politikasını son derece tehlikeli bulan tüm güçlerin hiçbir çekince duymadan birlikte çalışması ve güçlü bir barış hareketini yeniden canlandırmak için çaba göstermesi iyi olur. BSW bu şekilde işbirliği yapmaktan mutluluk duymaktadır” dedi.

Wagenknecht özellikle “Manifesto”da ABD’nin Almanya’ya yerleştirmeyi planladığı orta menzilli füzeleri de eleştirmesini övdü. SPD Meclis Grubu Başkanı Matthias Miersch Manifesto’yu yayınlayanlarla arasına mesafe koyarken, SPD Eş Başkanı ve Maliye Bakanı Lars Klingbeil bir yorumda bulunmadı.

Yeşiller de Manifesto’ya tepki gösterdi. Yeşiller Federal Meclis Grup Başkan Vekili Agnieszka Brugger, imzacıları “SPD’nin görev dağılımından eli boş dönen olağan şüpheliler” olarak tanımladı. İmzacıların çoğunun SPD’de aktif bir görevinin olmaması dikkat çekiyor.

Close