Eylül ayında yapılacak Thüringen eyalet parlamentosu seçimleri öncesi Bild gazetesini de çıkaran Springer tekelinin Welt TV kanalı Almanya için Alternatif (AfD) ve Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) arasında bir düello gerçekleştirdi. Thüringen AfD lideri Björn Höcke ile CDU eyalet başkanı Mario Voigt arasındaki „TV düellosunun“ ardından, tüm aktörler kazananın kendileri olduğunu iddia ettiler. Springer’in haber kanalı Welt TV, yaklaşık 1,03 milyon izleyiciyle tarihindeki en büyük izleyici kitlesine ulaştı. CDU ve AfD’den sesler kendi temsilcilerini „kazanan“ olarak sundu.
SPD, Birlik 90/Yeşiller ve Sol Parti’den politikacılar daha önce Voigt’in Höcke ile bu formatta görüşmesini ve özellikle Buchenwald toplama kampının kurtuluşunun yıldönümünde kendisine böyle bir forum teklif etmesini bile şiddetle eleştirmişti. Özellikle Sol Parti, “düellonun” 1 Eylül’de yapılacak eyalet seçimlerinin öncelikle AfD ile CDU arasında bir çekişme olduğu izlenimini vermesinden rahatsızlık duydu. Höcke ile birlikte en güçlü parti olan AfD’nin Başbakan olması diğer partilerin tavrı nedeniyle imkânsız olduğundan, asıl önemli olan kimin ikinci olacağı. Anketlerde Sol Parti’nin birkaç puan önünde yer alan CDU, görevdeki Sol Parti’li Başbakanın yer almayacağı bir „düello“ formatının ikinci en güçlü güç olma şansını önemli ölçüde artıracağını biliyordu.
AfD’Yİ MEŞRULAŞTIRMA OPERASYONU
Perşembe akşamı tartışmalarda eyaletin siyasi meseleleri pek rol oynamadı. Esas olarak Avrupa, göç ve 1933-45 arasındaki faşizmle hesaplaşma siyaseti ile ilgiliydi. Höcke kışkırtıcı açıklamalar yapmaktan kaçındı. Göç konusunda kendisini her zamankinden daha uysal bir şekilde ifade etti ve hatta „geri dönüş“ terimine yeni bir yorum getirdi: Bu, Alman göçmenlerin ülkeye geri getirilmesiyle ilgiliydi. Voigt ise “Almanya’da sıfır yasadışı göç” çağrısında bulundu. AfD’nin istediği gibi AB’den ayrılmanın „Almanya için bir felaket“ olduğunu söyledi. Voigt zaman zaman rakibine karşı özellikle sert bir yaklaşım sergiledi. Höcke, Voigt’e birkaç adım attı ve onu „meslektaşım“ olarak nitelendirdi. Sonunda, eyalet seçimleri sonrasında olası koalisyon seçeneklerine gelindiğinde Höcke, CDU ile ‘burjuva-muhafazakar-yurtsever’ bir hükümet kurulacağından söz etti.
CDU liderliği memnundu. Genel Sekreter Carsten Linnemann, Rheinische Post’a verdiği demeçte, Voigt’in sağı destekleme yönündeki „cesur tutumunun“ „yerinde“ olduğunu belirtti. Parti lideri Friedrich Merz, Voigt’in çok iyi iş çıkardığını söyledi. Sol Parti’nin eşbaşkanı Martin Schirdewan, „Kahverengi-siyah” koalisyondan söz ederek, “ CDU ile AfD’nin birbiriyle ırkçılık konusunda yarıştığını, 11 Nisan gibi Buchenwald Toplama Kampı’nın kurtuluş yıldönümünde böyle bir programın yapılmasının utanç verici olduğunu söyledi. (YH)
.
