25 Haziran cuma günü Almanya’nın Würzburg kentinde sokak ortasında üç kadın bıçakla katledildi. Saldırıyı gerçekleştiren Somalili sığınmacının psikolojik tedavi gördüğü açıklandı. Saldırganı engelleyen İranlı Kürt sığınmacı kentte kahraman ilan edildi.
Almanya’nın Würzburg kentinde geçen cuma gerçekleşen ve 24, 49 ve 82 yaşlarındaki üç kadının hayatına mal olan saldırı konusunda belirsizlikler devam ediyor. Bıçaklı saldırıyı yapan ve tutuklanan 24 yaşındaki Somalili sığınmacının bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirtilirken, saldırı sırasında “Allahü Ekber” ve “Cihad” diye bağırdığı, bu nedenle bir terör saldırısı da olabileceği ileri sürülüyor. Ancak saldırgan Abdirahman J. ile İslamcı terör örgütleri arasında kesin bir bağ tespit edilmedi. Tam tersine Somali’de terör örgütü tarafından yapılmak istenen saldırıyı attığı bir el bombasıyla engellediği ve bu yüzden Almanya’ya sığınmak istediği polis kayıtlarında yer alıyor.
2015’te sığınma başvurusunda bulunan J.’nin en son Würzburg’daki evsizler yurdunda kaldığı, son aylarda agresif tutumlarının dikkat çektiği ve bu nedenle psikolojik tedavi gördüğü belirtildi. J.’nin kaldığı yerde bulunan telefonu üzerinde incelemeler devam ediyor. Yazışma ve görüşmelerin tespit edilmesinden sonra ayrıntıların belli olması bekleniyor.
ÖNYARGILARI KÖRÜKLEYEN AÇIKLAMA
Saldırının radikal İslamcı motifle yapıldığına dair hiç bir bilgi olmadığı halde Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, “terör saldırısı olduğu konusunda bariz bir şüphe var” şeklinde açıklama yapması tepkilere neden oldu. Hem polis kaynakları hem de savcılık bu konuda bir açıklama yapmazken, bakanın olayı “terör saldırısı” kategorisine indirgemesi saldırıyı politik olarak kullanma niyetinde olduğunu gösteriyor.
Halbuki, bir gün önce Würzburg’da düzenlenen anma töreninde başta belediye başkanı Christian Schuchardt olmak üzere pek çok kişi olayın politik olarak suistimal edilmemesi çağrısında bulunmuştu. Schuchardt, bu türden tekil olayların bütün bir inanca ve etnik gruplara mal edilmemesi gerektiğini dile getirmişti.
Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Bavyera Başbakanı Markus Söder de olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, genelleştirmelerden kaçınılmasını istemişlerdi.
Kriminal Suçlarla Mücadelede Memurlar Birliği (BDK) tarafından yapılan açıklamada, 2000-2015 yılları arasında yapılan benzer saldırıların çoğunun psikolojik rahatsızlığı olanlar tarafından gerçekleştirildiğine dikkat çekilerek, bu alanda personel kapasitenin artırılması çağrısı yapıldı.
İRANLI SIĞINMACI ENGELLEDİ
Saldırı sırasında üç kadın hayatını kaybederken, beşi ağır olmak üzere yedi kişi de yaralanmıştı. Olay ayında sokak ortasında herkes panik halinde kaçmaya başlarken İralı sığınmacı Chia Rabiei, elindeki sandalyeyle saldırgana engel olmaya çalıştı. Girdiği kovalamacayla saldırganın daha fazla insanı öldürmesine engel olan Rabiei, basın tarafından “kahraman” olarak ilan edildi. Würzburg’a giden eyalet Başbakanı Söder, Rabiei ile görüşerek teşekkür etti ve kendisinin kahramanlık madalyası hak ettiğini söyledi.
Bir mülteci yurdanda kalan İranlı Kürt Rabiei, ARD televizyonuna olanları şu şekilde anlattı: “Elinde bıçak olan kişinin başka bir kişiyi üç dört kez bıçakladığını görünce gözlerim karardı. Buna seyirci kalamazdım. Hemen cesaretimi toplayarak müdahale ettim” dedi. Olayın şokunu halen atlatamadığını da anlatan Rabiei, “Geceleri gözüme uyku girmiyor. Her an o korkunç anı hatırlıyorum” dedi.
Saldırının yapıldığı caddeyi ziyaret eden vatandaşlar çiçekler ve mumlar bırakarak, hayatını kaybeden üç kadını anmaya devam ediyor. Pazar günü kurbanlar için kentte bir tören düzenlendi. (YH)
