Gaston Kirsche
Hamburg’da yapılan G 20 zirvesini protesto olaylarına katılanlarla ilgili davaların devam ettiği ve tartılışldığı bugünlerde Rote Hilfe Hamburg’tan Kim König ile G20 davaları üzerine Gaston Kirsche tarafından yapılan röportajı ilginize sunuyoruz.
Rondenbarg davalarındaki durum nedir?
Bildiğimiz kadarıyla 80’den fazla kişi suçlandı. Gruplar halinde yargılanacaklar. Şimdiye kadar, yetkili mahkeme sadece ilk dava grubu için duruşma kararı verdi. Diğerleri şimdiye kadar sadece savcıdan iddianameler aldı. Bu hafta itibariyle, G20 protestoları sırasında 18 yaşın altında olan ilk dava grubundan beş genç yoldaş yargılanıyor. En küçüğünün özel olarak seçilmesi anlamlı; ergenler için iddia edilen bir suç nedeniyle mümkün olan en kısa sürede cezalandırılmasını sağlamasının onlar üzerinde “eğitici” bir etki yaratması ile hiçbir ilgisi yoktur. Ne de olsa zirve üç buçuk yıl önceydi.
Sanığın iradesine karşı davanın kamuoyuna kapalı yapılmasının nedeni ne?
Gençlik ceza hukuku, ilke olarak genç sanıkları korumak için basının ve halkın dışlanmasını esas alıyor. Ancak bu süreçte önemli olan nokta, savcının mutlaka bir cezalandırmaya ihtiyacı olması. Bu karar şüphesiz ‚polis memurlarına saldıran acımasız isyancılar‘ hakkındaki resmi G20 anlatısını destekleyecek. Ve böyle yüksek profilli bir yargılama, büyük olasılıkla, salonda hiçbir eleştirel basın ve can sıkıcı halkın dayanışma içinde olmaması durumunda elde edilebilir.
O zaman söz konusu olan pilot bir dava mı?
Kesinlikle. Burada, kapalı kapılar ardında videolar, ifadeler ve diğer iddia edilen kanıtlar çok ayrıntılı olarak sunulur ve değerlendirilirse, yani savcılık hikayeyi nasıl öngörüyorsa- o zaman sonraki tüm Rondenbarg davaları buna dayandırılabilir ve çok daha hızlı ve kolay bir şekilde gerçekleştirilebilir.
Çünkü o zaman artık Rondenbarg’da ne olduğunu açıklamaya gerek kalmaz – ki bu zaten kamuoyundan gizli olarak açıklanmıştır. Daha sonraki duruşmalarda, savcılık açısından, sadece diğer sanıkların orada olup olmadıkları, pişmanlık gösterip göstermedikleri, gösteriden ve yoldaşlarından uzaklaşıp uzaklaşmadıkları sorusu gündeme gelir. Bu nedenle, bu pilot davanın sonucu sadece beş genç için değil, aynı zamanda diğer 80 sanık için de yaşamsaldır.
Gençlik ceza hukukuna göre duruşmalar neden sanık için evine yakın bir yerde gerçekleşmiyor?
Çünkü suçlar genellikle işlendiği iddia edilen yerde yargılanır ve cezalandırılır. Ve burası Hamburg’da zirvenin yapıldığı yerdir. Gençlik ceza hukukuna göre, sanıklar ikamet yerlerinde istisna olarak yargılanabilirdi. Ancak bu reddedildi. Bu, artık tüm sanıklar için duruşma için sürekli olarak Hamburg’a gitmek zorunda oldukları anlamına geliyor. Şu anda suçlanan gençler, önümüzdeki birkaç hafta ve ay boyunca haftada bir Baden-Württemberg, Saksonya-Anhalt veya Rheinland’dan Hamburg’a gitmek, geceyi burada geçirmek ve duruşmadan sonra geri dönmek zorunda. Bu şartlar altında ve böyle bir sürecin psikolojik baskısı altında kimse okulunu bitiremez, çıraklık yapamaz, çalışamaz. Bu bakımdan gençler, beraat etseler bile hayatlarının bir veya iki yılını kaybederler. Baskının birçok yolu vardır.
Davalarla ilgili temel eleştiriniz ne?
Rondenbarg’daki polisin bir eyleme son derece acımasız bir şiddetle saldırması, kasten temel hakları göz ardı etmesi ve sadece birkaç kişiyi değil birçok kişiyi ve hasar kalacak şekilde yaralaması, daha sonra da onların saldırılanlar değil, saldıranlar olarak yargılaması… Bu Almanya’da hukukun üstünlüğünü (!) gösteriyor.
Rondenbarg davalarında yeni ve belirleyici olan şey: Savcılık sanığın bireysel eylemlerini kanıtlama zahmetine girmedi. Senaryo çok basit: Bir şey oldu ve orada herhangi bir şekilde bulunan veya etrafta olan herkes her şey için cezalandırılacak. Bunu yaparken, Federal Adalet Divanı’nın (BGH) sözde holigan kararına güveniyor. 2017’de bir holigan tartışmasının ardından, sadece beraber yürüyen insanların bile gösterişli bir şekilde yürüyüşte yer alarak işlenen suçlara psikolojik yardım sağladıklarına karar verildi. Ancak: BGH, o dönemde bu kararın siyasi protestolara uygulanamayacağını açıkça belirtti. Aksi takdirde, temel toplantı ve gösteri özgürlüğü büyük ölçüde kısıtlanacaktır.
O halde G20 protestolarına yönelik suçlamaların çoğu geçersiz mi olacak?
Hamburg’daki savcı, en yüksek ceza mahkemesinin bu kararıyla ilgilenmiyor. Bölge mahkemesinin holigan kararını Rondenbarg kompleksine uygulamasını talep ediyor. Bunu kabul ettirirse diğer ucunda bir şeylerin olduğu bir gösteriye katılan herkes bundan sorumlu tutulacak. Anayasal olarak korunan bir eyleme katılmak gerçek bir risk olacaktır.
G20 protestolarıyla ilgili davalara yönelik ilgi azalıyor mu?
Devam eden G20 davaları var. Savcılıkta yaklaşık 2 bin 800 dava var ve şu ana kadar 450’den fazla kişi suçlandı. Ancak her zaman haberimiz oluyor, çünkü sanıkların hepsi kendilerini siyasi olarak görmüyor, bizimle veya diğer yapılarla temas kurmaya çalışmıyor ve süreci siyasi olarak yönetmiyor. Tabii G20 çok uzun zaman önce olduğu için, çok fazla dava olduğundan ve pek çok şey göz ardı edildiğinden, belirli bir yorgunluğun yayıldığını algılıyoruz. Bu nedenle, şu anki gibi büyük ölçekli yargılamalarda, solun en azından bazı kısımlarının hala ilgilendiği veya yeniden ilgilenebileceği için mutluyuz. Ancak davalara uygun şekilde eşlik etmek ve olaylara ilişkin görüşümüzü alenen dile getirmek her zaman iyidir. Herkesin takipte kalması ve yoldaşlarını yalnız bırakmaması gerekiyor. Zirve günlerindeki darpların ardından baskı bitmedi, devam ediyor ve yavaş yavaş yüzlerce kişiyi etkiliyor.
