Written by 12:34 ÇALIŞMA YAŞAMI

Çelikte kötü uzlaşma

“3000 euro enflasyon ikramiyesi, yüzde 5,5 ücret zammı ve haftalık çalışma süreleri 32 saate düşürülebilecek.” Demir-Çelik işkolunda imzalanan sözleşme sonuçları böyle okunduğunda çok iyi olduğu sanılabilir. Sözleşmenin ayrıntılarına bakıldığında 22 aylık sözleşmenin, ilk 13 ayında “sıfır zam”, çalışma sürelerinin kısaltılmasında sadece “kısmi ücret denkleştirmesi” (yani ücret kaybı!) ve gerektiğinde daha uzun çalışma!

SERDAR DERVENTLİ

Kuzeybatı Almanya demir-çelik işkolunda devam eden TİS görüşmelerinde uzlaşma sağlandı. 16 Aralık günü elde edilen uzlaşmayı Doğu Almanya demir-çelik işkolu aynen üstlendi. TİS tarafları sağlanan uzlaşmanın, “ekolojik dönüşümde Alman demir-çelik sektörünü destekleyen bir içeriğe sahip olduğunu” açıkladılar.

TALEPLER ÇOK NETTİ!

Demir-çelik işkolu TİS talepleri belirlenirken IG Metall sendikası binlerce işçinin katıldığı anketler yapmıştı. Buna göre işçiler enflasyonun etkilerini azaltmak üzere reel ücretlerin artmasını, çalışma stresinin azalması için haftalık çalışma sürelerinin tam ücret karşılığı 32 saate düşürülmesini istiyorlardı.

Büyük TİS Komisyonu tarafından belirlenen talepler aynen böyleydi: 12 aylık bir dönem için ücretler yüzde 8,5 artacak, haftalık çalışma süreleri tam ücret karşılığı 32 saat düşürülecekti. Eğer çelik patronları, hükümet tarafından hazırlanan enflasyon telafi ikramiye yasası kapsamında 3000 euro ikramiye öderlerse bu da taleplerin üstüne gelecekti!

Taleplerin ilan edilmesinden sonra yüzde 8,5’lik ücret zammı talebinin çok haklı olduğunu söyleyen IG Metall NRW Başkanı ve demir-çelik müzakere sorumlusu Knut Giesler, “İşçiler korona döneminde çalışmadıkları günler için ücret telafisi almadılar. Bugün ise enflasyonun etkilerini azaltmak istiyorlar. Ayrıca çalışma sürelerinin kısaltılmasının yükünü de işçilere yüklenemez. Teknolojik dönüşüm aynı zamanda sosyal bir dönüşümdür – çalışma sürelerinin kısaltılmasının yükünü de işverenler karşılamalılar” demişti. Giesler, ücret denkleştirilmesi olmadan kısaltılacak çalışma sürelerinin işçilerin ücretlerini düşüreceği gibi emeklilik maaşlarına da olumsuz yansıyacağını belirterek bunu kabul etmeyeceklerini sözlerine eklemişti.

HAYAL KIRIKLIĞI YARATAN SONUÇ!

On binlerce işçinin katıldığı uyarı grevleri eşliğinde devam eden TİS görüşmeleri beşinci turda sonuçlandı. 13 Kasım’da yapılan ilk görüşmede işverenler 15 aylık bir süre için yüzde 3,1 ücret zammı teklif ederken çalışma sürelerinin kısaltılmasıyla ilgili bir anlaşma yapmayacaklarını bildirmişlerdi.

Üçüncü ve dördüncü görüşmelerde de bir sonuç alınmayınca IG Metall 12-15 Aralık tarihleri arasında değişik işletmelerde 24 saatlik uyarı grevi çağrısı yapmıştı. 15 Aralık günü beşinci tur görüşmeler için müzakereye oturan taraflar 14 saat devam eden görüşme sonunda uzlaşma sağlandığını açıkladılar.

Fakat elde edilen sonuç, TİS Komisyonunun belirlediği taleplerden çok uzaktı: 12 aylık sözleşme yerine 22 ay sözleşme. Ücretlere hemen yüzde 8,5 ücret zammı yerine 13 ay sıfır zam ve 1 Ocak 2025’ten itibaren yüzde 5,5 zam. Çalışma sürelerinin “kısaltılması” talebiyle görüşmelere girilmesine karşın elde edilen uzlaşma haftalık çalışma sürelerinin 3 saat uzatılmasını da içeriyor.

Her ne kadar IG Metall yönetimi çalışma süreleriyle ilgili “bireysel” ve “kolektif çözümlerden” söz etse de çalışma sürelerinin kısaltılması “işverenin onayıyla” gerçekleşecek.

Sadece 60 yaşın üzerinde olan ve üç vardiya çalışan işçiler, 1 Ocak 2025’ten itibaren istediklerinde haftalık çalışma sürelerini 35 saatten 33,6 saate düşürme hakkına sahipler. Fakat hiçbir modelde çalışma süreleri tam ücret denkleştirilmesiyle kısaltılmayacak. Bütün kolektif ve bireysel modellerde işçiler ücret kaybına (kutuya bkz.) maruz kalacaklar.

REEL ÜCRETLER DÜŞECEK!

Çelik işçilerinin reel ücretleri yıllardır eriyor. İmzalanan bu sözleşmeyle de reel ücretler, bütün aksi söylemlere karşın düşmeye devam edecek. 3000 euro (çıraklara 1800 euro) düzeyindeki “enflasyon telafi ikramiyesi” şüphesiz birçok işçi için borç ödemede veya yıl sonu enerji ve kira yan giderlerini ödemede kolaylık sağlayacak – bundan fazlası yok! Alman Çelik İşverenleri Birliği Başkanı Reiner Blaschek’in sonucu değerlendirirken, “ücret artışının, hızla kötüleşen koşullar karşısında şirketleri üst düzeyde zorlayacağını” demesi gerçeği yansıtmıyor. Çelik işkolunda ücretlerin tüm harcamalardaki payı yüzde 9, yani “deve de kulak” gibi birşey.

2024 yılının sonuna kadar ücretler nominal olarak aynı kalacak – ama reel olarak düşmeye devam edecek! Geçmiş yılların reel ücret kayıpları da gözetildiğinde çelik işçilerinin reel ücretlerinin yüzde 20’ye yakın bir düzeyde düştüğü söylenebilir.

Diğer yanda haftalık çalışma sürelerinin düşürülmesi de reel ve nominal ücretlerin düşmesine neden olacak. Yapılan işyeri anlaşmasına göre haftalık yarım saatle 2 saat arası bir ücret kaybı ilk etapta az gibi görünse de bu süreklilik kazandığında aylık 8, yıllık 96 saate kadar çıkabilecek. Asıl önemli olanda bu kayıpların geçici değil kalıcı kayıplar olması. Bu emeklilik maaşlarına da yansıyacak bir kayıp.

Çelik patronlarının derdi ise başka: “IG Metall ile birlikte, sektörümüzün ekolojik dönüşümü sırasında çalışma saatleri ve iş güvenliği konusunda özel bir düzenleme oluşturmayı başardığımız için çok memnunuz. Kural olarak ücret denkleştirilmesi ödenmemesi bizim için önemliydi.”

“Çelik endüstrisi ekonomik açıdan belirsiz bir gelecekle karşı karşıya. Bu durum işverenler tarafından da müzakerelere yansıtıldı” diye TİS sonucunu değerlendiren Giesler. “Gelecek yıl başlangıçta tahmin edilenden daha zor geçecek. Bu yüzden şimdi bir anlaşmaya varabilmiş olmamız çok iyi. Çünkü Ocak ayında pozisyonumuz daha zayıf olacaktı”, işçilere adeta “buna da şükredin, daha kötüsü olabilirdi” diyor.

ÖRGÜTLÜ TEPKİLER DEVAM ETMELİ

Gelsenkirchen, Duisburg Salzgitter ve Bremen’deki demir çelik fabrikalarından gazetemize gelen bilgilere göre çelik işçileri arasında öfke büyük. Fabrikalarda yapılan sendika temsilcileri ve işyeri toplantılarında sözleşme sonuçları ağırlıklı olarak eleştirildi. Özellikle 13 ay boyunca ücret artışının olmaması işçiler tarafından eleştiriliyor.

Haftalık çalışma sürelerinin de ancak işverenin istemesi durumunda kolektif olarak aşağı çekilmesi ve bunun da tam ücret karşılığı yapılmaması eleştiri nedeni oluyor.

Noel ve yeni yıl tatiline girildiği bir dönem tartışmaları sürdürmek kolay olmasa da yılın ilk günlerinde de bu tartışmaları sürdürme ve yerel TİS komisyonlarına sınırlarını çizmekte fayda var. 11 Ocak günü Kuzeybatı Almanya Demir-Çelik Büyük TİS Komisyonu bir araya gelerek sağlanan uzlaşma konusunda son kararı verecek. Uzlaşmaya karşı oy kullananlar ne kadar fazla olursa bu gelecek mücadeleler için o kadar iyi olacaktır.


ÜCRETLER

1 Aralık 2023 – 31 Aralık 2024 (13 ay)            Sıfır zam

1 Ocak 2025 – 30 Eylül 2025 (9 ay)                %5,5 zam (işçilere ve çıraklara aynı oranda)

1 Ocak 2024’te 1500 euro net enflasyon telafi ikramiyesi (çıraklara 1000 euro)

1 Şubat 2024 – 30 Kasım 2024 aylık 150 euro net enflasyon telafi ikramiyesi (çıraklara 80 euro)

Ayrıca sözleşme kapsamında yürürlükteki “Yaşlılıkta kısmi emeklilik sözleşmesi (ATZ) ve İş güvencesi sözleşmesi (“Beschäftigungssicherungstarifvertrag”) uzatılacak


ÇALIŞMA SÜRELERİ

Şu an 35 saat olan haftalık çalışma saatlerinin düşürülmesi kollektif ve kişisel olmak üzere ikiye ayrılıyor. Teknolojik dönüşüm sırasında ihtiyaç duyulduğunda çalışma süreleri IG Metall ve İşyeri İşçi Temsilciliğinin (BR) onayı ile üç saat aşağıya veya yukarıya çekilebilecek. Çalışma süreleri aşağı çekildiğinde “kısmi denkleştirme” olurken yukarıya çekildiğinde ise bugün uygulamada olan fazla mesai (%25 fazla mesai ödemesi) anlaşmasına bağlı kalınacak.

KOLEKTİF UYGULAMA

Çalışma süresi     Ödeme                 Kayıp*

34 saat                  34 saat 30 dakika   30 dakika

33 saat                  33 saat 45 dakika   1 saat 15 dakika

32 saat                  33 saat                  2 saat

BİREYSEL UYGULAMA**

Çalışma süresi     Ödeme                 Kayıp

33 saat 36 dakika    34 saat 6 dakika     54 dakika

*Ücret denkleştirilmesinin 35 saat üzerinden yapılması talep edilmişti. Bu olmadığı için ücret kaybına neden olan süreyi “kayıp” olarak hesapladık. Bireysel saat ücreti bu süreyle hesaplandığında kaybedilen ücret ortaya çıkar.

**60 yaşın üzerinde olan ve üç vardiya çalışan işçiler, 1 Ocak 2025’ten itibaren istediklerinde haftalık çalışma sürelerini 35 saatten 33,6 saate düşürme hakkına sahipler. Bu yaş sınırı 2026’da 59’a, 2027 yılında ise 58’e düşürülecek. 2027 yılında taraflar bu uygulamayı gözden geçirip devam edip, edilmeyeceğine karar verecekler.

Close