Written by 13:00 ÇALIŞMA YAŞAMI

Müzakere sonucu kabul edilemez!

AYHAN ZEYTİN* 

16 Aralık Cumartesi günü biraraya gelen IG Metall TİS Komisyonu uzlaşmayı değerlendirdi. Knut Giesler, aynı gün 10 dakika süren çevrimiçi TİS konuşmasında (“Online Tariftalk”), anlaşmadan bilgiler verirken „TİS Komisyonu oturumundan birçok olumlu tepkiler aldığını” belirtti. Giesler, her ne kadar olumlu tepkiler aldığını dile getirse de çalıştığımız fabrikada durum başkaydı. Sendika Temsilcileri WhatsApp gurubunda müzakere sonucu açıklandıktan sonra hiç, ama hiçbir olumlu mesaj gelmediği gibi mesajlar durmak da bilmedi.

18 Aralık Pazartesi günü işyerinde yaptığımız TİS kahvaltısında (“Tarif-Frühstück”) ve 19 Aralık Salı günü yapılan Sendika Temsilcileri toplantısında birçok arkadaş bu sonuçtan memnun olmadıklarını söylediler. Bremen TİS Komisyonu üyelerinin verdiği bilgiye göre Thyssen-Krupp İşyeri İşçi Temsilcisi arkadaşların oradaki çalışanlara bu TİS döneminde Enflasyonu denkleştirme pirimi çıkartacakları sözünü vermişler. Taleplerimizde olmayan bir şeyin sözünü nasıl verebilir arkadaşlar ayrı bir tartışma konusu!

TİS Komisyonunda en çok üyeye sahip oldukları için sonucu da onlar belirliyor deniliyor. Ücretlere yüzde 5,5 artış 22 aylık sözleşmeden sadece 9 ay için verileceğine göre bunun yüzde kaç yaptığını soran arkadaşlara doğru dürüst bir cevap verilemiyor. Bir de “yüzde 5,5’e ulaşılan bir sonuçtan sonra IG Metall Merkezi bir grev oylamasına izin vermez” sözlerini ekliyorlar.

19 Aralık’ta yapılan çevrimiçi TİS konuşmasında Giesler, “amacımız Noel’den önce bir sonuç elde etmekti. Ben her zaman dedim, enflasyonu denkleştirme pirimi çözümün bir parçası olacak diye. 2024 yılından itibaren ücretlere yüzdelik artış alsaydık, enflasyonu denkleştirme pirimi alamayacaktık. Hiç bir yüzdelik artış ayda 150 Euro net getirmez, bu anlaşmayı kabul etmezsek, yeni yılda grev oylamasından sonra her şeye sıfırdan başlayacağız” dedi. Giesler’e göre grev oylamasında gerekli oyu üyelerden alamayacakmışız. Nereden biliyor? Gerekli oyu almak için ona göre çalışma sürdürmek gerekir. Yoksa gerçekten IG Metall Merkezi oylamaya izin vermez mi?

KENDİLERİNE ÖZÜR ARADIKÇA DAHA DA BATAĞA BATIYORLAR

Enflasyon denkleştirme pirimi taleplerde yoktu. Patronların yüzdelik talebi aşağıya bastırmak için bu öneriyi getirecekleri düşünülüyordu. Bundan önceki TİS döneminde dile gelmişti bir seferlik ve tabelaya yansımayan meblağlar talep edilmeyecek diye. İkinci müzakereden sonra Giesler, kendisi Rainer Blascheck’e. “Enflasyonu denkleştirme pirimi hakkında birşey demeyecek misiniz” diye sorduğunu bilgisini verdi. Yani patronlar önermedi, Knut talep etti. Hangi hakla? Sonuç ortada!                                       Ayrıca Hans Böckler Stiftung’a bağlı WSI’nin (Ekonomi ve Sosyal Bilimler Enstitüsü) “Enflasyonu denkleştirme pirimi veya yüzdelik artış?”  (Inflationsausgleichsprämie oder Tariferhöhung?) analizi çok açık gösteriyor ki; İlk yıl bir net artış olarak görünse de, ikinci yıldan itibaren ve diğer yıllarda ücretlerde gözle görünür kayıp oluyor. (Bkz.:www.wsi.de/de/faust-detail.htm?sync_id=HBS-008551)

Çalışma sürelerinin kısaltılması konusunda Nisan sonuna doğru “saatlerin düşürülmesi ve dört günlük çalışma haftası talep edileceği” basından duyuruldu. Daha sonra gelen eleştiriler sonucu “bu bir medya şakasıydı” dedi Giesler. Daha sonra “32 saatlik iş haftasını talep etmemiz, hemen uygulanacağı anlamına gelmez” sözleriyle geri adım atmaya başlamıştı. Ortaya çıkan sonucu kim anlar bilinmez. Ama kötü bir şaka olduğu ortada.

Son TİS konuşmasında Giesler, “bu anlaşmayı kabul etmezsek, yeni yılda grev oylamasından sonra her şeye sıfırdan başlayacağız” cümlesini tehdit gibi tam üç defa tekrarladı. Mücadele korkulacak bir durum değil, bir onur meselesidir. Bakın GDL sendikasına üyesi kardeşlerimize, onlar başları dik mücadelelerini sürdürüyorlar!

*ArcelorMittal Bremen İşyeri İşçi Temsilcisi

Close