Ohlsdorf mezarlığında yapılan törene yüzlerce Hamburglu geldi,
Aralarında DİDF, GKB, Nav-Dem, gibi göçmen örgütlerinin yanısıra DKP, Die Linke, IJV -Hamburg, Almanya İşçi Komünist partisini inşaa örgütü ve başka grupların, DGB, Ver.di sendikalarının da olduğu onlarca örgüt cenaze törenine katıldı. Antifaşistler taziye defterine duygularını yazdılar.
Cenaze töreninin başlamasından bir saat önce, Ohlsdorf mezarlığının girişinde insanlar toplandılar. Hemen hemen hepsi siyah giyinmişti, bazılarının tişörtlerinde Antifa logosu vardı. Çok az insanın mezarlığa girmesine izin verildi. Bu nedenle yüzlerce kişi girişte toplandı. Birçoğu kendi yazdığı dövizleri taşıyarak sen:“Kalbimizde yaşıyorsun…“Susmayacağız, söz veriyorum Esther!“ gibi sloganlarla duygularını ifade etti. Mezarlığın yanındaki Fulsbütteler sokağında bir miting gerçekleştiren katılımcılar. Bejarano’nun faşizme ve ırkçılığa karşı verdiği mücadeleyi devam ettireceklerini vurguladılar. Korona salgını nedeniyle cenaze töreni sadece 30 kişinin katılımıyla düzenlendi ve burada yapılan konuşmalar özel olarak kurulan bir ses sistemiyle dışarıya yansıtıldı.
Esther Bejarano’nun kızı Edna ve oğlu Joram’ın yanı sıra sinema sanatçıları Peggy Parnass ve Rolf Becker, Bejarano’nun yıllardır birlikte müzik yaptığı Microphone Mafia solisti Kutlu Yurtseven törende yeraldı.
Sanatçının ailesi ve yakın dostlarının yanı sıra Hamburg Meclis Başkanı Carola Veit, Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Tschentscher, Berlin Devlet Sekreteri Sawsan Chebli de törene katıldılar.
Meclis Başkanı Veit törende yaptığı konuşmada “Esther Bejarano, sivil toplumumuza sadece Hamburg’da değil, tüm Almanya’da olağanüstü hizmetler verdi. Auschwitz ve Ravensbrück toplama kamplarından kurtulan biri olarak okullarda ve üniversitelerde çok önemli eğitim çalışmaları yaptı. Yaşamının sonuna kadar aşırı sağa karşı yürüttüğü mücadelesi hepimizin takdirini hak ediyor” dedi.
Belediye Başkanı Tschentscher ise yaptığı konuşmada, “Bejarano’nun yeniden Almanya’ya dönmesinden sonra Hamburg’a yerleşmeyi tercih etmesi şehrimiz için çok büyük bir hediye olmuştur” dedi. Tschentscher, Bejarano’nun, demokrasi, anma-unutmama kültürü ve eşitlik uğruna önemli adımların atılmasını sağladığını söyledi.
ROLF BECKER: ABLAMI KAYBETTİM
Sosyalist sinema sanatçısı Rolf Becker, 30 yıllık arkadaşı Bejarano’nun politik duruşu ve mücadelesi üzerine duygusal bir konuşma yaptı. “Daha birkaç hafta önce bu büyük insanla, bu büyük antifaşist kadınla, 8 Mayıs’ın faşizmden kurtuluş günü olarak tatil ilan edilmesini talep ettik” diye konuşan Becker, Bejarano’nun Ausschwitz Komitesi’nin başkanı ve VVN-BdA’nın onursal başkanı olduğunu hatırlatarak “Esther sadece beylik günlerde değil her zaman mücadele etti. O Almanya’da antifaşist mücadelenin sembolüydü” dedi.Esther Bejarano’nun Yahudi kökenli olduğunu söyleyen Becker, “faşizm döneminde toplama kampına atılmış olmasına karşın ‘Anti-Deutschların’ hedefi haline gelmesi tesadüf değildi. Esther, ırkçılığın, baskının ve ayrımcılığın her türlüsüne ve her yerde karşı çıkıyordu. Esther 1950’lı yılların sonunda İsrail’i terk etti. Terk etmesini ‘İsrail devletinin Filistinlilere yaptığı korkunç şeyleri kabul edemezdik, etmedik. Acımasız işgal rejimine boyun eğemezdik’ diye açıkladı” dedi. Konuşmasının değişik bölümlerinde boğazı düğümlenen, ‚o benim kardeşimdi, ablamı kaybettim‘ diyerek hıçkırıklara boğulan Becker, “Esther ve eşi Nissim komünisttiler. Onların ideali çok farklıydı. Bu nedenle yaşamının sonuna kadar sadece antifaşist mücadelede yer almadı, artan adaletsizliğe karşı her yerde mücadele etti. En zayıfların kapitalizmin çarklarında ezilmemeleri için ayağı kalktı, Lampedusa’da yaşanan trajedide ‘insanlara hala hayvan gibi davranılmasına göz yumamayız’ diye haykırdı. Senatonun bu konuda yapmadıkları şeyleri de söyledi ama ne kadar duyuldu ama ne kadar ciddiye alındı biliyoruz” dedi.
Yapılan törenin ardından Esther Bejarano, 1999 yılında vefat eden eşinin yanına defnedildi.
