Written by 18:00 ÇALIŞMA YAŞAMI

Ford’da hak kaybı yaşamadığımız gün yok!

Ford Avrupa yönetiminin yaklaşık bir yıldır gündemde olan ve şu ana kadar hiç bir engel olmadan uyguladığı ‚ekonomik önlemler‘ gelecek yıl da devam edecek görünüyor.

Yapılan son işyeri toplantısında işveren tarafı, şimdiye kadar uyguladığı tasarruf planının başarılı hayat bulduğu ve Ford’un geleceğini güvenceye alma konusundaki bu adımlardan memnun olduğuna dikkat çekti.

Bu plan özetle Avrupa’da 12 bin, Almanya’da da 5400 işçiyi çıkarmaktı. Şimdiye kadar Avrupa’da dört fabrika kapatıldı ve sadece Almanya’da 4000 işçi tazminat karşılığı işten çıkarıldı. Planın hedefine ulaşması için 2020 yılında da tazminatla çıkış programının devam edeceği belirtiliyor.

Ford yönetimi, diğer işverenler gibi hep aynı argümanı öne sürüyor: Rakipler karşısında ayakta kalmak için rekabet gücünü yükseltmek. Bu çerçevede uygulanmakta olan program kapsamında 300 milyon Euro tasarruf edileceği öne sürülüyor.

Şimdiye kadar planlarını engelsiz hayata geçiren şirket yönetiminin özgüveni, bu nedenle son toplandı da oldukça üst seviyedeydi.

Betriebsrat ise her zaman olduğu gibi klasik konuşmasında hedef şaşırtmaya devam etti. Önceki toplantılarda sürekli üst düzey menajerlere suçu yüklerken bu toplantıda yeni bir hedef öne çıkarıldı. Bu da Köln Belediyesi idi.

Nedeni ise belediyenin kullandığı araçların Ford marka olmaması! Daha da ileriye giderek imza kampanyası başlattıklarını, işçilerin de imza toplaması gerektiğini dile getirdiler. Yani belediyeye baskı yapılacak ve araçlarını Köln’de üretim yapan Ford’tan alması talep edilecek ve böylece fabrikada çalışan işçiler de bundan karlı çıkmış olacak!

İşveren ve BR temsilcileri Kasım ayı sonunda Başbakan Merkel ile de görüştüklerini, 15 Ocak’ta bir randevuları daha olduğunu dile getirdiler. Görüşmede Ford’un geleceği konuşulacak ve devletten teşvik vb. destek istenecek. BR başkanının toplantıdaki şu sözleri dikkat çekiciydi: “Devlet Berlin’de kurulacak olan Tesla şirketine 300 milyon Euro yatırım teşviki veriyorsa, neden bize yardım etmiyor?”

Peki işveren, BR ve IG-Metall Köln’ün güçlü bir ittifak halinde sürdürdükleri bu tasarruf planıyla biz işçiler hangi haklarımızı kaybettik:

1. Hedefleri 5400 işyerini yok etmekti, şimdiye kadar 4000 bin işyeri yok edildi.

2. Yeni yapılacak iş sözleşmelerine yeni bir maddenin eklenmesi. Bu madde sayesinde eğer işyerinde işimiz olmazsa, BR onayı ile başka şirketlere kiralık işçi olarak gönderilmek mümkün hale getiriliyor.

3. Yüzlerce işçi şimdiye kadar çalıştıkları bölümden alınarak başka bölümlere verildi. Eğer işçi bu bölümü reddederse, o zaman oluşturdukları ‚havuz sistemi’ne düşecek; bu da işçinin işverene borçlu hale gelmesi ve bir nevi işyerinin içinde taşeron işçi gibi çalıştırılması anlamına geliyor.

4. Ayrıca bu dönem zarfında yaptığı işlerde ücret grubu düşecek.

5. Birçok işçi, örneğin uzun süre raporlu olduğu için tek taraflı olarak işten atıldı. İşyeri temsilciliğinin de onay verdiği bu çıkışların birçoğu mahkemelik oldu ve davalar devam ediyor. Bu yolla işçiyi yıldırıp, kendi rızasıyla tazminat alıp çıkmasını sağlamak istiyorlar.

6. Son yapılan işyeri anlaşmasında 2020 kısa çalışma yılı olacak; bütün cuma günleri işçiler işten muaf tutulacak. Anlaşma ayrıca bütün yıllık izinlerimizin işveren tarafından belirlenmesini öngörüyor.

Ford yönetiminin BR desteğini alarak attığı adımlar haliyle işçilerde korku, umutsuzluk ve güvensizlik yaratmış durumda. Fakat önümüzdeki dönemde tabanda çıkacak küçük bir kıvılcımın büyük bir mücadeleye gebe olduğunu da görüyoruz.

(Ford’tan bir işçi)


GÖRÜŞLER

‚Kadrolu işçi olmak da sorunları çözmedi‘

Ben bir kadrolu Ford işçisi olarak şunları diyebilirim: Beş yıllık kiralık işçilikten sonra Ford’a kadrolu oldum. Üç yıldan beri Ford işçisi olarak çalışmaktayım. Kadrolu olduktan sonra ‚rahat, kaygısız işe gider gelirim‘ diye düşünüyordum. Lakin evdeki hesap çarşıya uymadı. Yeni Fiesta’nın gelişiyle işler gün geçtikçe kötüleşti. Üretim sayısının düşmesi, işçilerin çıkarılması bizi her geçen gün daha da tedirgin ediyor. Geleceğimizle ilgili hiçbir açıklama yapmıyorlar ama bizden günlük görevlerimizi eksiksiz yerine getirmemizi bekliyorlar. Bu baskılar içinde diken üstünde ve her an işsiz kalma endişesiyle alın terimizi dökmeye devam ediyoruz. Tüm işçilerin birleşmesi dileğiyle saygılarımı sunarım.

‚Belirsiz bir durumun içindeyiz‘

‚İyi bir politika ile barışla elde edilir, kötü bir politika ise savaş getirebilir‘. Ve maalesef kötü politikanın getirmiş olduğu “ticaret savaşları, küresel ekonomik krizler” vb. yüzünden olumsuz bir gidişat içindeyiz. Ve bir Ford Avrupa işçisi olarak bunun faturasını her gün ensemizde hissediyoruz. Yaşlı emektar arkadaşlarımız şirketten çıkmaya, genç arkadaşlarımız sürekli yeni kısımlarda başlamaya zorlanıyorlar.

Reset & Redesign dedikleri programla, işçiye tam anlamıyla sopa gösteriliyor. Ya yaparsın ya da yaptırırız!

İşyeri temsilciliği ise kulaklarını tıkamış ve bir çare bulmak yerine, talepleri ve direnme eğilimini bastırmaya çalışıyor. Bu durum tüm otomobil sanayisiyle beraber metal endüstrisini ilgilendiriyor. Karanlıkta yürüyoruz ve çıkış gösteren, çare bulan yok şimdilik. Tez zamanda bu belirsizliğin sona ermesini ve işçilerin ve ailelerinin huzura kavuşmasını umuyoruz.

Close