Written by 12:31 KÜLTÜR

‚Marie Curie‘ filmi Almanya sinemalarında gösterimde

Bilim dünyasında deprem yaratan buluşuyla; fizik ve kimya dalında iki nobel ödülü alan Marie Curie’nin, dünyanın gelmiş geçmiş en güçlü kadınlarından biri olduğunu anlatan “Marie Curie- Radyoaktif” filmi Almanya sinemalarında gösterime girdi.

Yönetmenliğini Persepolis filmiyle tanınan İran asıllı kadın sanatçı Marjane Satrapi’nin yaptığı film Marie Curie’nin özel yaşamı, bilim dünyasına kazandırdıkları yanında radyoaktif elementlerin insanlığın zararına kullanılışını da gözler önüne seriyor.

Avrupa’nın daha düne kadar erkek hegemonyası altındaki bilim dünyasında bir kadın olarak Marie’nin rüştünü ispat etmesinin ne kadar zor olduğunu tahmin etmek zor değil. Marie, kadın olması yanında Polonyalıdır ve milliyeti de belli dönemlerde aşağılanmasına neden olmuştur. Hem kadın olması, hem Polonyalı olması, Paris gibi bir şehirde işlerini üç kat daha zorlaştırmıştır ama tutkusu öyle güçlüdür ki, karşısına çıkan her engeli aşmasını bilmiştir.

Yönetmen, onun bu tutkusunu etekleri savrularak döne döne dans eden kadın figürü ile özdeşleştirmiştir. Filmde radyoaktivitenin insanlığın yararına kullanılabilecek olmasına rağmen insanlığın yok edilmesi için kullanılması da eleştiriliyor. Hiroşima, Nagazaki, atılan bombaların yarattığı tahribat ve Çernobil kazası bu bilim hikayesinin arasına serpiştiriliyor…

Hikaye sadece bilim üzerinden yürümüyor, kadın olarak karşılaştığı engelleri, zorlukları nasıl boyun eğmeden ve taviz vermeden aştığını da gözler önüne seriyor. Elementleri eşiyle beraber bulmasına, Nobel ödülü ikisine de verilmesine rağmen ödül törenine davet edilen ve konuşma yapması istenen eşidir. Piierre Curie’nin genç yaşta bir at arabasının çarpması sonucu ölmesi, Marie’nin ileriki yıllarda, evliliği iyi gitmeyen başka bir bilim adamı ile ilişkisi bilim dünyasında ve Paris’te çeşitli dedikodulara sebep oldu. Dışlandı ve adeta ülkeden kovma noktasına getirildi. Ancak büyük bir direnç göstererek yılmadan kendini çalışmalarına adayıp ikinci Nobel ödülünü aldı; hatta Sorbonne Üniversitesinin ilk kadın öğretim görevlisi (profesör) ünvanını söke söke elde etti. (YH)

Close