LEYLA KİRAZ
Pandeminin sosyal-kültürel hayatı da ciddi biçimde etkilemeye devam ettiği bugünlerde Frankfurt Göçmen Kadınlar Derneği, başlattığı kültürel aktiviteleriyle kadınlara imkanlar sunuyor. Dernek yönetiminden yapılan açıklamada, “Kültürel çalışmalarımızı yeniden planlayarak birlikte nefes almak, kapandığımız evlerin, koşturduğumuz işlerin arasında kendimiz için birşeyler yapmak istedik. Hayatın akışına karışmak, birlikte zorlukların üstesinden gelmek, sorunların sıkıntıların arasında nefes almak için. Erbani, koro, saz ve halk dansları kurslarımız başladı.2 denilirken, çalışmalara katılan kadınlar da düşüncelerini şöyle aktardılar:
AYŞE
Frankfurt Göçmen Kadınlar Derneği’ne bizi geliştirici bilgilendirici kendimizi daha iyi ve özel hissetmemize vesile olan aktiviteler ve bilgilendirmeler nedeniyle çok teşekkür ederim. Bu faaliyetler, kendimizi daha zinde ve sağlıklı hissetmemizi sağlayarak motive olmamızı ve stresten uzaklaşıp özgür düşünüp özgüvenimizin artmasını sağlıyor. Bizim kültürel çalışmalarımız doğanın canlanıp yenilendiği ilkbahar aylarına benziyor, çalışmalarımızı canlandırıyor, renklendiriyor, yeniliyor. Pandeminin bu döneminde ,artık yapamayacağımızı sandığımız şeyleri yapabileceğimizi, sahip olduğumuz şeylere tutunup, daha iyi bir yaşam icin birlikte başarabileceğimizin farkına vardım.
MEDİNE
Yaşadığımız sistem bireycilik, özel mülkiyet hırsı, bencillik kendine ve topluma yabancılaşmayı zaten dayatıyordu, pandemi bu çelişkileri daha da derinleştirdi, ve bizleri ciddi oranda etkiledi ve bu süreç bitmiş değil.Kültürel çalışmalar bizleri kollektif olarak öğrenmeye, üretmeye ve sosyalleşmeye, ortak paydalarımızı öne çıkarıp aslında yalnız olmadığımızı düşünmemizi perçinliyor. Karşılıklı öğreniyoruz. Dostluğu, dayanışmayı büyütürken eğlenip nitelikli vakit geçiriyoruz. Var olmak, üretmek, gelişim dönüşmek ve hep yeni hedeflere sahip olmak kıymetli. Sevgiyle kucaklıyorum özveri gösteren herkesi.
SELMA
Uzun süredir GKB çalışmalarında yer alıyorum. Pandemi sürecinde büyük kaygılar yaşamama rağmen GKB’nin değişik çalışmalarına destek olmaya çalıştım. Mesleğim gereği sürekli çalışmak zorundaydım. Stresli geçen bu dönemde korku ve kaygıdan başka şeylerin de olduğunu düşünerek, yaşam devam ediyorsa bizlerin de birşeyler yapması gerektiğine inanarak faaliyetlere devam diyorum.
AYNUR
Frankfurtta halk dansları çalışmasına uzun süredir katılıyorum. Kadınlar, bu çalışmalara gönülden ve isteyerek geliyor.Kendimiz için bireyler yapmak, bir arada olmak hem fiziken hem de ruhen iyi geliyor. Birlikte olmak, üretmek, cocukluğumda yapamadığım şeyleri yapmak tarif edilemez bir duygu. Bir de birbirimizden çok şey öğreniyoruz.
TUBA
Ben de koro ve saz kursuna katılıyorum. Pandemi dolayısıyla uzun süre bu tür faaliyetlerden ayrı kaldık. Tekrar bir araya gelmenin hepimize iyi geleceğini düşünüyorum. İnsanlarla aramızda hep mesafe bırakmak, korkuyla bir araya gelmez bizi baskı altına soktu. Umarım herşey bir an önce normale döner. Herkese sevgi, barış ve umut dolu bir gelecek diliyorum.
NAZLI
Saz kursuna katıldım çünkü müziğin evrensel bir dil olduğuna inanıyorum ve son zamanlarda yaşadığımız sıkıntıları bu dille konuşabilir, paylaşabilir, çözümleyebiliriz. Bu kadar uzak kaldıktan sonra tabii arkadaşlar ile ortak bir alanda bir arada olmakta ayrıca mutluluk.
SEVDA
Maalesef hepimizin yaşadığı ve alışık olmadığı yasak ve engellerin olduğu bu uzun dönemde beni en çok etkileyen sevdiklerimizle dolayısıyla bizi bir arayı getiren etkinliklerimizden mecburi uzak kalmalar oldu. Bundandır ki bir çok kursumuzun arasında dahil olduğum saz ve erbain kursunu hasretin ardından vuslat diye adlandırabilirim. Bir müzik aletini çalmayı öğrenmenin yanısıra yeniden bir arada olmanın birlikte birşeylere imza atmanın tadını yaşıyoruz. Kurslarımıza ilginin ve katılımın yoğunluğu da bizi ayrıca sevindiriyor.