Almanya’nın Solingen kentinde geçen yıl gerçekleşen ve Bulgaristan’dan gelen dört kişilik bir Türk ailenin hayatına mal olan kundaklamanın bir ırkçı tarafından yapıldığı polis tarafından bilinçli olarak gizlendi. 12 Mayıs pazartesi günü görülen 14. duruşmada Wuppertal Bölge Mahkemesi Başkanı, 25 Mart 2024’te gerçekleşen kundaklamadan sonra, Nisan 2024’de polisin saldırıyı düzenleyenin bir sağcı olduğuna dair el yazısıyla bir not bıraktığını açıkladı. Ancak, bu nottan mahkeme ve müdahil avukatlar bugüne kadar haberdar olmadığı için “bilinmeyen neden” olarak derecelendirildi. Polisin orijinal el yazısı daha sonra değişitirilerek, saldırının arkasında politik bir neden olmadığı şeklinde dosyalara kayıt geçildi.
Bu durumu tepki gösteren Solingen davası müdahil avukatları Seda Başay-Yıldız, Simon Rampp, Athanasios Antonakis, Radoslav Radoslavov ve Fatih Zingal yaptıkları ortak açıklamada şöyle dediler: “Soruşturmanın bilgilerinin kolluk kuvvetleri tarafından mahkeme ve müvekkillerimize önemli bilgilerin ve dosya içeriklerinin kasıtlı olarak gizlenmesi bir skandaldır.
Bir arama tutanağı, duruşma sırasında yeniden oluşturmak zorunda kalındı. Devam eden duruşmada, müdahil avukat Basay-Yıldız’ın, henüz incelenmemiş veriler arasında Nazi propagandası içeren ırkçı görselleri bulmasının ardından, uzun süren bir veri analizi yapılıyor. Wuppertal Bölge Mahkemesi’nde 13 duruşma günü gerçekleşmiş olmasına rağmen söz konusu resmî yazı ancak şimdi ortaya çıktı. Kolluk kuvvetlerinden talebimiz Wuppertal Bölge Mahkemesi’ne ve dolayısıyla müdahil avukatlara Solingen’de dört aile ferdinin ölümüne ve pek çok ağır yaralıya yol açan, göçmen kökenli mağdurları hedef alan siyasi açıdan hassas kundaklama davasına ilişkin tüm toplanan bilgileri, derhâl ve eksiksiz olarak sunmalarıdır. Ancak bu şekilde failin suç motivasyonu doğru bir şekilde değerlendirilebilir. Şimdiye kadar kolluk kuvvetleri, davayı zaman ve maliyet açısından gereksiz yere uzatmakta, bu da olayın arka planının tam olarak aydınlatılmak istenmediği yönünde siyasi açıdan yıkıcı bir izlenim yaratmaktadır. Bu ne mağdurlara ve yakınlarına ne de Solingen halkına karşı adil bir tutumdur. Herkes, bu cinayetin arka planını gerçeklerle öğrenme hakkına sahiptir“ denildi. (YH)
