Written by 13:00 HABERLER

Ukrayna savaşının kazanan ve kaybedenleri

YÜCEL ÖZDEMİR

Rusya’nın Ukrayna’ya karşı 24 Şubat’ta başlattığı savaşın üzerinden iki buçuk ayı aşkın bir süre geçti. Gelinen aşamaya baktığımızda ortada ne savaşı her açıdan kaybeden bir Ukrayna ne de kazanan Rusya var.

Başka bir değişle ne biri teslim bayrağı çekip yenilgiyi kabul ediyor ne de diğeri zafer ilan edebiliyor. Doğrudan savaşan taraflar bazında henüz kazanan ve kaybedenin net olarak tasnif edilemediği bu dönemde, kesin olan ise başta silah ve enerji başta olmak üzere değişik alanlarda büyük tekellerin kazandığı. Ukrayna ve Rusya’dan başlayarak dünya genelinde işçi sınıfı, emekçiler ve halkların ise kaybettiği söylenebilir.

Almanya, Fransa, İngiltere, ABD silah tekelleri adeta iki buçuk aydır “bayram günleri” yaşıyor. Almanya’nın en büyük silah üreticisi Rheinmetall tarafından bu hafta düzenlenen “hissedarlar toplantısı”nda ortaya konulan rakamlar tablonun bir yanını özetliyor. Rheinmetall Başkanı Armin Paperger, 2022’ye kadar her yıl ortalama 2 milyar avro olan tekel kârını bundan sonra yılda 4 milyar avroya çıkaracağını gizleme ihtiyacı duymadan kamuoyuna açıkladı. Tekel, savaşın başlamasından sonra, federal hükümetin askeri harcamalar için ayırdığı 100 milyar avroluk özel fonun 42 milyar avroluk kısmına talip olmuştu. Başta panzer olmak üzere pek çok ağır silah satan tekel için, ağır silahların Ukrayna’ya yerilmesi yönünde verilen karar “ilaç” gibi geldi. Bu nedenle yıl içinde cirosunu yüzde 20 arttırmayı hedefliyor.

Bu yılın ilk çeyreğinde toplam 3.1 milyar avro ciro yapan tekel geçen yılın birinci çeyreğine kıyasla net kârını 3 milyon avrodan 61 milyon avroya çıkardı. Hükümetin savaş bölgelerine ağır silah satılabileceğine karar vermesinden sonra Ukrayna hükümeti Rheinmetall’e 100 adet “Marder”, 88 adet “Leopard” panzeri ısmarladı. Bu süreçte kazanan elbette sadece Rheinmetall değil. Savaşın başlamasından hemen sonra Hendsoldt, Diehl, Krauss-Maffei Wegmann, Heckler & Koch gibi silah tekellerinin borsadaki hisseleri tavan yapmıştı.

Buraya kadar olanlara baktığımızda, mevcut hükümetin Alman silah tekellerinin daha fazla kâr yapması için canla başla çalıştığı görülüyor. Dolayısıyla silah tekellerinin el birliğiyle hükümetin politikasına yön verdiği de söylenebilir. Her fırsatta Ukrayna’ya ağır silah verilmesi gerektiğini savunan koalisyon ortakları Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) ise bu konuda adeta öncü rolü oynuyor.

Aynı dönemde AB tekeli Airbus, hava savunma sistemi üreten MBDA, Alman-Fransız silah tekelerinin ortak projesi olan MGCS (Main Ground Combat System) ve ABD silah tekelleri Lockheed Martin ve Boeing de önemli siparişler aldı, kârlarını artırdı.

AB ve ABD, Ukrayna’nın sırf silah satın alabilmesi yaptıkları özel mali yardımların AB ve ABD silah tekellerinin kasasına kâr olarak geri döndüğü anlaşılıyor. Tek başına bu durum bile savaş lobisinin galip geldiği, karar verici siyasi güçlerin silah tekellerinin hizmetinde olduğunu gösteriyor.

Kazananlar listesinin başında yer alan silah tekellerinin aşırı kârı, doğal olarak silah üretiminin temeli sayılan çelik sanayisini de yakından etkiliyor. Bu sektörde faaliyet sürdüren tekellerin de kısa zamanda kârlarını ikiye katlaması bekleniyor.

Şimdiden savaş nedeniyle en çok kazanan ise enerji tekelleri. Enerji fiyatlarının devasa artması, petrol fiyatlarının zirve yapması bu alanlarda faaliyet sürdüren uluslararası tekellerin işine yaradı. Daha önce satın aldıkları ve depoladıkları petrolü misliyle artırarak piyasaya sürüyorlar

Geçen yılın ilk çeyreği ile kıyaslandığında bu yılın ilk çeyreğinde savaş ve kriz nedeniyle enerji tekelleri kârlarına kâr kattı. “Ubloomberg”in verilerine göre Shell bu dönemde kârını yüzde 147, BP yüzde 14, ExxonMobil yüzde 220, Total yüzde 187 arttırdı. Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) hesaplamalarına göre, enerji tekelleri bu yıl kasalarına ek olarak 200 milyar avro koyacaklar. (Handelsblatt, 09.05.2022)

Yine kazanan tekeller arasında fosil enerji yerine yenilenebilir enerji üreten ya da üretmek için harekete geçen tekeller de var. Almanya’da bunların başında Encavis, Nordex ve PNE Wind  geliyor. Mısır ve soya ürünlerinin fiyatlarının artması en fazla Baywa tekeline yaramış.

Almanya’da temel gıda, tahıl ürünleri ve gübre satan firmalar da listede. Dünyanın ihtiyaç duyduğu buğdayın yüzde 25’i, mısırın yüzde 20’si bu Rusya ve Ukrayna’dan geliyor. Şu günlerde bulmakta zorlandığımız, bulunca da fahiş fiyata almak zorunda olduğumuz ayçiçeği yağının yarısını Ukrayna üretiyor. Sadece tahıl ürünleri yetersizliğinden Afrika ve Ortadoğu’da 20 milyondan fazla insanın hayatının kaybedebileceği şimdiden dillendirilmeye başlandı.

İki buçuk aydır Batı cephesinde savaş ve militarizm konusunda alınan kararlar, atılan adımların asıl olarak silah, enerji ve onlarla bağlantılı sektörlerin işine yaradığı net olarak görülebiliyor. Daha önce olduğu gibi bu savaşta da tekellerin yeni pazar alanları elde etme, daha fazla silah ve mal satma isteği emperyalist ülkelerin izlediği politikaların temelini oluşturuyor. Bu nedenle, savaşın uzatılması yönünde yapılan planların arkasında da kazanan tekellerin rolü büyük.

Close