Almanya’nın başkenti Berlin’de, 1937-1938 yıllarında Dersim’de yaşanan katliamda hayatını kaybedenleri anmak amacıyla yapılan Dersim Tertele (Soykırım) Anıtı, Friedrichshain-Kreuzberg semtinde 4 Mayıs günü düzenlenen törenle açıldı.
4 Mayıs Pazar günü gerçekleşen açılış törenine sivil toplum örgütleri, insan hakları savunucuları, politikacılar ve çok sayıda vatandaş katıldı. Anıt, hem yaşamını yitirenleri onurlandırmak hem de tarihle yüzleşmeye katkı sunmak amacıyla inşa edildi.
“Hafızayı diri tutmak insanlık görevidir”
Açılışın organizatörlerinden Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Kemal Karabulut yaptığı konuşmada, anıtın sadece bir yas simgesi değil, aynı zamanda tarihsel adalet ve yüzleşme talebinin ifadesi olduğunu belirtti. Karabulut, “Dersim hala konuşulamayan bir yaradır. Bu anıt, hem kaybettiklerimizi anmak hem de geleceğe daha adil bir toplum bırakmak için bir çağrıdır” dedi. Ayrıca anıtın, Avrupa’daki yeni kuşaklar için bir hafıza mekânı olacağını vurguladı.
Konuşmasında, Almanya gibi demokratik toplumların geçmişteki acılarla yüzleşerek nasıl daha güçlü bir toplumsal barış inşa ettiğine dikkat çeken Karabulut, Türkiye’de de benzer bir yüzleşme sürecinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

Fotoğraflar: Martin Miniak
Cem Özdemir ve Clara Herrmann’dan destek mesajı
Federal Tarım Bakanı Cem Özdemir de yaptığı konuşmada “Tarihle yüzleşmeden demokrasi kökleşemez. Dersim gibi acıların unutulmaması, barışçıl bir gelecek için şarttır” ifadelerini kullandı. Friedrichshain-Kreuzberg İlçe Belediye Başkanı Clara Herrmann ise, Dersim Katliamının yalnızca Türkiye için değil, insanlık için de büyük bir trajedi olduğunu belirterek, bu tür anıtların toplumsal hafıza ve bilinç açısından taşıdığı öneme dikkat çekti.
Siyasi partilerden ve aydın çevrelerden güçlü katılım
Törene Sol Parti ve SPD’den milletvekilleri ile Berlin eyalet meclisinden çeşitli temsilciler katıldı. Sol Parti Federal milletvekili Pascal Meiser yaptığı kısa açıklamada, “Bu anıt, sadece geçmişte yaşanan büyük bir adaletsizliği anmak değil, aynı zamanda demokrasi ve insan hakları için verilen evrensel mücadelenin bir parçasıdır” dedi.
Ayrıca açılışta, farklı siyasi görüşlerden yerel yöneticiler, insan hakları savunucuları, göçmen dernek temsilcileri, yazarlar, tarihçiler ve kent araştırmacıları da yer aldı. Bu katılım, anıtın sadece bir topluluğa değil, daha geniş bir toplumsal hafıza alanına hitap ettiğini gösterdi.
Tasarım Ezgi Kılıçarslan’a ait
Dersim Katliamı Anıtı’nın tasarımı mimar ve sanatçı Ezgi Kılıçarslan’a ait. Anıtta, Dersim’in dağları, suyu ve direniş ruhunu simgeleyen soyut formlar yer alırken, anıt mekanı olarak da ziyaretçilerin duygusal bağ kurabileceği bir alan yaratıldı.
Katılımcılar, anıt önüne karanfiller bırakarak yaşamını yitirenleri andı. Tören, müzik dinletisi ve toplu saygı duruşuyla sona erdi.