Aziz Koçyiğit
Almanya Federal Parlamento Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen „Erdoğan Vakası“ başlıklı bir kitap yazdı. Kitap AKP Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın anti demokratik uygulamalarına yer veriyor ve bu bağlamda Merkel Hükümeti’nin Türkiye ilişkilerini eleştiriyor. „Merkel bizi bir otokrata nasıl satıyor“ alt başlığını taşıyan kitabın önsözünü Can Dündar yazmış.
Kitapta Avrupa Birliği ile Türkiye arasında yapılan mülteci anlaşması, hukuksuz yargılamalar, Kürtlere yönelik savaş politikası, NATO ilişkileri, darbe girişimi ve AKP Gülen ilişkileri, OHAL ilanıyla birlikte sürecin karşı darbeye dönüşme süreci gibi ondokuz konu başlığı yer alıyor. 220 sayfa kitapta Gezi Parkı olayları ve hükümetin politikaları, mizahçı Böhmermann davası, Fazıl Say davası gibi olaylar da anlatılıyor, Erdoğan’ın Avrupa’daki yapılanmalarına yer veriliyor. Kitabın 19. ve son bölümü ise, „Erdoğan’a karşı ne yapmalı?“ başlığını taşıyor.
İlk tanıtımı geçtiğimiz hafta Frankfurt Kitap Fuarı’nda yapılan kitabı, yazarı Sevim Dağdelen’e sorduk.
Böyle bir kitabı kaleme almaya neden ve nasıl karar verdiniz?
Kitap Alman Hükümeti’nin despot Erdoğan’a verdiği desteği konu ediyor. Başbakan Merkel’in Erdoğan’ı telefonla arayarak mizahçı Böhmermann’ı mahkum etmesiyle birlikte, Almanya-Türkiye ilişkilerini ele alan bir kitap yazmaya karar verdim. Zaten darbe girişiminden önce, Erdoğan’ın Kürtlere ve muhaliflere karşı sistemli bir şiddet politikası izlediği biliniyordu.
Yer verdiğiniz konuları seçerken nasıl bir yol-yöntem izlediniz?
Seçilen konular, Merkel ve Erdoğan’ın ortaklık ilişkilerini, Almanya’nın yakın ve Ortadoğudaki emperyalist politikalarını hayata geçirmek için, Erdoğan’a olan ihtiyacını çarpıcı şekilde ortaya koyan özetlerdir. Bu nedenle bu bir Türkiye kitabı değil, aksine Merkel’in Erdoğan’a neden bağımlı olduğu sorusuna bir cevaptır.
Erdoğan’ı anlatarak Almanya ve Avrupa’ya, „Türkiye ilişkilerini gözden geçirme“ çağırısı yapıyorsunuz. Beklentileriniz nedir?
Almanya’da Merkel ve Erdoğan’ın yakın ortaklık ilişkilerine karşı geniş bir karşı duruş gerekiyor. Zira Merkel’in Erdoğan’a olan desteği, Kürtlere karşı savaş, muhalefete yönelik toplu tutuklamalar ve işkenceyi mümkün kılıyor. Eğer bu başarabilir ise, Federal Hükümet daha fazla baskı altına alınır, nihayet silah ihracatı durdurulabilir ve Erdoğan’a verilen destek engellenebilir.
İlk ilgi ve reaksiyonlar nasıl?
Şu ana kadar kitapla ilgili oldukça olumlu eleştiriler aldım. Ancak Almanya’nın rolünün konuşulmasından hoşlanmayan çevreler de var. „Erdoğan’ı pekala eleştirelim, ama Alman Hükümeti ve onun yandaşlarının verdiği desteği konuşmayalım.“ yaklaşımı da var. Fakat ben bu tabuların, sosyal ağlar ve bunların geniş yığınlara iletilmesiyle kırılacağı konusunda son derece ümitliyim.,
