Dominik Wetzel/ Junge Welt
İyiler genç ölür derler. Henry Kissinger’ın ABD’nin Connecticut eyaletindeki evinde huzur ve özgürlük içinde doğal bir şekilde ölmesine izin verilmesi, hayatın adaletsizliklerini bir kez daha vurgulamakta. Eski ABD Dışişleri Bakanı 100 yıl boyunca gezegende yürüdü ve ardında bir yıkım izi bıraktı.
Heinz „Henry“ Kissinger 27 Mayıs 1923’te Almanya’nın Fürth kentinde doğdu. 1938’de Nazilerden kaçmak için Yahudi ailesiyle birlikte ABD’ye sığındı, Harvard’da ve daha sonra Beyaz Saray’da kariyer yaptı. Bir imparatorluğun mimarı oldu. 1968’de Richard Nixon onu Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atadı. Beş yıl sonra Dışişleri Bakanı oldu ve Gerald Ford döneminde 1977 yılına kadar bu görevde kaldı. Görevde olduğu süre boyunca Güney Doğu Asya’da cehennemi yaşattı. Vietnam Savaşı’na ek olarak, bölge bombardımanlarını gizlice Laos ve Kamboçya’ya genişletti ve Kızıl Kmerler için zemin hazırladı. Nixon’ın Oval Ofis’teki telefon konuşmaları belgelendiği ve erişilebilir olduğu için, Nixon’ın muhtemelen sarhoşken verdiği „uçan her şey hareket eden her şeye“ vurma emrini uygulamaya koymaktan sorumlu olduğu bilinmekte. Şili’de Pinochet’yi iktidara getiren ve Chicago Boys ile birlikte laboratuvar koşullarında neoliberalizmi ülkenin üzerine salan darbenin mimarı olarak kabul edilir. 1975’te Kissinger ve Başkan Ford, Endonezya diktatörü Suharto’ya Doğu Timor’un işgali için yeşil ışık yaktılar ve bu işgal, her ikisi de başkent Cakarta’dan ayrılır ayrılmaz başladı. Doğu Timor nüfusunun üçte biri, NATO devletlerinin özenle silah desteği verdiği bu savaşın kurbanı oldu.
Kissinger’ın karıştığı savaş suçlarının listesi dünyanın dört bir yanına uzanıyor. Greg Grandin’in yazdığı „Kissinger’ın Uzun Gölgesi“ gibi birçok kitabı dolduracak kapsamda. Muhafazakar tahminlere göre onun politikaları üç ila dört milyon insanın hayatına mal olmuştur. 1973 yılında, Vietnam Savaşı’nda ateşkes anlaşması sağladığı için Kuzey Vietnamlı baş müzakereci Le Duc Tho ile birlikte Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü. Tho, savaş ABD’nin yenilgisiyle sona erene kadar iki yıl daha devam ettirildiği için, nezaket gereği bu onuru reddetti. Kissinger ödülü 50 yıl boyunca ironi yapmadan taşıdı.
Çinhindi’nde işlediği savaş suçlarının, yine 2023 yılında ölen muhbir Daniel Ellsberg tarafından ifşa edilmesinin ardından Kissinger Ellsberg’in siyasi takibata uğramasını sağladı. Ona göre Ellsberg „Amerika’daki en tehlikeli adamdı“. Ellsberg özgür kaldı, Kissinger da öyle. Hiç kimse ondan hesap sormadı. Görev yaptığı döneme ait Wikileaks’te yayınlanan belgeler, Kissinger’ın kendi sözleriyle en iyi şekilde tanımlanabilecek bir döneme tanıklık ediyor: „Yasadışı şeyleri hemen hallederiz, anayasaya aykırı şeyler biraz daha uzun sürer.“
Yaşadığı yüzyılın en ateşli karşı-devrimcisi görevde olmasaydı dünyanın nasıl bir yer olacağını ancak tahmin edebiliriz. Ancak Kissinger’ın gittiği yerde Charlie Chaplin’in sözleri kalır: „Bugün insanlığı ayaklar altına alan adamlar her zaman orada olmayacaklar. Zalimlikleri onlarla birlikte ölür.“
Çeviren: Semra Çelik
