Nürnberg Film Festivali 9 Mart’ta başladı. Bu yıl 24. kez yapılan festival 17 Mart’a kadar devam ediyor. Bu yıl 24.’sü düzenlenen Nürnberg Türk-Alman Film Festivali, Margarethe von Trotte’un yönettiği ve Haluk Bilginer’in başrol oynadığı ‘Forget About Nick – Nick’i Unut’ filmiyle başladı.
38 filmin gösterileceği festival Türk ve Alman yıldızları biraraya getirecek. Festivalin onur ödülleri bu yıl Ediz Hun, Filiz Akın ve Rosa Luxemburg filminin de yöneticisi olan Margarethe von Trotta’ya verildi.
Festival açılış töreninde, Anakent Belediye Başkanı Dr. Ulrich Maly ve çok sayıda Türk ve Alman seyirci hazır bulundu. Festivalin diğer günlerine de ilgi büyük oldu. Yeşilçam’ın unutulmaz usta oyuncusu Ediz Hun’a yaşam boyu onur ödül verildi. Aynı ödülü Alman sanatçı, Margaretha Von Trotta’da aldı. Filiz Akın’a ise ödülü 16 Mart’ta verilecek.
Yarışma jürisi başkanı Kadir İnanır
Dokuz gün sürecek olan festivalde bu yıl toplam 38 film gösterilecek. Bunların 16.’sı yarışma dışı özel bölümlerde seyirci ile buluşacak. Yarışma jürisinin başkanlığını ise Kadir İnanır yapıyor. Melih Cevdet Anday’ın aynı adlı romanından uyarlanan ‚İçerdekiler‘ adlı sinema filmi 24. Nürnberg Türk Alman Film Festivali’nde yarışacak. Hüseyin Karabey’in yönettiği, Caner Cindoruk ile Gizem Soysaldı’nın başrollerini paylaştığı ‚İçerdekiler‘, Adana Film Festivali’nden iki Altın Koza kazanmıştı. Ömür Atay’ın yeni filmi ‘Kardeşler’ de yarışmaya katılan filmlerden.
Zülfü Livaneli ile söyleşi
Türk-Alman Film Festivali’nde Zülfü Livaneli ile Nürnberg Anakent Belediye Başkanı Dr. Ulrich Maly Huzursuzluk başlıklı bir söyleşi yaptı.
350 bin trajlı Nürnberger Nachrichten gazetesi Yayın Yönetmeni Alexander Jungkunz’un yönettiği söyleşide Maly Almanya’nın göçmenleri uzun yıllar asimile etmek istediğini, bu başarılamayınca göçmenlerin toplumdan ayrı tutulmaya çalışıldığını, ancak yeni nesillerle kültürler arası diyaloğa girildiğini söyledi. Maly, artık Almanya’da bir kaç kültürün değil, bir çok kültürün birbirleri ile temas ettiğini ve yeni transkültürel ortam diyaloğu ile toplumun beklentilerine cevap verebileceğini söyledi. Livaneli ise Avrupa’nın Atatürk devrimlerinin değerini anlamadığını söyledi.
