Nürnberg’de Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idam edilişlerinin 45. Yıldönümünde yaklaşık 250 kişinin katıldığı etkinlikte anıldılar. Helin Çelik Gündoğan’ın sunuculuğunu yaptığı etkinlik 68 hareketinden günümüze uzanan bir sinevizyon gösterimi ile başladı. Daha sonra Deniz’lerin mücadele yoldaşları ve dönemin gençlik önderleri Aydın Çubukçu ve Mustafa Yalçıner’in video mesajları izlendi.
MÜCADELEMİZDE YAŞATACAĞIZ
Daha sonra Nürnberg DİDF adına kürsüye gelen dernek başkanı Eylem Gün, “İdam edilişlerinin 45. yılında – Denizleri anıyoruz! Böyle bir başlık verdik bu gün ki etkinliğimize. Çünkü Deniz 68 hareketin simgesi olmuştur. Birlik, dayanışma, kardeşlik ve dünyayı değiştirme umudu taşıyan genç devrimci yoldaşlarını da unutmayacağız. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, İbrahim Kaypakkaya, Mahir Çayan ve Mazlum Doğan gibi nice genç devrimcileri unutmayacağız! Bu genç devrimciler eşit, özgür bir dünya ve tam bağımsız bir Türkiye hayali için emperyalizme ve faşizme karşı başları dik ve cesaretle yürüdüler ölüme… Hepsini saygıyla anıyoruz. Anılarını mücadelemizde yaşatacağız!” dedi.
Dünya, Türkiye ve Almanya’daki siyasal gelişmeleri değişik açılardan değerlendiren Gün, Almanya’da son haftalarda devam eden “öncü kültür” tartışmalarına şu sözlerle değindi: “Federal İçişleri Bakanı Demezre’nin başlattığı “Leitkultur” yani öncü kültür tartışmaları da yine aynı amacı hedefliyor – İşçi ve emekçileri bölmek. Entegrasyon adına sadece göçmen emekçilerin “Leitkultur” adı altında egemen kültüre biat etmeleri isteniyor; Görülmesi gereken göçmen emekçilere yönelik “Leitkultur’a biat edin” tartışmaları gerçekte Alman emekçilere “Leitkultur”un dayatılmasıdır! Sonuçta “Leitkultur” denilen sermayenin kültürüdür” dedi.
Bugün Denizlere ve mücadelelerine sahip çıkmanın bulunduğumuz yerde sermayenin saldırılarına karşı mücadele etmek olduğunu söyleyen Gün, “İster göçmen ister Alman emekçi olsun bizim sahip çıkacağımız Almanya işçi sınıfının kültürel değerleridir. Ve bu değerler Almanya işçi sınıfının ortaya çıktığı günden bu yana birlik-mücadele ve dayanışma ilkeleri temelinde yarattığı değerlerdir! Başarılı bir entegrasyonun gerçekleşmesi, işçi sınıfının değişik unsurlarının bütünleşmesinden ve ortak mücadelesinden geçmektedir” dedi.
AF DİLEMEDİLER!
Kendisinin üniversiteye başladığı yıllarda Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının mücadelesinden etkilenerek mücadeleye katıldığını söyleyerek konuşmasına başlayan DİDF Genel Başkanı Zeynep Sefariye Ekşi, “Denizleri idam ederek gençliğin emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi, işçi ve emekçilerin nihai kurtuluşları için verdikleri mücadeleyi bastırmak istediler ama başaramadılar” dedi.
Dönemin askeri cuntası tarafından başbakanlığa getirilen Nihat Erim’in Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına gizlice mesaj gönderip, “Af dileyin canınıza bağışlayalım” dediğini hatırlatan Ekşi, “Ama Deniz Gezmiş ve arkadaşları bu teklifi derhal reddettiler – Çünkü onların af dileyeceği hiçbir olay yaşanmamıştı. Eğer af dileyecek olan birileri varsa onlarda Türkiye halklarını emperyalizme teslim eden, işçi ve emekçilerin haklarını gasp edip örgütlülüklerine saldıranlardır. Dönemin faşist cuntasıydı” dedi.
Etkinliğe bütün katılanları örgütlü mücadeleye çağıran Ekşi, “Denizlerin ve Türkiye 68 hareketinin diğer tüm önderlerinin mücadelesine de ancak böyle sahip çıkılır” dedi.
Etkinlik daha sonra Ali Asker ve Fuat Saka’nın müzik dinletileriyle coşkuyla devam etti.
Denizler Stuttgart’ta anıldı
İdam edilişlerinin 45. yılında; Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan Ve Yusuf Aslan Stuttgart’ta gerçekleştirilen bir etkinlikle anıldılar. Denizlerin şahsında geçmiş yıllarda yaşananlar ve her bakımdan çıkarılması gereken derslerle dolu deneyler ile bugün ve gelecek arasında bağ kuruldu.
68 hareketini yansıtan sinevizyon gösteriminin ardında 14 yaşındaki Ezgi Karapolat kısa bir dinleti sundu. DİDF Gençlik adına Merve Demir Almanca yaptığı konuşmasında gençliğin sorunları ve mücadelesine dikkat çekerek, “Biz gençlik olarak Denizlerden öğrenmeye devam edeceğiz” dedi.
Denizlerin mücadele yoldaşları Aydın Çubukçu ile Mustafa Yalçıner’in etkinliğe göndermiş oldukları video görüntülü mesajları alkışlar eşliğinde ilgiyle dinlendi. Diğer yanda 12 yaşındaki kız çocuğu Hevin’nin okuduğu mektup duygusal anların yaşanmasına neden oldu.
Anma etkinliğinde Nazım Hikmet ve Ahmet Arif’ten şiirler okundu. Daha sonra Stuttgart DİDF adına Abidin Özcan yaptığı konuşmada, “Mayıs ayı Almanya’da da dolu dolu geçmekte. İki gün sonra 8 Mayıs faşizme karşı zafer günü kutlamaları onlarca yerde gerçekleşecek. Bizler uzun yıllardır bu ülkede çalışıp ter dökmekteyiz. Yüzbinlerce Türkiyeli işçi Almanya’da işçi sınıfının önemli bir bölüğünü oluşturmakta. Aynı fabrikada çalışan bizlerin sorunları Alman işçi sınıfı ile ortak olup, ortak mücadele ile birbirimize bağlıyız. Dünyanın en zengin ülkeleri arasında yer alan Almanya’da yoksul ile zengin arasındaki uçurum giderek daha da belirginleşmekte. Taşeronlaştırma ve güvencesiz işlerde çalışanların sayısı çığ gibi büyümekte. Bizler Denizleri anarken mücadelenin bu ve benzeri somut ihtiyaçlarına bağlı olarak ele aldık” dedi.
200 kişinin katıldığı etkinlikte son olarak, halk müziği sanatçısı Servet Kocakaya sahne aldı. Kocakaya’nın Kürtçe – Türkçe okuduğu şarkılar büyük beğeni topladı. Dinleyiciler zaman zaman sanatçıya eşlik ederek büyük bir koro oluşturdular. (Stuttgart/YH)
Denizler Essen’de de anıldı
Denizler, Essen Evrensel Kültür Merkezi (EKM) tarafından düzenlenen bir toplantıyla Essen’de de anıldı. Saygı duruşuyla başlayan toplantı, Denizlerin mücadele arkadaşları Aydın Çubukçu ile Mustafa Yalçıner’in görüntülü mesajları izlendikten sonra, Eşref ve Burhan arkadaşların okuduğu şiirlerle devam etti. Ardından Denizlerin mücadelesi, günümüz açısından önemi, önümüzdeki dönemde yapılması gereken çalışmalar konuşuldu. Mücadelenin ilerletilmesi açısından verimli tartışmalar yapıldı.
Geleneksel Nazım Hikmet etkinliğinde Denizler anıldı
Ulm’da her yıl düzenlenen Nazım Hikmet etkinliği bu yıl Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın anısına gerçekleştirildi. Sanatçılar Ali Asker, Petra Nachtmanova ve Liberta’nın katıldığı anma etkinliğinde DİDF üyesi Ulm Dostluk Derneği bağlama öğrencilerinden oluşan koro, şiir ve ve dile getirdiği şarkılarıyla beğeni topladı.
Etkinlikte 6 Mayıs üzerine konuşan Hüseyin Gülhan; „Deniz ve arkadaşlarının hayatlarını ortaya koyarak yaptıkları mücadelenin amacının bugün daha büyük kitleler tarafından anlaşıldığını belirterek, onları bugün haksızlıklara karşı durarak andığımızda anlamlı olacaktır“ dedi.
Ali Şahin de yaptığı konuşmada Nazım gününde Denizleri anmanın anlamlı olduğunu Nazım Hikmet’in de onlar gibi halkı için mücadele ettiğini ve aynı idealler için bedel ödediğini belirtti. Etkinlikte Denizlerin mücadele arkadaşları Aydın Çubukçu ve Mustafa Yalçıner’in onlar için hazırladığı video filmi ilgiyle izlendi. (UlmYH)