Almanya’da Sol Parti (Die Linke) yönetim kurulu, meclis grubu eski eş başkanı ve ülkenin en tanınan sol siyasetçisi Sahra Wagenknecht’e milletvekilliğinden ve parti üyeliğinden istifa etme çağrısı yaptı. Wagenknecht ise eşi Oskar Lafontaine ile birlikte yeni parti kurma hazırlıkları yapıyor. Aşırı sağın anketlerde güç topladığı şu günlerde dönemde Sol Parti’de yaşanan bölünme tartışmaları, önümüzdeki sürecin Almanya’da sol açısından zorlu geçeceğini gösteriyor
Almanya’da 2021’de yapılan genel seçimlerde yüzde 5 barajının altında kalan ancak çıkardığı üç doğrudan milletvekili sayesinde parlamentoya 39 milletvekili gönderebilen Sol Partiyi (Die Linke) zor bir dönem bekliyor. Parti içinde kanatlar arasında yaşanan tartışmaların merkezinde olan Meclis Grubu Eski Eş Başkanı Sahra Wagenknecht’in başını çektiği bir grup, yeni bir parti kurmaya hazırlanıyor.
Gazete ve televizyonlarda sık sık boy gösteren ve “Ülkenin en tanınmış solcusu” olarak bilinen Wagenknecht, bir süre önce bir daha Sol Partiden milletvekili adayı olmayacağını açıklayarak ayrılık mesajı vermişti. Sol Parti kurucu eş başkanı ve bir dönem Sosyal Demokrat Parti (SPD) genel başkanlığı da yapan eşi Oskar Lafontaine ile birlikte ayrı bir parti kurma mesajı veren Wagenknecht’e, üyesi olduğu Sol Parti ayrı parti kurma girişimlerinden vazgeçme çağrısında bulundu.
Daha önce Sol Parti ve meclis grubu yöneticileriyle bir araya gelen Wagenknecht, ayrı parti kurmayacağına dair bir açıklama yapmaya yanaşmamıştı. Bunun üzerine, Tageszeitung gazetesi, parti yönetiminin 9 Haziran’a kadar süre verdiğini duyurmuştu.
PARTİDEN İSTİFA ÇAĞRISI
10 Haziran Cumartesi günü Berlin’de toplanan 26 kişilik Sol Parti Yönetim Kurulu, oy birliğiyle “Sol Partinin geleceğinde Wagenknecht olmayacak” kararı aldı. Wagenknecht’e partiden ve milletvekilliğinden istifa etme çağrısı anlamına gelen bu kararın nasıl uygulanacağı konusunda ise belirsizlikler var.
Wagenknecht’in yıl sonuna kadar parti kurup kurmayacağı konusunda karar vermesi bekleniyor.
Wagenknecht’in partiden istifa etmesi durumunda onunla birlikte hareket eden milletvekillerinin de ayrılabileceği ifade ediliyor. 39 kişilik meclis gurubundan üç milletvekilinin istifa etmesi durumunda ise grup statüsü kaybedilecek. Bu da konuşma hakkı, komisyonlarda yer alma ve maddi destek açısından pek çok soruna yol açıyor. Bu nedenle Wagenknecht ve onunla birlikte hareket eden vekillerin partiden ayrılmaları durumunda dahi grupta kalmaları seçeneği üzerinde duruluyor.
Sol Parti Eş Başkanları Martin Schirdewan ve Janine Wissler ise, yönetim kurulu toplantısının ardından basına yaptıkları açıklamada, Wagenknecht’e istifa etme çağrısında bulundular ve “Sol Partinin geleceğinde artık Wagenknecht olmayacak” dediler.
Almanya’da yasalara göre bir milletvekili istifa etmesi durumunda yerine, seçildiği eyaletten listede yer alan ancak seçilemeyen siyasetçi milletvekili oluyor. Ancak Wagenknecht ve arkadaşlarının milletvekilliğinden istifa etmesi beklenmiyor. Hukuksal olarak da kendisi istifa etmediği sürece parti içi tartışmalar nedeniyle vekilliği de düşürülemiyor.
Parti yönetiminin aldığı karardan sonra Meclis Grubu Eş Başkanı Amira Muhammed Ali, Milletvekilleri Christian Ley, Zaklin Nastic sosyal medya hesapları üzerinden partinin aldığı kararı eleştirdiler.
Wagenknecht ve onunla birlikte hareket eden milletvekillerinin 2024’te yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerine ayrı bir liste ile girmeleri bekleniyor. Bu listenin beklenen düzeyde oy alması durumunda eylül 2025’teki genel seçimlere ayrı bir partiyle girecekleri senaryolar arasında. Böyle bir hamlenin mevcut Sol Partiyi alabildiğince zayıflatması bekleniyor. Her iki grubun seçimlere ayrı girmesi durumunda yüzde 5 barajını aşmaları ise bugünden zor görünüyor.
GELENEKSEL DÜZEN PARTİLERİNDEN KOPUŞ SÜRÜYOR
Almanya’da artan ekonomik sorunlar, hayat pahalılığı hükümet partilerine tepkiyi artırmış durumda. Son anketlerde özellikle aşırı sağ-faşist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin hükümete tepkiden ötürü oyunu arttırdığı görülüyor. Son anketlere göre AfD’nin oyu yüzde 20’ye kadar çıktı. Anketlerde AfD, Doğu Almanya’daki eyaletlerde birinci. Sığınmacılar, göçmenler konusunda kapıların açık tutulmaması gerektiğini savunan Wagenknecht’in parti kurması durumunda AfD’den oy alabileceği tahmin ediliyor.
Başta Doğu Almanya olmak üzere ülke genelinde aşırı sağcı partinin güç kazanmasının başlıca nedeni geleneksel düzen partilerine karşı bir alternatifin olmaması. Geçmişte Sol Partinin açık ara ile birinci olduğu doğu eyaletlerinde şimdi AfD önde. Sol Partinin Berlin, Thüringen, Brandenburg, Mecklenburg-Vorpommern eyaletlerinde koalisyon ortağı olarak sürekli sisteme entegre olduğu, bu nedenle de güç kaybettiği görülüyor. Parti merkez yönetimi sistem partilerine benzemek, SPD ile koalisyon ortağı olmak için yoğun bir çaba harcıyor. Bu nedenle birçok konuda hükümet partileriyle aynı söylemi kullanıyor ve aynı talepleri öne sürüyorlar. Hal böyle olunca da Sol Partinin (Die Linke) sistemden kopan ve AfD’ye yaklaşan geniş kitleleri etkileyerek, yanına çekmesi zor görünüyor.
Bu nedenle Sol Partinin oyu yüzde 4.5’e kadar düşmüş durumda. Geleneksel düzen partilerinden uzaklaşan geniş emekçi kesimlerinin dikkatini çekecek yeni bir sol hareketin kısa sürede güç toplamasının olanakları ise mevcut. Savaşa, yoksulluğa, silahlanmaya, ırkçılığa, ayrımcılığa karşı çıkan bir hareket ortaya çıkmadığı takdirde ise AfD’nin güç kaybetmesi zor görünüyor.