Written by 17:09 HABERLER

Zenginler için fiyasko, yoksullar için umut

Yücel ÖZDEMİR
Hamburg

Dünya nüfusunun üçte ikisine, ekonomisinin yüzde 87’sine sahip olan G20 üyesi 19 ülke ve AB’nin bir araya gelmesiyle oluşan G20 Zirvesi’de yapılan tartışmalar ve alınan kararlara bakıldığında ortada büyük bir fiyaskonun olduğu görülüyor. Her ne kadar Spiegel Online, zirveden hemen sonra yayınladığı analiz yazısında ‘bir fiyaskonun olmadığı’nı ifade etse de ortada bir başarının olmadığını da kabul ediyor.
Uğruna milyonlarca avronun harcandığı, temel hak ve özgürlüklerin askıya alındığı zirvenin sonuçlarına bakıldığına ortada somut bir uzlaşma ve başarının olmadığı açık. Zirve sonrasında yayınlanan ortak bildiride dört konuda görüş birliğine varıldığı açıklandı.

DÖRT NOKTADA UZLAŞMA MI?
Birinci uzlaşma noktası olarak ekonomik korumacılığın (Proteksiyonizm) G20 üyeleri tarafından kabul edilmediği açıklandı. Ancak, aynı zirvede serbest dünya ticaretinden de söz edilmedi. Bu nedenle ABD ile diğer ülkeler arasında ne olduğu anlaşılmayan bir uzlaşma oldu. Bu aynı zamanda ekonomik korumacılık konusunda herkesin bildiğini okumaya devam edeceği anlamına geliyor.
İkinci önemli konu ise Paris İklim Anlaşması’nın ABD Başkanı Doland Trump tarafından rafa kaldırılması. Zirvenin 19 üyesi Paris Anlaşması’na uyacağını açıkladı. Ancak Trump bu konudaki geri adım atmadı. Bu nedenle iklim konusunda hiç bir sonuç alınmış değil. Erdoğan’ın anlaşmayı onaylamacaklarını söylemesi ise tuz biber oldu. ABD’nin uymaması durumunda diğer ülkelerin de gelecekte uymama yönünde politika geliştirebileceği tahmin ediliyor.
Zirvenin üçüncü önemli konusu ise terörizmle mücadele oldu. Teröre destek verenlere karşı önlemlerin alınması, internette terör propagandasının engellenmesi ve teröristler arasında iletişim kurulmasının engellenmesi konusunda uzlaşma sağlandı. Bu maddede terör örgütlerinin ve destek veren ülkelerin isimlerinin telaffuz edilmemesi, uzlaşmayı herkesin istediği şekilde yorumlayacağı anlamına geliyor. Dolayısıyla bazı ülkelerin teröre desteği somut olarak ele alınmamış bulunuyor.
Denilebilir ki zirvenin tek somut uzlaşma konusu Afrika ve kadınların çalışmasının teşvik edilmesi konusunda oldu. Trump’un kızı Ivanka Trump ve Almanya Başbakanı Angela Merkel tarafından desteklenen bu öneriye göre, kadınların çalışma yaşamına katılmasını desteklemek için 300 milyon avro ayrılacak. Bu parayla kalkınmış ülkelerde kadınların çalışma yaşamına katılması teşvik edilecek.

ZİRVE PROTESTOLARIN GÖLGESİNDE KALDI
Dört madde üzerindeki sözde uzlaşma, zenginler açısında Hamburg’da bir başarının olmadığını gösteriyor. Tam tersine uzlaşmazlığın çok daha fazla olduğu görülüyor.
Başarının sokaktaki protestocuların hanesine yazıldığını şimdiden söylemek mümkün. Hafta başından bu yana özellikle Alman basını ve kamuoyunda resmi zirvenin gündemi ve liderlerin açıklamalarından çok protesto gösterileri konuşuldu. Bu nedenle zenginlerin zirvesi yoksulların protestosunun gölgesinde kaldı.
Bu elbette, büyük gösteride konuşan Mısırlı ekonomist Samir Amin’in dikkat çektiği gibi:
“Kapitalizm krizde ve bu krizden çıkması da pek mümkün görünmüyor. Asıl karar verenler G7 ülkeleri iken, G20’ye katılan diğer ülkeler kendilerinin de karar verici ülke olduğunun illüzyona kapılmış durumdalar. NATO bu sistemin önemli bir parçası.”
En temel sorunlar konusunda uzlaşmayan, çözüm üretmeyen kapitalist ülkelere karşı çarenin ise Hamburg sokaklarındaki mücadelede olduğu görüldü. Bu nedenle zirve zenginler için fiyasko, yoksullar için ise yeni bir umut oldu.

Close